Meriç Köyatası

Meriç Köyatası

merickoyatasi@hotmail.com

Tüm Yazıları

Antalya Çelebi Marina’yı gezerken marinanın şıklığı ve cana yakın havasını görüp marinaya bir kadın eli değdiğini anlıyorsunuz. Marina müdürü Füsun Aldırmazoğlu, Antalyalıların daha çok denize açılmak istediğini, bunu sağlamak için de marina yatırımlarının teşvik edilip arttırılmasını öneriyor

Antalyalı  yüzünü denize döndü

ANTALYA ÇELEBİ MARİNA: Beş Altın Çıpa ödüllü Çelebi Marina, Antalya Limanı’nın hemen yanında yer alıyor. Denizde 235, karada 300 tekne kapasitesi var.

Geçtiğimiz günlerde Antalya Çelebi Marina’yı ziyaret ettim. Marina müdürü Füsun Aldırmazoğlu ile sohbet ettim. Yanımda Türkiye’de marina yöneticiliğinin duayenlerinden ve Antalya Marina’nın kurucusu Hasan Kaçmaz da vardı.
Marinalarımızda ender kadın müdür var. Füsun Hanım,
1993 yılında marinada ön büro sorumlusu olarak işe başlamış. Kendisini işe alan kişi de ziyaretine birlikte gittiğimiz Hasan Kaçmaz…
2010 yılında da marinanın müdürü olmuş. Marinayı gezerken bir kadın eli değdiğini hemen hissediyorsunuz. Beş Altın Çıpa ödüllü, şık, bakımlı ve sevimli bir marina…
Yeri gelmişken bildiğim kadın marina müdürlerini de sıralayayım. Yine Antalya Kaleiçi’nde Belediye Marina’da Pervin Gürbüz, Pendik Marintürk İstanbul City Port’ta Gonca Uygun, Kuzey Kıbrıs Girne Marina’da Aycan Atis ve Büyükçekmece’de inşaatı devam eden Marina İstanbul’da
Dilek Kaya…

90 metrelik mega yat bağlanabiliyor
Antalya Marina 1991 yılında Setur tarafından yapılmış.
2007 yılında da Çelebi Holding tarafından satın alınmış. Şehir merkezine 10, havaalanına
30 kilometre uzaklıkta. Denizde
235, karada 300 tekne kapasiteli. Ancak yaz aylarında dış rıhtımda
90 metreye kadar mega yatların bağlanma olanağı bulunuyor.
Antalya yat turizminin yoğun olduğu Muğla ve Kuzey Ege Bölgesi gibi değil. Antalya Körfezi’nin girintili çıkıntılı bir yapısı yok. Sahili düz. Dolayısıyla gece konaklanacak koy sayısı çok az. Turizmde Türkiye’nin başkenti ama yat turizmi açısından çok iddialı değil. Bu nedenle burada yapılacak marina yatırımları konusunda tereddütlerim vardı. Ancak Türkiye’nin en eski marina yöneticilerinden Hasan Kaçmaz ve Antalya Çelebi Marina Müdürü Füsun Aldırmazoğlu ile sohbet edince yanıldığımı
fark ettim. Antalya’nın şehir merkezine en az bin tekne kapasiteli marina daha lazım.

Müşterilerin yüzde 85’i Türk
Füsun Aldırmazoğlu’nun anlattıkları şöyle:
“Bizim marinamızda tekne sahiplerinin yüzde 85’i Türk. Antalya deniz kıyısında bir kent ama Antalyalılar artık yüzünü denize döndü. Denize çıkmak istiyorlar. Burada dediğiniz gibi çok sayıda koy yok. Bu nedenle marina ihtiyacı diğer bölgelere göre çok daha fazla. Çünkü insanlar denize çıkıp döndükten sonra teknelerini güvenle bağlayabilecekleri marinaya ihtiyaç duyuyor. Antalya’nın nüfusu iki milyonu geçti. Antalya ve Alanya’da Kuzey Avrupa ülkelerinden gelen çok sayıda yabancı yaşıyor. (Burada Hasan Kaçmaz araya giriyor, Antalya ilinde yaklaşık 150 bin yabancının yerleşik olduğunu hatırlatıyor.) Kuzey Avrupa ülkelerinde hemen hemen her ailenin -küçük ya da orta boy olsun-bir teknesi var. Bu insanlar tekne satın almak, denize çıkmak istiyor. Aynı şekilde Antalyalılar da denize çıkmak istiyorlar. Ama çoğu kişi teknesini bağlayacak yer bulamadığı için tekne almaktan vazgeçiyor. Antalya’da marina sayısı arttığı zaman Antalyalıların yanı sıra teknede yaşayan çok sayıda yabancı da Antalya’yı tercih edecektir. Marina sayısındaki artış, sektör gelirlerini ve istihdamı arttırarak ekonomimize önemli bir katma değer sağlayacaktır. Tecrübeme ve uzun yıllar boyunca yabancı yatçılarımızın aktardıkları bilgilere dayanarak; Türkiye marinalarının uluslararası standartlarda hizmet verdiğini, gelişen teknolojiyi yakından takip ettiğini, alt yapı ve özellikle hizmet kalitesi açısından dünya marinalarıyla yarışır konumda olduğunu özellikle vurgulamak isterim. Denizcilik sektörümüzdeki olumlu ve hızlı gelişmeler sebebiyle, önümüzdeki yıllarda, “Deniz ülkesiyiz ancak denizci değiliz” gibi söylemlerin yerini, “Deniz ülkesiyiz ve denizciyiz” ifadelerinin alacağı inancındayım.”

Haberin Devamı

Denizde büyük buluşma haftaya…

Haberin Devamı

Türkiye’de deniz alanındaki en kapsamlı Boat Show, önümüzdeki hafta cumartesi günü açılıyor. NTSR Fuarcılık tarafından Pendik’te Marintürk İstanbul Cityport’ta düzenlenen
31. Uluslararası İstanbul Boat Show’da 400’e yakın tekne denizde, altı bin metrekarelik kara alanında da tekne ekipman ve aksesuarları sergilenecek. Fuarda sergilenecek teknelerin en küçüğü üç, en büyüğü de 55 metre boyunda. Geçtiğimiz yılın tecrübelerine göre, fuarda 80 binin üzerinde ziyaretçi bekleniyor. Fuar, 29 Eylül-7 Ekim tarihleri arasında, saat 10.00 ila 19.00 arasında açık olacak. Yukarıdaki fotoğraf, geçtiğimiz yılki Boat Show’dan...

Haberin Devamı

KAPTANIN MUTFAĞINDAN

Sebzeli laos

Antalya Lara Balıkevi, büyük bir restoran. Çok büyük yerlerde iyi balık yemek biraz zor olur düşüncesindeyim. Ancak Lara Balıkevi’nin şefi Murat Toptaş yetenekli ve eli lezzetli bir aşçı. Daha önce yine kendisinin pişirdiği ballı, fındıklı ve portakallı levrek tarifini vermiştim. Yediğim sebzeli laos çok başarılı idi.
Tadı hâlâ damağımda. Kendisinden
tarifini aldım, aktarıyorum.
Laos, fileto şeklinde kesilir. Önce sos hazırlanır. Bu sos için, balığın kafası, Akdeniz otları ile (turpotu, ebegümeci, şevketi bostan kökü, maydanoz ve beyaz lahana, kereviz yaprağı, o mevsim hangi otlar varsa) iki saat kaynatılır.
Bu sos soğuyunca jöle haline geliyor.
Soğanı piyazlık doğrayın. Cam fırın tepsisinin tabanına yayın. Balıkları deniz tuzu ile tuzlayıp soğanının üzerine yerleştirin. Etrafına taze mantar, brokoli, yeşil biber, kapya biber, çeri domates, patates, defne yaprağı, tane karabiber ve taze biberiye koyun. Üzerine yaptığımız sosu, zeytinyağı ve biraz da tereyağı ekleyin. Tepsinin üzerini cam kapak,
yoksa folyo ile kapatın. 170 derecelik fırında 20 dakika kadar pişirin, sonra fırının ısısını 120 dereceye düşürüp 25 dakika daha pişirin.