Metin Uyar

Metin Uyar

metin.uyar@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Prof. Dr. Emel Öztürk Durmaz uyarıyor: “Bronzlaşmak deri yaşlanmasını peşin olarak kabullenmek demek.” Eczacı İsmail Aslan ise “İleri teknoloji kullanarak hazırlanmış güneş koruyucularını tercih edin” diyor

Yaz yaklaşırken güneş ışınları etkisini iyice artırıyor. Gündüz açık alanlarda ne kadar çok bulunursak o kadar çok güneş altında kalıyoruz. Ayrıca yüzme sezonu da geldi. Yakında ister havuz ya da deniz kenarında güneşlenelim, ister suyun içinde kulaç atalım güneş ışınlarına daha uzun süreli ve daha yoğun biçimde maruz kalacağız. O zaman da sağlık sorunları gündeme gelecek.
Bu sıcak günlerde güneşin cilt sağlığımız üzerindeki etkilerini, nasıl korunacağımızı, güneş koruyucularını seçerken nelere dikkat etmemiz gerektiğini uzmanlar sorduk.

Haberin Devamı

“Güneş kreminin içeriğine dikkat!”

İsmail Aslan (Kozmetoloji Uzmanı-Eczacı, Yeditepe Üniversitesi Kozmetik Ürünler Araştırma Merkezi Koordinatörü)
l Güneşten gelen ışınlar vücudumuzda kızarma, su toplayan kabarcıklar, soyulma gibi sorunlar oluştuyor. Uzun süre maruz kaldığımızda ise cildin alt katmanlarına kadar inebilen ışınlar elastin ve kolajen dediğimiz cilt destek dokusunu bozuyor. Böylece cilt esnekliğini kaybediyor ve yaşlanması hızlanıyor.
l Cildimiz kendisini güneşe karşı korumak için melanin pigmenti üretir. Güneşe çıktığımızda, bu pigment artar ve bronzlaşırız. Bu aslında doğal ve koruyucu bir mekanizmadır. Ama yaz mevsimi boyunca bu koruma yeterli olmaz. Bundan dolayı koruyucu ürünleri düzenli kullanmamız gerekir.
l Güneş koruyucuları seçerken içeriğinde mutlaka olması gereken titanyum dioksit, avobenzon ve sinnamat türevleri gibi kimyasal maddeleri minimum düzeyde içerenleri tercih etmeliyiz.
l Güneş koruyucu ürünlerin içeriğindeki kimyasal maddeleri azaltmanın bir yolu ileri teknoloji ürünlerini tercih etmektir. Örneğin, lipozom
(yağ taşıyıcı sistem) teknolojisi kullanarak hazırlanan ürünlerde, kimyasal kullanımı 10 kata kadar azaltıldığında bile güneş koruma kapasitesi değişmeyebiliyor.

“Tüm vücuda iki çorba kaşığı koruyucu yeterli”
l Araştırmalarda ortalama bir kişinin tüm vücudu için gerekli güneş koruyucu miktarı yaklaşık olarak iki çorba kaşığı (29 gram) olarak belirlenmiştir. Yüz, ense, kulak, kol ve bacak bölgeleri ise daha hassas olduğu için daha iyi korunmalı. Kremlerin kullanım sıklığı da ürünün güneş koruyucu faktörü (SPF) değeri ile ilgilidir.
l SPF özelliği yüksek olan ürünler sadece etki süresini uzatır, etkinliğini değiştirmez. Örneğin, SPF 15 olan güneş kremi cildimizi güneş ışınlarından yüzde 95 oranında korur ama etkisi bir saattir, sık yenilemek gerekir. SPF 50 ve üzeri ürünler ise sekiz saate kadar etkilidir ama daha fazla kimyasal içerir. Çocuklar ve hassas ciltliler dışında SPF’si 30’un üzerinde
olan koruyucuların kullanılması tavsiye edilmez.

Haberin Devamı

“Bronzlaşmanın sağlıklısı yok”

Prof. Dr. Emel Öztürk Durmaz (Acıbadem Üniversitesi Tıp Fakültesi Dermatoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi)
l Güneş ışınları derimizde güneş yanığı, güneş alerjisi, kırışıklık, sarkma, damar genişlemesi, kahverengi leke, tümör ve kanserlere yol açabiliyor. Derideki yaşlanmaların yüzde 80’i de güneş ışınlarına bağlı olarak oluşuyor.
l Özellikle beyaz tenli, mavi veya yeşil gözlü, sarı veya kızıl saçlı, güneşte çok çabuk kızaran insanlar ile sürekli dışarıda çalışan, dışarıda spor yapanlar güneşin zararlı etkileri açısından yüksek riskli kişiler grubunda yer alıyor.
l Bronzlaşmak deriyi güneş yanıklarından koruyor ama deri kanserleri için de zemin hazırlıyor. Bu nedenle “sağlıklı bronzlaşmak” diye bir şey yok. Bronzlaşmak deri yaşlanmasını peşin olarak kabullenmek ve
deri kanseri riskini göze almak demek.
l Yaz aylarında saat 11.00 ile 15.00 arasında güneşten korunmasız dolaşılmamalı,
plajda bulunulmamalı ve denize girilmemeli. Mutlaka koruyucu özellikte geniş kenarlı şapka, kenarları da olan kapalı koyu renk gözlük kullanılmalı ve mümkün olduğunca gölgede oturulmalı.
l Güneş ışınları sudan ve kumdan bile yansıyarak deri rahatsızlıklarına neden olabiliyor. Güneşten koruyucu kremlerin kullanımı büyük önem taşıyor.
Bu kremlerin düzenli kullanılması deri kanseri riskini azalttığı gibi anti-aging (yaşlanma karşıtı) özellik de gösteriyor.

“Güneş koruyucuların ortalama ömrü üç yıl”
l Dışarı çıkmadan yarım saat önce vücudun tüm açık bölgelerine güneşten koruyucu kremler sürülmeli; buna erkeklerde saçsız kafa derisi de dahil. Kremlerin etkinliği terleme ve denize girip çıkma ile azaldığı için yaz aylarında en azından iki saatte bir tekrar uygulanmalı.
l Güneşten koruyucu kremlerin saklama ömrü ortalama üç yıldır ve daha uzun süre kullanılmaması gerekir. Uzun süre evde kalmış kremler etkili koruma sağlamayabilir.