Prof. Dr. Erol Ulusoy

Prof. Dr. Erol Ulusoy

erolulusoy@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Altın binlerce yıldır en yaygın ve değerli metaldir. Takıdır, ve tasarruf yatırım aracıdır. Havadan sudan kolay etkilenmediği, vücut ısısına en hızlı adapte olduğu için takma diş olarak dahi kullanılmış, mezar soygunlarına dahi konu olmuştur. Altının saflık derecesi “ayar” veya “karat”dır. Saf altın 24 “ayar”dır, binde 999,9 oranında saftır. “Gram altın” olarak alınıp satılanlar, 24 ayardır. Bu şu demektir: 100 gram bilezik aldığınızda aslında 91.6 gram, kolye-küpe aldığınızda 58.5 gram saf altın satın almış olursunuz.

Haberin Devamı

Bilezikler 22 ayar, alyanslar 18 ayar, kolye-küpe gibi takılar 14 ayardır. Bileziğin içinde yüzde 8.4, alyansın içinde yüzde 25, kolye-küpenin içinde ise yüzde 48.7 oranında başka metaller vardır. Saflık oranı düştükçe altın sertleşir. Aman 14 ayar bir altını ısırmaya kalkışmayın. Gerçi dişi ile şişe kapağı açanlar, 14 ayar altını da ısırmaktan çekinmeyecektir.

Altının kendi rengi sarıdır ve gümüş gibi oksitlenmez, rengi hep sarıdır. Ama vitrinlerde renk renk altınlar görürsünüz. Altın ayarı içine gümüş katılarak yapılmışsa rengi sarı olur, ama kuyumcular buna “yeliş altın” derler. Bakır katılırsa kırmızı renkli altın, gümüş, nikel, çinko, paladyum katılırsa beyaz renkli altın olur. Altının rengi ayarını veya değerini etkilemez.

Balı bir arı yapar!

Her şeyin sahtesi yapılabiliyor, öyle ki, doğayla yarışıyoruz. Sahte bal üretim ve ihracatımızla, “Balı bir arı yapar, bir de Türkler” sözünü dahi literatüre kazandırmışız. Daha geçenlerde taklit marka ürün mücadelesi yüzünden Kuşadası’nda avukatlar saldırıya uğradı. Altın bu kadar kıymetli olunca, onun da sahtesini yapmak “kaçınılmaz”. Sahte altın yeni bir sorun değil. Eski filmlerde altının sahte olup olmadığını anlamak için ısırıldığı sahneler gözümüzün önüne gelsin. Saf altın yumuşak olduğundan ısırılınca diş izi kalır.

Altının sahtesi iki türde yaygın; altının saflık derecesinde ayarında hile yapılır, ya da gerçekte altın olmayan başka bir metale altın görünümü verilir, bilinen adıyla, “altın suyu”na batırılır. 18 ayar diye satın aldığınız alyans aslında 14 ayar ise, sahte altın aldınız, aldatıldınız demektir. Sahte altın müşterilerin sorunu olduğu kadar, dürüst iş yapan kuyumcuların da büyük sorunu.

Haberin Devamı

Mücadele timi

İstanbul Kuyumcular Odası koordinasyonunda birçok kuyumcu ve altın rafineri temsilcileri geçen hafta bir araya gelip sahte altınla mücadeleyi tartıştılar. Toplantıda sahte altın üretene, bilerek ticaretini yapana verilen cezaların caydırıcı olmadığı konuşuldu.

Sahte altının, esnaf ahlakından nasibini almamış meslek düşmanı kuyumcular tarafından piyasaya sürülmesinin vatandaşı aldatma olduğu kadar, dürüst ticaret yapan kuyumculara olan güveni de azalttığı vurgulandı ve hep beraber sahte altınla mücadele kararı alındı.

Ancak şunu vurgulamakta fayda var, kuyumcular sahte altınla mücadelede yalnız bırakılırlarsa, sahte altın yapmayı göze almış kişilerin daha da saldırganlaşacakları, şiddete başvuracakları unutulmamalıdır. Bu konuda da en fazla görev, yine hakimlerimize düşüyor; verilen cezalarda merhametli davranılmamalı, her zaman en üst sınırdan ceza verilmeli. Hafifletici sebep mi? Atölyesinde tesis, tezgah kurup, düşük ayarlı bilezikleri üretip 22 ayar bilezik diye piyasaya süren, vatandaşın güveninden, ayar kontrolü yapamayacağını bilmesinden yaralanıp dişinden tırnağından artırdığı parayı dolandıran, ayrıca kuyumculuk mesleğine ihanet eden kişiler için hafifletici sebep ne olabilir ki? Hakim karşısına takım elbiseli ve traşlı çıkmak, ellerini önünde birleştirip boynunu bükerek “efendim” diye hitap etmek, vatandaşın mağduriyetini, kuyumculuk mesleğine ihaneti hafifletir mi?

Haberin Devamı

Darphane özelleşir mi?

Sahte altın toplantısına Darphane Genel Müdürü Sadettin Parmaksız da katıldı. Darphane’nin artık özel sektör mantığı ile çalıştığını, dünya standartlarında üretim yapar hale geldiğini anlattı. Sektör temsilcilerinin ortak görüşü ise, Cumhuriyet, çeyrek altın gibi ziynet altınlarının kalitesinde ve basımında gösterdiği başarı sebebiyle Darphane yönetiminin başarılı hizmetler verdiği yönünde oluştu.

Peki neler olmuş? Öncelikle Darphaneye gelindiğinde 20 dakikada ziynet altını teslim edilir hale gelinmiş. Büyük başarı. Neden mi? Ziynet altını üretimi ne kadar gecikir ve uzarsa, rant o kadar yükselir ve normalde 2-3 lira karla satılan bir çeyrek altını 30-35 lira karla satılır hale gelir. Aradaki fark tamamen ranttır, atının değeriyle ilgisi yoktur. İşte Parmaksız, vatandaşın zararına olan bu rantın ortadan kalmasını sağlamış.
Darphane’nin hızlı ve çabuk şekilde altın teslimi, 2. baskı denilen sahte ziynet altının büyük oranda piyasadan çekilmesini sağlamış.

Öte yandan, sadece Darphane’de olan ziynet altını basma yetkisinin, özel altın rafinerilerine de verilmesi, 2. baskı sahteciliğini minumuma indirebilir. Uluslararası kuruluşlara akredite olmuş altın rafinerilerimiz var, ve bunlar uluslararası piyasalarda geçerliliği bulunan ayarda gram altın üretiyorlar. Hangi altın rafinerisinin üretimi olduğunu gösteren markanın basıldığı çeyrek altınların, Cumhuriyet altınlarının da darphane altınları kadar ayarı düzgün ve güvenilir olacağından şüphe etmeyelim, özel sektöre güvenelim. Bu şekilde rekabet artar, işçilik maliyeti düşer. Bundan da ekonomi ve vatandaş faydalanır.

İlk söz son söz olsun

Türkiye 15 Temmuz ile darbelere kesin olarak veda etmiştir. Şehitlerimizin ruhları şad olsun, gazilerimiz uzun ve mutlu yaşasın!