Sami Kohen

Sami Kohen

skohen@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


ATİNA


       Başkan Clinton'ın Atina ziyaretini ertelemesine neden olan olaylar, sadece ABD'yle Yunanistan arasında soğuk rüzgarların esmesine yol açmakla kalmıyor, aynı zamanda Yunan siyasal yaşamında bir karmaşa yaratmış bulunuyor.
       Hafta başında Clinton'ın Türkiye gezisi öncesi planlanan Atina ziyaretini protesto etmek için girişilen şiddet eylemleri, Washington'u programın Yunanistan ayağını ertelemeye, buradaki temaslarını kısa kesmeye ve içini boşaltmaya sevketti.
       Özellikle Dışişleri Bakanı Yorgo Papandreu'nun tüm çabalarına rağmen ortaya çıkan bu durum, Yunanlılar tarafından dahi bir fiyasko olarak nitelendiriliyor. Bir gözlemcinin deyişiyle, Yunanistan bu duruma düşmekle "adeta kendi ayağına bizzat ateş etmiş oldu."
       Oysa Yunan diplomasisi Clinton'a, Türkiye'deki görüşmelerinden önce önemli bazı mesajlar vermeyi, yani kendisinden Türkiye'den "beklentileri" konusunda destek sağlamayı ümit ediyordu.
       Şimdi bu umutlar kaybolduğu gibi, son olaylar ABD - Yunan ilişkilerinde de bir kriz yaratmış bulunuyor. Clinton'ın Türkiye'ye verdiği değeri belirten son demeçlerine karşı, Yunanistan şimdi Amerikalılardan bol bol azar işitiyor!
       * * *
       ABD - Yunan ilişkilerindeki bu olumsuzluk kadar ciddi olan bir gelişme de, Yunanistan'da politikanın birdenbire karışması ve gerginleşmesidir.
       Şu sırada hemen hemen tüm ilgili taraflar birbirlerine ateş püskürüyor. Muhalefet iktidarı, duruma hakim olmamakla ve Yunanistan'ı rezil etmekle - ayrıca ABD'yle kriz yaratmakla - suçluyor. İktidar ise, son şiddet eylemlerinin suçunu komünistlere yüklemekle beraber, sağcı ana muhalefet partisini bu olaylara çanak tuttuğu iddiasıyla sorumlu gösteriyor. İş bununla da bitmiyor, iktidar partisi PASOK da bu konuda bölünmüş ve Simitis ile Papandreu'nun arası açılmış vaziyette.
       Gözlemciler, Yunan siyasetinin bu olaydan büyük yara aldığını, böyle giderse önümüzdeki baharda yapılması beklenen erken seçimlerde, Simitis'in (yani PASOK'un) iktidarda kalma şansının daha da azalacağını söylüyorlar.
       * * *
       BU kriz durup dururken neden çıktı?
       Her şey Atina'da Clinton'ın gelişini protesto etmek için ABD aleyhtarı gösterilerin ve şiddet eylemlerinin patlak vermesiyle başladı. Başta gösterileri düzenleyenler ve etrafı kışkırtanlar, aşırı solculardı. Ama yalnız onlar mı? Öyle anlaşılıyor ki, eylemlerin yayılmasında birtakım sağcı unsurlar, hatta kilise de bir rol oynadı. Ve sonuçta, Yunanistan'da ABD'ye karşı bir "hareket" ortaya çıktı, daha açıkçası Yunan toplumunun önemli kesiminin çeşitli nedenlerden, Clinton'dan hoşlanmadığı ve Atina'ya gelmesini istemediği anlaşıldı. (Bu nedenler arasında Kosova olaylarında ABD'nin Sırplara savaş açmasından Clinton'dan Kıbrıs konusunda Yunanistan'ın beklediğini elde edememesine kadar birçok faktör var).
       * * *
       WASHINGTON'u çileden çıkartan olay, Yunan hükümetinin bu eylemlere karşı net ve kararlı bir tavır ortaya koymamasıdır. Ziyaretin ertelenmesinin kararının "güvenlik boyutu" bu... Ama asıl bir de "siyasal boyutu" var: Clinton buraya geldiğinde Yunanlılarla "terörle savaş" konusunda bir anlaşma imzalamak istiyordu. Simitis, iç politika nedenleriyle, buna hazır olmadığı sinyalini verdi... Öte yandan Yunanlılar Clinton'dan Kıbrıs ve Türkiye politikası konusunda bazı "somut hareketler" beklediklerini açıkça duyuruyorlardı. Böyle bir işaret alamayınca, hoşnutsuzluklarını açığa vurmaktan çekinmediler.
       Görüldüğü gibi, Clinton'ın Atina ziyaretinin ertelenmesi, birbiriyle ilintili oldukça karmaşık güvenlik - dış politika - iç politika faktörlerinin bir sonucudur.
       Olay, Clinton'ın Atina ziyaretini ertelemesi - yani Türkiye'deki beş günden sonra buraya bir günlüğüne gelmesi - ile kapanacak mı?
       Şüpheli. Aynı "anti - Amerikan güçler" gene sokaklara dökülebilirler. Simitis gene aynı zor durumlara düşebilir. İktidarla muhalefet arasındaki - ve iktidar partisi içindeki - kavgalar daha da kızışabilir.
       Şu anda Atina'da görülen tablo bu...



Yazara E-Posta: skohen@milliyet.com.tr