Sami Kohen

Sami Kohen

skohen@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Bu bakımdan bütün dünyanın gözleri şimdi Azerbaycan'ın üzerinde. Merakla sorulan bir dizi soru var: Bu seçimler ne kadar "demokratik" bir ortamda gerçekleşecek?.. Daha önce Gürcistan'da, Ukrayna'da ve Kırgızistan'da görülen "devrim"lerin bir benzeri, Bakü'de de tekrarlanabilir mi? Ve nihayet, Azeriler demokrasi ile istikrarı birlikte yürütebilecek mi?* * *SEÇİMLERİN ne kadar demokratik bir ortamda cereyan ettiği konusunda ciddi kuşkular ve tartışmalar var. Muhalefet seçim kampanyası sırasında çeşitli baskılara ve kısıtlamalara maruz kaldığını iddia ediyor. İnsan Haklarını İzleme Örgütü seçimlerin "adil ve serbest" koşullarda cereyan etmediğini öne sürüyor. Başkan İlham Aliyev ise bunun aksini söylüyor ve muhalefeti gerçekleri saptırmakla suçluyor.Aslında Azerbaycan'da bu seçimlerin 2000 genel seçimlerine ve 2003 başkanlık seçimlerine oranla daha serbest koşullarda yapıldığı söylenebilir. Örneğin muhalefetin gösteri yapması, medyada sesini duyurması bir ölçüde mümkün oldu. Bu kez seçimleri 1500 yabancı gözlemcinin izlemesine imkân verildi. Hükümet, dış baskılar sonunda bundan önceki seçimlerde görülen türden hilelerin tekrarlanmaması için oy kullanacak seçmenlerin parmaklarının "boyanması"na razı oldu...* * *AMA buna karşılık seçim kampanyası sırasında çeşitli gerekçeler öne sürülerek örneğin önde gelen muhaliflerden Resul Galiyev'in ülkesine dönmesine engel olundu, bazı üst düzey yetkililer tutuklandı, bir kısım adayların saf dışı edilmesi sağlandı. Gerçi bu kişiler aleyhinde ortaya atılan iddialar tamamen yersiz olmayabilir. Ama bunun zamanlaması da dikkate alınırsa, bu tür bir "temizliğin" seçim özgürlüğüne gölge düşürdüğü de bir gerçek.Azerbaycan gibi demokrasi geleneği pek olmayan, bu deneyime yeni girişen bir ülkeden, gelişmiş demokrasilerde görülen cinsten bir performans beklememek lazım. Bunu bizler daha iyi anlayacak konumdayız. Türkiye'de de demokrasiye geçiş döneminin başlarında yapılan "hataları" bir hatırlayalım...* * *AZERBAYCAN'ın Gürcistan, Ukrayna ve Kırgızistan gibi bir devrim geçirmesi olasılığı şimdilik zayıf görünüyor. Gerçi ülkenin ekonomik ve sosyal şartları (yoksulluk, yolsuzluk, vs) buna çağrışım yapacak bir ortam oluşturuyor. Ama bu saydığımız ülkelerde halk işbaşındaki liderden nefret ettiği, onu -ve rejimini- değiştirmek için sokaklara dökülmüştü. Azerbaycan'da böyle bir durum görülmüyor. Ancak bunun olmaması da kuşkusuz Aliyev yönetiminin muhalefetin ve halkın sesine daha çok kulak vermesine ve beklentilerini yerine getirmesine bağlı...Bunun demokratik yoldan yapılması, istikrarı koruyacaktır. Diğer bir deyişle siyasetteki zorlamalar -iktidarın baskı rejimi kurması, muhalefetin de sorunları sokaklarda halletmeye yeltenmesi gibi- hem demokrasiyi, hem de istikrarı tehlikeye düşürebilir. Bu bakımdan, bugünkü seçim Azerilerin bu alanda ne kadar başarılı olacaklarının işaretini verecektir. skohen@milliyet.com.tr Azerbaycan'da bugün yapılacak genel seçimler, bu 8.5 milyon nüfuslu komşu ülke için bir demokrasi sınavı olacaktır. Seçimlerin cereyan şekli ve sonucu, Azerbaycan'ın siyasal geleceğini belirleyeceği gibi, bölgedeki istikrarı da etkileyecektir.