Sami Kohen

Sami Kohen

skohen@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

21. yüzyılda, açık denizlerde, Ortaçağa taş çıkartacak cinsten korsanlık olaylarının cereyan etmesi, inanılması güç, garip bir durum.
Bir süredir, hafta geçmiyor ki bir -veya birden fazla- yabancı gemi, Kenya’dan Aden Körfezi’ne kadar uzanan engin denizlerde, Somalili korsanların eline geçmesin.
Bu yılın başından bu yana, saldırıya uğrayan gemilerin sayısı 88’i buluyor. Bunların arasında iki Türk gemisi de var.
Korsanların dün Kenya açıklarında ele geçirdikleri ve Somali’ye götürdükleri gemi ise, büyüklüğü ve önemi bakımından, bir rekor! Suudi süper tankeri 100 milyon dolar değerinde ham petrol yüklü. Onun saldırıya uğraması hemen dünya petrol fiyatlarında bir artışa neden oldu...
Somalili korsanlar, aylardan beri bu işi büyük bir cüretle -bütün dünyaya meydan okurcasına- yapıyorlar ve gemilerin mensup olduğu şirketleri büyük fidyeler ödemeye zorluyorlar. Nitekim bu yıl ellerine geçen para 50 milyon dolar olarak hesaplanıyor.
Modern korsanlar, “mesleklerini” icra etmek için modern araçlar ve yöntemler kullanıyorlar. Bölgedeki gemi hareketlerini, Somali’nin Eyl Limanı’ndaki “karargahlarından” çağdaş iletişim araçlarıyla izliyorlar, gemilere yetişmek için süratli tekneler ve gemi personelinin teslim olmasını sağlamak için son model silahlar kullanıyorlar.

Somali karmakarışık
Bu tabii büyük bir organizasyon işi. Bir BBC muhabiri Eyl Limanı’nın artık tam bir “korsanlar kenti” haline geldiğini, burada birdenbire çok zengin bir grup insanın türediğini ve bunların etrafa dehşet saçtıklarını bildiriyor.
Muhabirin belirttiği gibi, bu çetelere karşı çıkacak kimse yok. Çünkü Somali’nin genelinde olduğu gibi, özellikle Eyl’de devlet otoritesi yok.
Gerçekten Somali’nin “korsanlar diyarı” haline gelmesinin en önemli nedeni, bu ülkenin tam bir kargaşa içinde olmasıdır.
Somali’de 18 yıldır bir iç savaş sürüyor. Başkan Abdullah Yusuf’un hükümeti, ülkenin büyük bir kısmı üzerindeki kontrolünü kaybetmiş durumda. O kadar ki, hükümet de başkent Mogadişu’da rahat çalışamadığı için, işleri komşu Kenya’dan yürütüyor!
Somali’de “Şeriat Mahkemeleri Koalisyonu” adını taşıyan şeriatçı bir örgüt, silahlı eylemlerle, geniş bölgeleri kontrolü altına almış durumda.
İki yıl önce Abdullah Yusuf yönetimi, komşu Etiyopya’nın Somali’ye gönderdiği kuvvetlerin yardımıyla, köktendinci militanların ilerleyişini durdurmuştu. Ama Etiyopya askerleri geri çekilince, şeriatçılar gene saldırılarını yoğunlaştırdılar ve “kurtarılmış bölgeler”de şeriat nizamını kurdular...
Hasılı iç savaşın ve kaosun devam etmesi, korsanların eylemlerini rahatça sürdürmesi için elverişli bir ortam oluşturuyor.

Dünya beceriksiz
Somalili korsanların rahatlığı ülkede devlet otoritesinin eksikliğinden olduğu kadar, uluslararası camianın aczinden de kaynaklanıyor.
Bu korsanlık olayları yeni değil. Ama günümüze kadar etkin herhangi bir önlem alınamadı. Oysa bu, yeni bir tür terör boyutlarını almış bulunuyor.
Bölgede birkaç NATO gemisi var, ama yetersiz (daha doğrusu çaresiz kalıyor). Oysa Süveyş ve Aden yolu, uluslararası ticarette hayati bir yol. Bunun güvenliğini korumak, tüm ülkelerin çıkarı.
Korsanlara karşı gereken askeri önlemleri almak ve bunun için hukuki ve siyasi düzenlemeleri yapmak, Birleşmiş Milletler’e düşen bir görev ve sorumluluk.
Dünya örgütü bir korsan çetesiyle baş edemeyecek kadar zayıf ve çaresiz mi?