Sami Kohen

Sami Kohen

skohen@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Olay sırasında eleştiri ve suçlamalara karşı, “Yok böyle bir şey” diyerek yalanlamalar yayınlanır... Neden sonra gerçek bir şekilde ortaya çıkar, duyulan kuşkuların doğruluğu anlaşılır...
Rusya’nın Kırım’ı ilhakıyla ilgili gerçeğin yüzeye çıkması için fazla beklemek gerekmedi. Olup bitenlerin iç yüzünü, ilhakın birinci yıldönümünde, bu işin mimarı olan Devlet Başkanı Vladimir Putin bizzat açıkladı.
“Rosiya 1” devlet televizyonunda yayınlanan Ukrayna krizine ilişkin bir belgeselde konuşan Putin, Kırım’ın Ukrayna’dan koparılıp Rusya’ya bağlanması sürecindeki rolünü -biraz da böbürlenerek- anlattı.
Putin’in Ukrayna’da Batı yanlısı gösteriler sonucunda iktidardaki Rus yanlısı Başkan Viktor Yanukoviç’in alaşağı edilmesine çok kızdığı biliniyordu. Rus lideri bir yandan Yanukoviç’in canını kurtarmasını sağlamaya çalışırken, diğer yandan Kiev’deki yeni yönetime (ve onun destekçisi olan Batılılara) bir ders vermeye hazırlanıyordu.
Cüretkâr plan
Putin, TV’deki açıklamasında, Kiev’deki iktidar değişikliği üzerine, ilk adım olarak Kırım’ın “anavatan Rusya’ya dönüşü”nü gerçekleştirme kararını aldığını söylüyor. Bu amaçla 21 Şubat’ta kurmaylarını yanına çağırdığını, ertesi sabaha kadar süren toplantıda da gereken planların hazırlandığını açıklıyor.
Rusya bunu kurnazca ve ustaca yapıyor: Kırım’a silahlı elemanlar sızdırıyor, ülkedeki Rus kökenlilerin meclisi ve resmi binaları ele geçirip Rus bayraklarını çekmesini sağlıyor. Kırım sınırına da Rus ordu birliklerini dayıyor.
Kontrolü ele geçiren Rusya yanlıları Moskova’ya bağlanmak için referandum düzenlediğinde, sonucun nereye varacağı belliydi. Nitekim Putin sandıktan yüzde 97 “evet” çıkar çıkmaz, Rus parlamentosu Duma’ya ilhak tasarısını sundu. Karar büyük coşkuyla onaylandı ve Kırım Rusya’nın ayrılmaz bir parçası oldu.
Putin’in şimdi açıkladığı rol hakkında bir yıl önce Moskova’ya yönelik ortaya atılan suçlamalar, o günlerde Rus resmi ağızları tarafından yalanlanıyordu. Tıpkı daha sonraki aşamada -ve hâlâ bugün- Rusya’nın Doğu Ukrayna’da Donetsk ve Luhansk bölgelerindeki Rusya yanlılarının ayaklanmasında oynadığı aktif rolü yalanladıkları gibi...
Büyük oyun
Putin’in açıklaması uluslararası ilişkilerde bazı temel ilkelerin nasıl çiğnendiğini gösteriyor. “Ulusal egemenlik”, “toprak bütünlüğü” gibi kıstaslar bunlar arasındadır. Açıkçası, Ukrayna’dan kopartılan Kırım’ın oldubitti hali artık kalıcıdır. Doğu Ukrayna’nın da Kırım’ın akıbetine uğramayacağını kimse garanti edemez.
Diğer bir gerçek de büyük güçlerin kendi nüfuz alanı içinde gördükleri ülkelere fütursuzca müdahale ettikleridir. Ukrayna Batı ile Rusya arasında sıkışıp kalan bir ülke. Ukrayna halkı da aidiyet ve kimlik konusunda kutuplaşmış vaziyette. Ülke nüfusunun geniş bir kesimi Batı ile bütünleşme yoluna girince, Rusya sempatizanı (ve Rus kökenli) kesim buna karşı çıktı. Bu kez Batı ile Rusya devreye girdi ve sonuçta Ukrayna bir satranç tahtasına dönüştü.
Ve bu oyun, böylece devam ediyor...