Sami Kohen

Sami Kohen

skohen@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

IŞİD’in önceki gün Suriye’de tanklar, toplar ve füzelerle düzenlediği askeri resmi geçit, savaş gücünün hangi noktaya ulaştığını gösteriyor.
Bunlar militanların Irak’ta giriştikleri son saldırılarda ele geçirdikleri Irak ordusuna ait modern silahlar.
Bu sayede başta ufak bir terörist örgütü olarak Suriye’de eylemlere girişen IŞİD şimdi normalde düzenli bir ordunun sahip olduğu türden silahlarla donatılmış bir askeri güç halini almış bulunuyor.
IŞİD’in Suriye’de sergilediği askeri şov, önemli bir gelişmeyi daha gözlerin önüne serdi: O da Irak’ta ve Suriye’de kendi kontrolü altındaki bölgeleri birleştirip bir arada tuttuğudur. Bunun da anlamı, artık iki komşu ülke arasındaki sınırının, kendi hâkimiyeti altındaki kesimlerde, artık ortadan kalktığıdır.
Böylece IŞİD, ta 1916’da -Osmanlı İmparatorluğu’nun dağılması aşamasında İngiltere ve Fransa tarafından- çizilen meşhur “Sykes-Picot” sınırları fiilen (de facto) geçerliliğini kaybetmiş oluyor.
Bugünkü manzara bu. Yarın ne olacağı, daha nelerin değişeceği belli değil.

İki cephede savaş
Şimdilik sazı ülkeler Irak’a bazı yardımlarda bulunmakla yetiniyorlar. Örneğin ABD Bağdat’a 300 askeri danışman gönderiyor; Rusya 5 askeri uçak yolladı; İran bazı özel birlikler sevk ediyor... Ama IŞİD’e karşı savaşı esas yürütecek olan Irak ordusudur. Irak uçakları son günlerde IŞİD’in işgali altındaki bazı yerleri bombalıyor. Musul bunların başında. Ancak bu bombardımanlarda IŞİD ile ilgisi olmayan siviller de ölüyor.
Askeri uzmanlara göre, merkezi Hükümetin ve ordunun zafiyeti yüzünden IŞİD’in ele geçirdiği topraklardan sökülüp atılması pek kolay olmayacaktır.
Suriye’ye gelince: Oradaki şartlar daha farklı.
Şam’da hâlâ güçlü olan bir Esad yönetimi var. Gerçi merkezi Hükümet artık Kuzey’deki bölgelere hâkim değil. Bunların bir kısmı şimdi IŞİD’in elinde. Bir kısmı da muhalif güçlerin, Özgür Suriye Ordusu’nun (ÖSO) kontrolünde.
IŞİD buradaki hâkimiyetini yaymak için ÖSO’yu karşısına aldı ve savaşını Esad’a bağlı güçlere karşı değil, ÖSO’ya karşı yürüttü.
Dolayısıyla ÖSO ve onun siyasi kanadı olan Suriye Ulusal Konseyi (SUK) halen iki düşmanla karşı karşıya: Birisi Esad, diğeri de IŞİD!
Ne var ki, Suriyeli muhalifler iki cephede de savaşmak zorunda iken, ellerinde yeterli silahlara ve maddi imkânlara sahip değiller.

Kim yardım edecek?
Muhalif liderler ABD’den acil silah yardımı ve para istiyorlar. Obama yönetimi Kongre’den onlar için 500 milyon dolarlık bir tahsisat istedi. Buna karşılık Yönetim son zamanlarda ÖSO’ya silah vermekten çekindi. Sebep: Bu silahların daha önce olduğu gibi militanların, IŞİD’in eline geçmesi korkusu...
Halen ABD’den bu silah yardımının hemen yapılmasını ve ÖSO’nun IŞİD’e karşı savaşında desteklenmesini isteyenler var. Bunların başında Senatör John McCain var. Kendisi hafta içinde Gaziantep’e gelip SUK ve ÖSO liderleriyle görüştü. McCain’e göre Suriye-Irak cephesinde yeni tehlikeye karşı ÖSO’nun mutlaka güçlendirilmesi gerekiyor.
Bunlar konuşula dursun, bölgedeki tehlikenin boyutları hızla büyüyor...