Sami Kohen

Sami Kohen

skohen@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Bu sorunun yanıtını herhalde bu hafta öğrenebileceğiz.ABDnin yeni çalışma dönemine giren BMye sunacağı bir karar tasarısı, bir ölçüde Dünya Örgütünün Irakta aktif bir rol almasını - ve ABDnin sorumluluklarını kısmen paylaşmasını - öngörüyor.Ancak tasarı bu şekli ile ABDnin müttefiklerinin dahi desteğini sağlamaktan uzak. Bunların başında Fransa ve Almanya geliyor. Bu iki ülkenin liderleri, Jacques Chirac ile Gerhard Schröder, önümüzdeki hafta Başkan Bush ile bu konuyu enine boyuna tartışacaklar.Bu görüşmeler öncesinde, önceki gün Berlinde gerçekleşen Chirac - Schröder buluşmasından çıkan sonuç, Irakın geleceği ve BMnin rolü konusunda Atlantikin iki yakasının bir araya gelmesi şansının çok zayıf olduğunu ortaya koyuyor. Bu bakımdan BMden, Türkiye dahil çok yerde tartışılan "meşruiyet" sorununu halledecek bir karar beklemek de (en azından şu anda) pek gerçekçi görünmüyor.***BERLİNdeki görüşmenin ardından Chirac, bilinen "Fransız - Alman pozisyonu"nu teyit etti. Bu tutum iki temel öğe içeriyor: 1) ABD Iraktaki askeri sorumluluğunu BMye devretmeli, BM şemsiyesi altında oluşturulacak çokuluslu güç, barış ve istikrarı sağlamalı... 2) Irakın yönetimi en kısa zamanda geçici bir Irak hükümetine devredilmeli ve ardından seçimler yapılmalı...Chirac bu ikinci hususta ısrarlı. Önceki günkü açıklamasında "BM önderliğindeki iktidar devri süreci, yıllar değil, birkaç ayla ölçülmeli" dedi. Bu tabii - birinci koşul gibi - Bush yönetiminin pozisyonuna aykırı. Daha birkaç gün önce ABD Dışişleri Bakanı Colin Powell, bu kadar kısa bir sürenin gerçekçi olmadığını söylemişti.Chirac ve Schröderin Bush ile yapacakları görüşme, ABDnin bu tutumunu ne kadar değiştirebilir? Bir Fransız diplomatının deyişi ile, "Eğer Bush tutumunda inat ederse, BMden hepimizin üstünde mutabık kalacağı bir karar çıkmaz. O zaman da ABD Irakta kendi başına zorluklarla boğuşmak zorunda kalır"...***GERÇEKTEN Washington BMye sunacağı tasarıyı değiştirmez ve aynen geçmesinde ısrar ederse, hem "Atlantikin iki yakası" arasındaki (yani NATO içindeki) anlaşmazlık kızışacak, hem de Bush yönetiminin tek yanlı askeri müdahalesine karşı olan çoğu BM üyesi ABDye karşı cephe alacaktır.Bu arada birçok ülke de, Iraktaki durumun "meşruiyetini" gündeme getirip BMden kabul edilebilir bir karar çıkmamasını, Irak konusunda "mesafeli davranmak" (bu arada Iraka asker göndermemek) için bir gerekçe olarak kullanacaktır.Tabii "meşruiyet" konusunu öne süren her devletin sadece "ilke"lere olan bağlılığı nedeni ile böyle bir tavır aldığı söylenemez. Şimdi ilkeler üzerinde ısrarlı davranan bir kesim ülkelerin, bunu "çıkarları" gereği de yaptıkları bir gerçek. Açıkçası Fransanın derdi de, tek başına bölgeye hakim olmak yolundaki ABDyi frenlemek ve kendi etkinliğinin zayıflamasını önlemektir. Kaldı ki, Fransa da çıkarları gerektiğinde kendi başına, bazı dış müdahalelerde (örneğin Afrikada) bulunmaktan geri kalmamıştır...Ama Irak için doğru ve Türkiye açısından da önemli olan, BMden herkesin kabul edeceği bir kararın çıkması, ABDnin bunu kabullenmesi ve bundan sonra Iraktaki faaliyetin "meşru yoldan" sürdürülmesidir. skohen@milliyet.com.tr BMden nihayet Iraka karşı girişilen askeri müdahaleyi yasallaştıracak ve uluslararası bir mutabakat sağlayacak bir karar çıkabilecek mi?