Sami Kohen

Sami Kohen

skohen@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Haberi ilk veren İsrailli askeri istihbarat yetkilisi General İtay Brun oldu. Dünya ajanslarının 23 Nisan’da verdiği flaş haberde, Suriye’de Esad kuvvetlerinin son zamanlarda ülkenin çeşitli bölgelerinde kimyasal silah kullandığına dair kanıtların bulunduğu açıklanıyordu.
Kısa bir tereddütten sonra, önce İngiltere, ardından ABD yetkilileri haberi doğruladılar. Bu arada Suriyeli muhalifler de, Şam ve Halep dahil, çeşitli bölgelerde Esad rejimine bağlı güçlerin kimyasal silahlar kullanması sonucunda ölenler hakkında ayrıntılı bilgiler verdiler.
Bizim basında her nedense pek yer almayan önemli bir ayrıntıya göre, Suriyeli muhalifler, kimyasal silahlarla öldürülen bazı insanların vücut parçalarını, Türkiye yolu ile ABD’ye ulaştırmışlar. CNN’nin ünlü muhabiri Christiane Amanpour’un konuştuğu bir muhalefet lideri, bu kanıtın “Türkiye’deki ofisleri tarafından Ankara’daki ABD Büyükelçiliği’ne ulaştırıldığını” açıkladı.
Bu haftanın başında Başkan Obama da ABD’nin elinde Suriye’de kimyasal silahların kullanıldığına dair birtakım bulguların bulunduğunu doğruladı...
***
Bu gelişmelerin ışığında Suriye’de son zamanlarda kimyasal silahların kullanıldığı kanısı artık iyice güçlenmiş bulunuyor.
Başkan Obama geçen yaz, Suriye’nin kimyasal silah kullanması halinde ABD’nin bunu “kırmızı çizgi”yi aşması olarak sayacağını ve gereken tedbirleri alacağını söylemişti. Peki, şimdi Obama ne yapacak?
Amerikan liderinin bu haftaki açıklamasından şu sonuçlar çıkıyor:
1) ABD her şeyden önce kimyasal silahların kullanıldığını daha etraflıca araştırıp bütün kanıtları toplamak ve bunları uluslararası camia ile paylaşmak istiyor.
2) Obama’nın deyişiyle ancak ondan sonra “bütün opsiyonlar” değerlendirilecek. Yani o zaman “kırmızı çizgi” uyarısı uygulamaya konacak.
3) ABD tek yanlı hareket etmek niyetinde görünmüyor. Obama bazı askeri tedbirler alacaksa bunu müttefiklerinin olduğu gibi, Rusya’nın da onayını sağlamaya çalışacak.
Nitekim önümüzdeki günlerde ve haftalarda bu konuda yoğun bir diplomatik faaliyet bekleniyor. Bu hafta ABD Dışişleri Bakanı John Kerry Moskova’ya gidiyor. Önümüzdeki ay Obama Putin ile görüşecek. Bu arada iki hafta sonra Obama, Başbakan Erdoğan ile Beyaz Saray’da buluşacak...
***
Kısacası, Esad güçlerinin son zamanlarda kimyasal silah kullandığı açıkça belirlense dahi, ABD’nin -ve uluslararası toplumun- Şam’daki rejime karşı topyekün bir askeri harekata girişmesini beklememek gerek.
Obama yönetimi Irak ve Afganistan deneyimlerinden sonra, bu savaşa bulaşmak istemiyor. Dün ABD’de yayınlanan bir kamuoyu araştırması raporu, halkın yüzde 61’inin Suriye’ye karşı bir müdahalenin aleyhinde olduğunu gösterdi. Beyaz Saray, Suriye’de bir “uçuşa yasak” bölgenin kurulması için dahi, hâlâ tereddütte.
Kaldı ki Rusya da Esad’ın kimyasal silah kullandığına inanmıyor veya bir askeri müdahaleyi önlemek için öyle görünmeye çalışıyor.
Eğer bu olay da tepkisiz geçiştirilecekse, o kadar sözü edilen “kırmızı çizgiler”in güvenilir bir zeminde değil, kum üstünde çizildiğine inanmak gerekecek!