Sami Kohen

Sami Kohen

skohen@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


Seçim kampanyası sırasında MHP, Dışişleri Bakanlığı ile temas edip, Türk dış politikası hakkında temel bilgiler istedi. Bakanlık tabii bu isteğe olumlu baktı ve diğer bazı kurumlara yaptığı gibi bu bilgileri verdi.
Seçimlerden sonra, hafta içinde, MHP gene Dışişleri Bakanlığı'na başvurdu ve güncel bazı dış konularda bilgilendirilmek istediğini bildirdi. Bakanlık şimdi ilgili MHP yetkililerine bu konularda bir brifing vermeye hazırlanıyor...
İktidara koalisyon ortağı olarak aday olan MHP'nin şimdiden bunun ihtiyacını duyup harekete geçmesi, çok isabetlidir. Çünkü daha seçimlerden birkaç gün sonra, içte ve dışta, herkes - biraz da MHP'nin geçmişteki söylemlerine ve davranışlarına bakarak - MHP'nin hükümette izleyeceği politikayı merakla sormaya başlamıştır. Bu arada Batı'da bazı gazeteler, Ankara'nın dış politikasının temelde değişeceği ve sertleşeceği gibi iddialar ortaya atmıştır...
* * *
MHP'nin bu dönemde yanlış izlenimler yaratacak beyanlardan sakınması çok önemli. Hassas konularda henüz belirli, kesinleşmiş bir görüş oluşturulmadan söylenecek sözler, sonradan partiyi de, hükümeti de zor duruma düşürebilir. Tabii ki kamuoyu ve özellikle yabancı çevreler, MHP'nin AB'den Kıbrıs'a, Kosova'dan Kuzey Irak'a, Ortadoğu'dan Kafkasya'ya kadar Türk dış politika gündeminde yer alan birçok konuda ne düşündüğünü öğrenmek ister. Ama kabul etmeli ki, MHP iktidarın eşiğinde bu konularda net açıklamalarda bulunacak durumda değil. Seçimdeki şaşırtıcı başarısı, MHP'yi hazırlıksız yakaladı. Bu bakımdan şimdi parti yetkililerinin öncelikle bilgi edinmeleri, yeni bir sorumluluk anlayışı ile konuları tartışmaları, dış politika ile ilgili bir birim oluşturmaları gerekecektir...
* * *
MHP'li bir hükümet olasılığı, Dışişleri'nde bir rahatsızlık yaratmıyor. Bir yetkilinin deyişi ile, "bir rahatsızlık söz konusu ise, bu dışarda yapılan önyargılı, yanlış değerlendirmelerden kaynaklanıyor"!
Gerçi Batı'da hiçbir hükümet veya resmi ağız, seçim sonucu ve dış politikaya olası yansıması hakkında olumsuz bir söz etmiş değil. Hatta Yunanistan bile...
Ama "gayri resmi" değerlendirmeler ve özellikle Avrupa basınındaki bazı yorumlar, Türk diplomatlarının midesini bulandırıyor. Bir diplomat şöyle diyor: "Bu insanlar ne kadar peşin hükümlü olabilir? Sanki Türkiye Batı'dan uzaklaşacak, ona karşı cephe alacak gibi bir hava estiriliyor. Onlar önce Avrupalıların son zamanlarda Türkiye'ye karşı nasıl davrandıklarını hatırlasınlar..."
Dışişleri yetkilileri, Türk dış politikasının zaten son zamanlarda "ulusal bir platform"a oturduğunu, karşılaşılan sorunlara "önce milli menfaat" açısından bakıldığını hatırlatıyorlar ve dolayısı ile bundan sonra da (iktidarda kim olursa olsun) bu çizginin değişmeyeceğini belirtiyorlar.
Bir husus daha var: Dün de belirttiğimiz gibi, ülkenin dış politikası durup dururken değişmez. Bu politikayı oluşturan ve yönlendiren birçok faktör, birçok etken ve birçok kurum vardır. Dışişleri Bakanlığı da kuşkusuz bunların başında geliyor...


Yazara E-Posta: skohen@milliyet.com.tr