Sami Kohen

Sami Kohen

skohen@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

       ABD Savunma Bakanı William Cohen'in bugün Ankara'ya yapacağı ziyareti, askeri konuları aşan, daha geniş bir işbirliği çerçevesi içinde değerlendirmek gerek.
       Bu işbirliğini diplomatlar "pekiştirilmiş ilişkiler" diye nitelendiriyorlar.
       Bunun anlamı şudur: Uzun yıllar Türk - ABD ilişkileri, savunma ve güvenlik konuları üzerinde odaklanmıştı. Soğuk Savaş döneminde bunun böyle olması doğaldı. Ancak son zamanlarda, iki taraf da, değişen dünya konjonktürünün ışığında, ilişkilerin siyasal, ekonomik, ticari, teknolojik, kültürel, sosyal, vs. alanlardaki işbirliği ile pekiştirilip zenginleştirilmesi lüzumunu duymuşlardır.
       Başbakan Mesut Yılmaz'ın geçen Aralık ayında Washington'da Başkan Clinton ile yaptığı görüşmelerde üzerinde mutabık kalınan 5 maddelik Çalışma Planı, üst düzey temaslarla, uygulamaya konmuştur. İlişkileri çeşitlendirerek geliştirmeyi amaçlayan bu plan uyarınca, son haftalarda Ticaret ve Enerji Bakanları dahil, Clinton Yönetimi'nin birçok yüksek yetkilisi Ankara'ya gelmiştir. Savunma Bakanı Cohen'in bugün Ankara'da Türk siyasi ve askeri liderleri ile yapacağı görüşmeler, işte bu sürecin önemli bir halkasını oluşturuyor.
       * * *
       DEMOKRAT Yönetim'in tek Cumhuriyetçi üyesi olan 48 yaşındaki William Cohen, Başkan'a çok yakın sayılan ve Washington'da eskiden mensubu olduğu Kongre dahil, çeşitli çevreler üzerinde oldukça etkili olan - ve ayrıca Türkiye'ye sempatisini kanıtlamış - bir politikacıdır.
       Türk askeri ve siyasi yetkililerin bu ziyarete büyük önem vermesinin bir nedeni de budur. Ankara'da Cohen'e söylenecek olan şeyler, onun da katkısı ile, Washington'da olumlu biçimde yankılanabilecektir.
       Konuk Savunma Bakanı'nın yapacağı görüşmelerin bir bölümü kuşkusuz, savunma ve güvenlik konuları ile ilgilidir. Türk tarafı kendisine ve ayrı "teknik" toplantılar yapacak olan yardımcılarına, TSK'nin kısa ve uzun vadeli modernizasyon ihtiyaçlarını bildirecektir (Son günlerde basında sözü edilen uçak, helikopter, savaş gemileri tipleri bu ihtiyaçlar listesinin bir kısmını oluşturuyor)... Buna karşılık, Cohen'in bunun temini konusunda - bir Amerikalı diplomatın deyişi ile - "elinden geleni yapacağına söz vermesi" beklenmektedir.
       Hemen şunu hatırlatalım ki, Türkiye'nin ABD'den askeri ihtiyaçlarını sağlaması, artık eskisi gibi, "yardım" olarak nitelendirilmiyor. Esasen ABD'nin dış yardım programı artık son buluyor. Türkiye (bazı istisnalar dışında) savunma malzemesini "hibe" olarak almıyor. Bunları kredi ile satın alıyor. Ne var ki, bu dahi bazen "Kongre engeli"ne takılıyor (firkateynler, ve "Cobra"lar olayında olduğu gibi)...
       Türk yetkilileri yeni sipariş listelerinin aynı azizliğe uğramaması için, Yönetim'in kararlı ve enerjik davranmasını istiyor. William Cohen, Yönetim adına bunu - yukarda belirttiğimiz nitelikleri nedeniyle - en iyi anlayacak durumdadır. Türk yetkilileri onun Ankara'da bu konuda vereceği sözün boşa gitmeyeceği kanısındadır...
       * * *
       ANKARA'daki görüşmelerde, spesifik askeri konuların yanı sıra, bölge ile ilgili (ve Washington'un yakından ilgilendiği) bir dizi sorun var: Kıbrıs... Ege... Irak... Ortadoğu barış süreci... Dağlık Karabağ... Kosova... Terörizm...
       Konuk Bakan ve yanındaki heyet (ve bu arada Dışişleri Bakan Yardımcısı, eski Ankara Büyükelçisi Mark Grossman) ile Türk liderleri, bütün bu konularda düşüncelerini, tavsiyelerini, önerilerini, birbirlerine anlatmak fırsatını bulacaklardır.
       İki tarafın bu sorunlar üzerindeki görüşleri bilinmekle beraber, bir Türk yetkilisinin deyişi ile böyle "yakın bir diyalog", karşılıklı olarak politikaların daha iyi ayarlanmasına yardımcı olabilir. Yani bu temaslardan, daha koordine edilmiş ortak stratejiler de çıkabilir (Türk tarafının bir şikayeti de, örneğin Körfez krizinde ABD'nin yeterince Ankara ile istişare etmemiş olmasıdır)...
       Bu diyalog - ve istişare süreci - önümüzdeki hafta Dışişleri Müsteşarı Korkmaz Haktanır'ın Washington'a yapacağı ziyareti ile, yeni bir ivme kazanacaktır. Bu arada enerjiden ticarete kadar çeşitli konularda karşılıklı birçok gezi ve temas gerçekleşecektir. Nihayet, ABD Dışişleri Bakanı Madeleine Albright'ın yazın başlarında beklenen Ankara ziyareti ile bu yönde önemli bir adım daha atılacaktır.
       Evet, yön artık belli: Pekiştirilmiş ilişkiler...



Yazara E-Posta: S.Kohen@milliyet.com.tr