Kuzey Irak'ta üslenen PKK ile mücadele bağlamında iki temsilcinin söylediklerinde kuşkusuz önemli unsurlar vardı. Ama toplantıya katılanlardan gelen sorular, şikâyetler ve eleştiriler de, bir o kadar anlamlı idi. Bazen sert şekilde dile getirilen bu görüşler, Türk kamuoyunda ABD'nin PKK konusundaki hareketsizliğinden duyulan kuşkuları ve kızgınlığı yansıtıyordu.Bu, Org. Ralston için ilginç bir deneyimdi. Nitekim bunları dinledikten sonra yanındakilere, "Bu akşam çok şey öğrendim. Keşke Washington'dakiler de burada olsalardı" demekten kendini alamadı... Merkezi Ankara'da bulunan Avrasya Stratejik Araştırmalar Merkezi (ASAM), önceki akşam İstanbul'da düzenlediği bir toplantıda, akademisyen, politikacı, yazar ve sivil toplum yöneticilerinden oluşan kalabalık bir gruba, Türkiye'nin ve ABD'nin terörle mücadele özel temsilcileri, emekli orgeneral Edip Başer ve Joseph W. Ralston'u dinlemek fırsatını verdi. Amerikalı temsilci, soru faslından önce yaptığı kapsamlı sunuşta, Türkiye'de yaygın olan beş "rivayeti" ele alıp bunları yanıtlamaya çalıştı. ABD'nin PKK'ya karşı bir şey yapmadığı iddiasının doğru olmadığını, bu alanda birçok adımlar atıldığını belirtti. Raltson, ABD'nin Kuzey Irak'ta bir Kürt oluşumunu desteklemediğini, Irak'ın toprak bütünlüğünü savunduğunu, PKK ile müzakerelerde bulunmasının söz konusu olamayacağını belirtti.Ralston, sunuşunda, PKK'ya karşı "askeri operasyon seçeneği"nin "masada olduğunu" söyledi, ancak bunun "ilk" değil, "son" çare olduğunu vurguladı. Mahmur kampının kapatılması konusunda ise, bu konuda çalışmalara devam ettiğini, bunun BM ve Irak hükümetiyle işbirliği yapılarak ve (kamp sakinlerinin geleceğiyle ilgili) bürokratik sorunların halledilerek sonuçlanabileceğini öne sürdü. Bunun için de kararlılık kadar, sabır gerektiğini belirtti...Org. Başer de, sunuşunda, aynı şekilde, kamuoyunda kuşku yaratan bazı soruları sıralayarak yanıtlamaya çalıştı. Türkiye ve ABD'nin şimdi bir yeni özel temsilcilik mekanizması içinde daha sıkı işbirliği içinde olduğunu hatırlatan Başer, somut sonuçların ne zaman alınacağı sorusuna, "Bir takvim vermek mümkün değil, ayrıca bu uygun da olmaz" şeklinde karşılık verdi... Edip Paşa'nın önemli bir mesajı da şu oldu: Bu mücadelenin başarılı olması için, alınacak tedbirlerin, bilgiye dayalı, akılcı ve gerçekçi olması lazım. Hamaset hoşa da gitse, bu mücadelenin etkin ve başarılı olması, bu üç unsura bağlı... Sabır tavsiyesi ASAM'ın bu toplantısı, iki özel temsilcinin yeni kurulan mekanizmanın çabalarına ve özellikle ABD'nin tavrına açıklık getirmesi açısından yararlı oldu.Ancak Türk yetkililerinin de sıkça tekrarladığı gibi, Türkiye'nin sabrı ve tahammülü çok zorlanmıştır ve bunun ucuna gelinmiştir.Daha somut örnekler üzerinde duracak olursak, ABD ve Irak makamlarına listesi verilen PKK elebaşılarının hâlâ Kuzey Irak'ta serbestçe dolaşması, bunlardan hiçbirinin yakalanıp teslim edilmemesi, kampların kapatılmaması kuşku ve güvensizliğin başlıca kaynağını oluşturuyor.Evet, bunun -Irak'taki şartlar içinde- gerçekleşmesi çok zor; bunun için zamana ihtiyaç var. Ama kamuoyu en azından süratle atılabilecek bazı somut adımları, bazı inandırıcı jestleri görmek istiyor. ASAM toplantısından çıkan mesaj da bu... skohen@milliyet.com.tr Somut adım beklentisi
