Sami Kohen

Sami Kohen

skohen@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


SON günlerde Türkiye'de dikkatler, daha çok Afganistan'daki savaş ile ilgili gelişmeler üzerinde odaklandı. Medya da, 11 Eylül sonrası durumun sadece bu "sıcak haberler" bölümüne endekse oldu.
Oysa, ABD'ye karşı terörist saldırının ardından meydana gelen önemli değişikliklerin, Türkiye'yi yakından ilgilendiren birçok yanı var.
11 Eylül'den hemen sonra, dünyada oluşacak yeni ortamın Türkiye için bazı fırsatlar ve avantajlar sağlayacağını yazmıştık. Gerçekten bu bir ay içinde, Türkiye'nin yeni durumdan bazı kazanımlar sağladığını görüyoruz.
* * *
TAHMİN edildiği gibi, son olaylar, Türkiye'nin jeo - stratejik önemini artırdı. Türkiye, desteğine daha çok ihtiyaç duyulan bir ülke oldu. Bu, ona şimdi dünyadaki güç dengelerinin yeniden şekillenmesinde yer alma, söz sahibi olma imkanını veriyor.
Türkiye, ABD'ye verdiği desteğin karşılığının ilk sinyallerini almaya başladı. Washington'un işareti üzerine IMF, Dünya Bankası, Türkiye'nin ihtiyaçları ile şimdi daha yakından ilgileniyor.
Siyasal alanda 11 Eylül olayının daha ilk ayında NATO'nun 5. madde konusundaki kararı sayesinde, Türkiye kendi güvenliği alanında önemli bir kazanım elde etti. Şimdiye kadar kendi topraklarında Türkiye'de şiddete başvuran örgütlerin uzantılarına göz yuman, hatta onlara destek olan Avrupalı müttefikler, şimdi artık bu tutumlarını değiştirmek durumundalar.
Türkiye'nin - NATO'daki Büyükelçimiz Onur Öymen aracılığı ile - dost ülkelere verdiği mesaj kısaca şudur: "Biz teröre karşı savaşta, üstümüze düşeni yapıyoruz. Şimdi siz de, sorumluluklarınızı yerine getirin"...
* * *
ALMANYA'dan Belçika'ya, Fransa'dan İsveç'e kadar, çeşitli Avrupa ülkelerinde kümelenen ve oradan Türkiye aleyhindeki şiddet eylemlerini yönlendiren veya destekleyen örgütlerin artık sıkı bir denetime tabi tutulması, gerekirse kapatılması, elebaşılarının iade edilmesi, bankalardaki hesaplarına el konması gerekiyor.
Türkiye son olarak NATO üyelerine, bu örgütlerle ilgili bilgileri içeren dosyaları vermiş bulunuyor.
Herhalde şimdiye kadar Türkiye'nin bu konudaki taleplerine kulaklarını tıkayanlar, bu yeni ortamda (ve NATO'daki yeni taahhütlerinin ışığında) hareketsiz kalamayacaklardır. Kalan olursa, onları bu yolda zorlamak için artık Türkiye'nin elinde güçlü bir koz vardır...
* * *
TERÖRİZM tehdidi karşısında güvenlik konusunun ön plana geçmesi, aylardır tartışılan AGSP - yani "Avrupa Ordusu" - projesindeki tıkanıklığın çözülmesi şansını artırmış görünüyor.
Son olaylar, "güvenlik tüketen" değil, aksine "güvenlik üreten" Türkiye'ye ihtiyacın arttığı bir dönemde AB'nin bu konuda daha uzlaşıcı davranacağı umudunu veriyor. Nitekim AB'nin önde gelen bazı üyelerinde şimdi bu yönde bir yumuşama görülüyor.
Son olayların Türkiye'ye sağladığı avantajları değerlendirmek için, bir ay, aslında çok kısa bir zamandır. Yeni ortam fırsatlar - ve tabii bazı sıkıntılar da - yaratıyor. Bundan sonra "cepheden sıcak haberler"in yanı sıra bunları da yakından izlemek gerekecek...