Şebnem Burcuoğlu

Şebnem Burcuoğlu

sebnem.burcuoglu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Kurulu bir düzene eklemlenmek her zaman için risklidir. Ha, radikal değişimler de ancak böyle gerçekleşir lakin sona kalmak çok ciddi bir performans sergilemeyi gerektirir. Aynen Meghan Markle hesabı...

Bir firmaya müdür olarak atandınız diyelim. Patronun sizden beklentisi büyük, köhne düzeni değiştirip çağı yakalamanızı istiyor. Siz, topuklu ayakkabılarınız ve renkli kişiliğinizi yansıtan sarı pantolon ceketinizle ofise güneş gibi doğduğunuzu sanırken aslında tüm eski çalışanların kem gözleri üzerinizde. Hele bir açık verin, atmaca gibi başınıza çullanırlar vallahi. Ne kadar pozitif, ne kadar güler yüzlü olursanız olun, mecbur çekeceksiniz onların suratını bir süre. Hele bir de sizden önceki müdürü çok seviyorlarsa, ayvayı yediniz. Unuttur unutturabilirsen!

Haberin Devamı

Cici elti

SONA KALAN DONA KALIR

Kurulu bir düzene eklemlenmek her zaman için risklidir. Ha, radikal değişimler de ancak böyle gerçekleşir lakin sona kalmak çok ciddi bir performans sergilemeyi ve gözü karalığı gerektirir. Evliliği ele alalım. Düşünün, sevdiceğinizin abisi yıllar önce evlenmiş, ilk göz ağrısı gelin peş peşe doğurduğu üç çocukla ailedeki yerini sağlamlaştırmış, siz de yeni üyesi olduğunuz bu ailede bir boşluk bulup fark yaratmaya çalışıyorsunuz. Aynen Meghan Markle hesabı... Kraliçeliği cebine koyan cici eltisinin iki oğlan, bir kızıyla an itibarıyla nasıl mücadele etsin Meghan? Hareket alanı kısıtlı olduğundan, o da kafayı giyimiyle kuşamıyla bozmuş durumda şu son dönemde.

Harry ve Meghan, bu sonbaharda Avustralya ve Yeni Zelanda turuna çıkacak olduğundan Meghan’ın valizi konusunda hummalı bir çalışma başlamış. Kızımız “Orada ceket-pantolon giyeceğim” diye tutturunca da kraliçeden “Giyemezsin kuzum” şeklinde tatlı-sert bir uyarı gelmiş. Tabii hemen ardından yorumlar şelale, “Bitsin bu köhne düzen!” diyenlere karşı “Her şeyin bir usulü var” diyenler.

Eski kafalı?

Gelenekçi tarafa yakınım, nedenini açıklayayım. Küçükken annemlerin beni operaya, baleye, klasik müzik konserine, tiyatroya götüreceği zamanlar evde bayram havası eserdi. Onlar özenle giyinir, beni de aynı şekilde giydirirlerdi. Bugün, aklımıza gelen her yere eşofmanımızla gidebiliriz değil mi? Sırıtmayız yani. Sokağa otel terliğiyle bile çıkanlar var. Ama son gittiğim tiyatro oyununda yanımda, önümde, arkamda oturanların tişört-eşofman hallerini gördüğümde içim bir garip oldu. Keşke hepimiz özenli, çiçek gibi olsak. En azından bu tarz yerlerde. O yüzden bazı kuralların bazı değerleri yaşattığına inananlardanım ben. “Eski kafalı” diyenler, “Meghan pantolon giyse kraliyetin incileri mi dökülür?” şeklinde eleştiriler çıkabilir ki herkesin düşüncesine saygı duyuyorum. Fakat sanırım o eski günleri özledim. Ve eskilerle ilgili her kuralı yıktığımızda bir değerimizi daha kaybediyoruz gibi geliyor.

Haberin Devamı

OLİVYA GÖKÇEOVACIK

Çok sevdiğim dostlarım İnci ve George, bir ortaklarıyla birlikte Gökçeovacık’ta soğuk sıkım zeytinyağı fabrikası satın aldı. Tüm kalbimle söylüyorum, hayatımda duyduğum en şahane emeklilik planlarından biri buydu. Hummalı bir şekilde çalışmanın sonucunda ürünleri nihayet satışa çıktı. Düşünün, sırf bu sene iki yüz bin litre zeytinyağı sıkılmış. Yurt içi web sitesi olivyagokceovacik.com; İsviçre’den satın almak içinse olivya.ch adresini kullanabiliyorsunuz. Bizzat gidip, görüp, yerinde tadıp, onayladığım zeytinyağlarının sabunları da yoldaymış.