Tunca Bengin

Tunca Bengin

tunca.bengin@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Beyoğlu sadece Taksim ve İstiklal Caddesi değil. Yerleşik nüfusun çoğunluğunu oluşturan bir çok sorunlu semti var. Bunlardan biri de 80 bin kişinin yaşadığı Okmeydanı. Altı mahalleden oluşan bölgedeki 6 bin bina, 25 bin bağımsız mülkün tamamı ruhsatsız. Yani kaçak. İnsanlar yıllardır aynı yerde oturuyor, çalışıyor ama; ne arsa kendinin ne de bina...
Elli yıllık bu sorunun artık çözüldüğünü belirten Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan, planlama çalışmalarının bittiğini ve tapu dağıtımının başladığını söylüyor. Hak sahiplerinin internet üzerinden arsasını görüp, işlem yapabildiklerini anlatan Demircan, “Vatandaş tapuyla birlikte imar hakkına da sahip oldu” diyor.
“Evler yıkılacak, arsalar zengine peşkeş çekilecek“ diye insanların boş yere korkutulduğunu savunan Demircan’a göre; şimdi sıra dönüşümde. 100 bin nüfuslu yepyeni bir Okmeydanı için de projeler de hazır. Dönüşümün nasıl yapılması konusunda eylül ayında Okmeydanı sakinlerinin görüşlerine başvuracaklarını anlatan Demircan, belirlenen ortak görüş ve anket doğrultusunda karar verip adım atacaklarını söylüyor.

Haberin Devamı

Deprem dönüşüm bekler m i?

6306 sayılı Afet Yasası, yani kentsel dönüşüm yasası çıkalı 13 ay oldu. Yasanın amacı; tüm ülkede deprem gibi olası felaketlere karşı önlem almak. Buna yönelik olarak da binaları ve yaşamı hızla dönüştürmek. Yasa sadece “yenilemek” değil, aynı zamanda “doğaya saygıyı” da hedefliyor.
Bu konuda İstanbul başta olmak üzere ülke genelinde bir çok proje ve uygulama var. Ancak bunlara bakıp, ‘çok iyi gidiyor’ demek zor. Çünkü; çürük olarak vasıflandırılan 6,5 milyon bina mevcut. Önemli bir bölümü de İstanbul’da. Bu hızla devam ederse yenilenmeleri en az 50 yıl. Oysa çok zamanımız yok...
Gayrimenkul Hukuku Enstitüsü Başkanı Av.Ali Yüksel’e göre; İstanbul’daki tıkanıklıkların nedeni ilçelerarası yaşanan farklılıklar. Örneğin; Şişli, Beşiktaş, Kadıköy, Bakırköy, Fatih gibi eski ve imarlı yapıların bulunduğu semtlerde,yeni imar artışı olmadığı için mevcut binalar dönüşemiyor. Çünkü; müteahhite verilecek hisse olmuyor, olsa da yapılacak daireler küçülüyor. Buna karşılık gecekondu ve ruhsatsız kaçak binalardan oluşan Kağıthane, Esenler, Bağcılar gibi semtlerde devletin daha fazla söz hakkı olduğu için dönüşüm daha hızlı gelişiyor. Yeni yasalar ve yönetmeliklerle dönüşümün daha cazip hale getirilmesi gerektiğini belirten Yüksel’in önerileri şöyle:
“Daha ucuz yenileme kredisi bulunmalı. Ev sahibi binasını kendi yaparak 20-30 yılda ödeyebilecek şekilde kredi kullanabilmeli,
Yenilemede hak kaybı yüzde 30 dan fazla olan kişilere 2B den ortaya çıkan hazine arazilerinden verilerek dengelenmeli
Ada bazında dönüşümde ilave avantajlar tanınmalı”

Haberin Devamı

#sularakmiyorbaskan

Twitter’i en aktif kullanan siyasilerden birisi kuşkusuz Melih Gökçek’tir. Yüzbinlerce takipçisi olan Gökçek, bu mecra üzerinden giriştiği polemik ve tartışmalarıyla da ünlü. Gezi Parkı olayları sırasında gösterdiği performans ise ayrıca takdire şayan! Bombalamadığı yerli- yabancı gazeteci kalmadı.
Günün her saati yazışan Gökçek’in “mesaisini tweet atmakla geçiriyor” eleştirilerine verdiği yanıt; “Sosyal medyayı kullanmak vatandaşlık görevi”
Peki ya vatandaşlık hakkı. Alınan vergilerin yol, su, elektrik olarak geri dönme konusu...
Bayramın birinci günü Ankara’da anne ve babamızın kabrini ziyaret ettik. Binlerce vatandaş gibi.. Allahtan yanımıza iki üç bidon su alıp gitmişiz.. Çünkü; Cebeci Asri Mezarlığı’nda sular kesikti.. Vatandaş ana, babasının mezarına iki tas su dökecek ama yok. Herkes çevredeki evlerden su bidonuyla gelen kadın ve çocukların peşinde.. Belediye görevlileri ise araziye uymuş... Nasılsa çıkışta birine denk geldik. Söylediğine göre; aşırı yoğunluk nedeniyle basınç düşünce suyu hepten kesmişler! Keşke başkan twitter konusundaki hassasiyetini biraz da bu işlere gösterse. Ya da hemşehrilerine “Yanınızda su getirmeyi unutmayın” diye bir tweet atsa...