Hayali ihracatçı, kaçakçı, vergi yüzsüzü, SSK sülüğü, mafya (her ceşit bulunur!), hırsız müteahhit, avanta - rüşvet ne ararsan Türkiye'de mevcut... Kuzeyden güneye, doğudan batıya her köşeden pislik kokuları geliyor. Süren
Paraşüt - Balina operasyonları göldeki damlacık. Yakalananlar ise göstermelik...Kimbilir arkalarında kimler var? Önemli olan onları ayıklayıp çıkarmak. Ne oldu Susurluk?..
Okurumuz M. Salih Keskin, Türkiye'nin yolsuzluk haritasını çok merak ettiğini söylüyor. Kim etmiyor ki?.. Ahtapotun beyninin Ankara'da olduğunu iddia eden
Keskin, şöyle diyor:
"Bugün geldiğimiz nokta komiktir. Maşa olarak kullanılan ve tutuklanan bir holding patronu, ufak rüşvetler aldığı söylenen birkaç taşra gümrük müdürü ve memuru, telefon faturasını kaçakçıya ödeten birkaç yargıç, kaçakçılarla al takke ver külah bir vali... Ve 300 - 400 trilyonluk bir vurgunda tespit edilen 60 - 70 milyonluk rüşvetler!!!
Peki bu vurgunun tüm aşamalarını planlayan, teşvik belgelerini, dahilde işleme izinlerini, gümrük olurlarını, mevzuat kılıfını hazırlayanlar nerede? Onlar hala Ankara'da ve işbaşında. Ahtapotun beyni Ankara'dayken istediğiniz kadar
Paraşüt - Balina operasyonu yapın sonuç değişmez. Kestiğiniz her kolun yerine yeni ve daha verimli kollar çıkacaktır. Yeni vurgun yolları bulunacak, yeni Altınbaşlar piyasaya sürülecektir..."
Kimler koruyor?
Gelelim Mersin'den yazan mali müşavir
Ahmet Yapındı'nın görüşlerine... O da şöyle diyor:
"İlkokul mezunu sahte tüccarın, Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlıkları ile gümrük bürokrasisinin yardımı olmadan, usulsüz işlemlerle hazineyi nasıl soyduğunu yazık ki hiçkimse sorgulamıyor.
Paraşüt - Balina operasyonları çerçevesinde birtakım gümrük memurları gözaltına alınıyor ya da tutuklanıyor. Ancak olaya karışan bürokratlar ve kimi siyasetçiler gözardı ediliyor.
Kara para, kaçakçılık, hayali ihracat gibi olaylarla gündemin baş köşesine yerleşen Gümrüklerden Sorumlu Devlet Bakanlığı; son kıyağı gümrüklerde çalışan kimi bürokratlara yapıyor ve hazırladıkları gümrük yasa tasarısıyla bu kişilere sınavsız
gümrük müşaviri olma hakkı veriyor. Birilerini harekete geçirmek için bir de
Boşver Aldırma operasyonu mu düzenlemek gerekiyor."
Tekel'den atak
Tekel Genel Müdürü
Mehmet Akbay, şarap tüketiminde haksız rekabetten yakınıyor. Özel sektörün kendi ürününden başka mal satmaması için işyerlerini ikna ettiğini söylüyor. Ve de itiraf ediyor:
"Pazarlama açısından maalesef özel sektör kadar güçlü değiliz. Onların elemanları 24 saat koşuyor, bizde ise oturup herkesin gelmesini bekleyen anlayış hakim..."
Türkiye'deki şarap pazarının 40 - 50 milyon litre (yıllık) olduğunu, bunun yüzde 40'ının Tekel tarafından karşılandığını belirten Akbay, artık özel sektörün yolundan gideceklerini belirtiyor. Akbay, şöyle diyor:
"Ambalajlarımız günün tüketici anlayışına uymuyor. Örneğin bu yıl Fransız menşeli Gamay üzümlerinden yapılan Hoşbağ şarabının şişesi ve etiketini değiştirip Gamay adıyla piyasaya sürmeyi düşünüyoruz. Buzbağ ve diğerleri içinde çalışmalarımız var."
Onarım kredisi
Facianın yıldönümü geldi. Hala, kalıcı konutlar ve onarım kredileri tartışılıyor. Bir de iki konutu olup da biri hasar görenler var. Yalova'dan yazan bu durumdaki okurlarımız, şöyle diyorlar:
"Bizim gibiler hiçbir haktan yararlanamadı. Örneğin orta hasarlı konutlar için Emlak Bankası daire başına 2.5 milyar kredi veriyor. İlk iki senesi ödemesiz ve 5 yılda geri ödemeli. Onarım yaklaşık üç ay sürüyor. Dolayısıyla kredi alamayanlar 3 ayda 2.5 milyarı bulmak zorunda. Ödemezseniz de yöneticilerin elindeki yetki dolayısıyla dairemiz rızamız olmaksızın satılma durumuyla karşı karşıya. Şimdi biz ne yapalım..."
Adres Yalova Belediye Başkanlığı... Malumunuz Başkan
Yakup Koçal, sohbetimizde Vakıflar Bankası'ndan isteyene kredi olanağı sağlandığını açıklamıştı...
Yazara E-Posta: tbengin@milliyet.com.tr
