Jandarma Genel Komutanlığı bünyesinde Türkiye’nin değişik illerinde görev yapan yüksek lisans, doktoralı 29 subay ve astsubayın akademisyenlik hayali kabusa dönüştü. Çünkü bazılarına bu fırsat verilirken onlar değil akademisyen olmak bulaşıkhane, askeri hizmetler kapsamında demir işlerinden sorumluluk ya da öğrenci işleri takım-bölük komutanlıkları gibi hiç beklemedikleri görevlere atandılar. Hem de öğretim görevlisi istihdam çağrısına yaptıkları başvuruları dışında başkaca bir atama talepleri olmamasına rağmen...Şöyle ki; Komutanlık, subay, astsubay ve diğer personel ihtiyacını karşılamak amacıyla yeni kurulan Jandarma ve Sahil Güvenlik Akademisi (eski ismiyle Jandarma Okullar Komutanlığı)’ne kendi rütbelileri arasından da öğretim görevlisi alınacağını 10 Ocak 2017 tarihli şu mesaj emriyle duyurdu:
“ Jandarma ve Sahil Güvenlik Akademisi Başkanlığı’nda (JSGA BŞK.lığı) öğretim görevlisi olarak görev yapmaya istekli J. GN. K.lığı mensubu personel arasında ilgi gereğince personel seçimi yapılacaktır. Yapılacak olan personel seçimine, belirtilen başvuru şartları ve kontenjan doğrultusunda tüm personel müracaat edebilecektir.
.... Dilekçe ile birlikte eğitim durumunu gösterir diploma, transkript ya da kurs-eğitim sertifikaları ile diğer belgeleri birinci sicil amiri onaylı olacak 20 ocak 2017 tarihine kadar J. GN. K.LIĞI personel başkanlığına gönderilecektir.
Başvurusu uygun görülen personel isimleri, mülakata tabi tutulması maksadıyla JSGA BŞK.lığına bildirilecek, JSGA BŞK.lığınca değerlendirme sonucu hakkında olumlu kanaat bildirilen personel arasından atama planlaması yapılacaktır.”
Mülakat çağrısı
Emir eklerinde belirtilen bölümler ve aranan niteliklere uygun olduğunu düşünen yüksek lisans ve doktoralı çok sayıda başvuru üzerinde yapılan incelemenin ardından da 364 kişilik mülakata katılacaklar listesiyle birlikte 26 Şubat 2017 tarihli Akademi Başkanlığı’nın yazısı geldi. Onda da “Akademi Başkanlığında öğretim görevlisi olarak görev yapmak isteyen personele yönelik mülakat faliyeti” vurgusu yapılarak şöyle denildi:
“....ilgi yönetmelik gereği Akademi Başkanlığı’nca oluşturulan Mülakat Komisyonu tarafından Ankara’da görevli olanlar ile yüzyüze diğer illerde görevli olanlarla da video konferans sistemi ile mülakat yapılacaktır. (deva-mında tarihleri ve yerleri detaylı olarak sırala-nıyor)”
10 Mart’ta tamamlanan mülakatların sonrası da sınava katılan askerlerce Komutanlık ve farklı illerdeki İdare Mahkeme-leri’ne yapılan itiraz başvurularından:
“Mülakat sonrasında başarılı/başarısız diye bir açıklama yapılmadı. Daha sonra kendi j-net kişisel sayfamızda 2017 genel atamalarında J.ve Shl.Güv.Akd.Bşk.lığı/Beytepe emrine atandığımızı gördük. Teyit etmek için Akademiyi aradık. Bize öğretim görevlisi statüsü ile atandığımızı hangi derslerde istihdam edileceğimizin ise daha sonra açıklanacağını belirttiler. 23 haziran 2017 tarihinde ise farklı görevlere atandığımızı öğrendik. Bu şekilde görev yapmak istemediğimizi belirtir, atama emri ile başvuru yaptığım ve akademik kariyerime uygun şekilde öğretim görevlisi olarak düzeltilmesini, düzeltilmemesi halinde atamanın durdurularak halen görev yaptığım yerde devamının sağlanması için gereğini arzederim...”
Bu itirazlara temmuz ayı başlarında Akademi’den gelen yanıtlar da şöyle:
“....İstihdam edildiği kadro görev yerinin personelinin statüsü ve rütbesi ile uyumlu olduğu hususu ile müteakip dönemde yönetmelik gereğince yapılacak başvuru ilanını takip etmesi ve yapılacak değerlendirme sonucunda başarılı sayılması halinde öğretim görevlisi olarak istihdam edilebileceğinin...”
‘Atama istemedik’
Dün bu durumdaki askerlerden bazılarıyla konuştum. Hepsinin gözü kulağı İdare Mahkemeleri’nin vereceği kararlardaydı ve şöyle diyorlardı:
“Öğretim görevlisi olarak hangi bölümde istihdam edileceğiz diye beklerken akademi bizi değil öğretim görevlisi okullardaki öğrencilerin başına takım komutanı, öğrenci işleri idari astsubayı, bulaşıkhane kısım amiri, askeri hizmetler kapsamında demir işlerinden sorumluluk gibi alakasız görevlere atadı. Bunların hepsi yüksek lisans, doktora yapmış insanlar ve tek istekleri akademik görevdi. Zaten emirde öğretim görevlisi olarak istihdam edilmek üzere diyor. Bizim amacımız da buydu, başka bir atama istiyoruz diye bir dilekçe falan da vermedik.
Şu an tek istediğimiz ise yürütmenin durdurularak eski görevlerimizde kalmamızın sağlanması...”
