Tunca Bengin

Tunca Bengin

tunca.bengin@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Esad’ın uzun süre ittifak içinde olduğu terör örgütü PYD/PKK’yı hedef alan sözleri Suriye’de bir şeylerin değiştiğini, değişeceğini gösteriyor. Özellikle de çözümde federasyon formülüne odaklanan ABD açısından. Çünkü Esad’ın çıkışı buna karşı ve PYD’yle savaşırım tonunda. Tabii ne kadar samimi olduğuyla bağlantılı olarak. Dün bu durumu 2015’te Suriyeye giden Vatan Partisi heyetinde bulunan Genelkurmay İstihbarat Dairesi eski Başkanı Em. Korg. İsmail Hakkı Pekin’e sordum. Öncelikle de Esad’ın, PYD/PKK için sarf ettiği vatan hainleri sözlerinin ne anlama geldiğini. Yanıtı şuydu:
“PYD ile savaşacağını, yani PYD ile federasyon yapmayacağını gösteriyor. Bunları Rusya başbakan yardımcısıyla yaptığı görüşmeden sonra açıklayarak da Rusya’nın desteğini arkasına aldığını dünyaya duyuruyor. Zaten federasyon istemediklerini 2015’teki görüşmemizde bize de söylemişti. Bugüne kadarki görüşülebilir açıklamaları tamamen gaz almak amaçlıydı. Ama değişen ortamda Esad PYD ile savaşmayı göze alıyor çünkü karşısında çok fazla güç kalmadı, PYD var bir tek şu anda.”
PYD ile yakın ilişki içerisindeydiler ama?
Onlar taktik ilişkilerdi. Hatta Esad diğer muhaliflerle savaşabilmek için o bölgeden güçlerini çekti. PYD de iki sene kadar bir şey yapmadı, bekledi, Esad’ın durumunun kötü olduğunu görünce de ABD’yle işbirliğine girdi, o bölgeleri ele geçirdi. Şimdi Esad güçlendi ve gerekeni yapacak PYD’ye. Bu hep böyledir zaten gücünüz yokken daha çok anlaşma yoluna gidersiniz ama öbür tarafı alt edecek gücü elde ettikten sonra da bu lafları söylersiniz.
ABD binlerce TIR silah verdi. Esad’ın PYD’ye gücü yeter mi?
“Esad’ın sözleri aynı zamanda Türkiye’ye de bir mesaj. ‘Benim bütünlüğüm için gelin bana yardımcı olun, ben PYD’yi istemiyorum, PYD ile savaşacağım’ diyor. Türkiye için de büyük bir fırsat bu. Yani PYD’yi ortadan kaldırmak için Esad’ı desteklemek önemli. Çünkü ABD’nin bu kadar çok silah dağıtmasının o bölgede güç kurmasının nedenlerinden bir tanesi çekildiği andan itibaren orayı cehenneme döndürmek. Yani Suriye’de bir savaş daha başlayacak. Onun için Türkiye’nin o yangın çıkmadan Esad’la işbirliği yaparak bu yangını söndürmesi gerekiyor.”
O bölgede PYD’nin kalıcı olmasının mutlaka önlenmesi gerektiğine dikkat çeken Pekin, devam ediyor:
“Yoksa şöyle bir durum ortaya çıkıyor; İsrail, Suudi Arabistan, Körfez ülkeleri, Mısır dahil buna daha sonra Rumlar falan da eklenebilir. Bunlar bölgede bir merkez meydana getirip Türkiye’yi ve İran’ı dışlayıcı bir politika izleyebilirler. Ve Türkiye’yi zor durumda bırakabilirler.”
Nasıl?
“Türkiye de Katar ve İran gibi karşı tarafa alınacak, cihatçı grupları desteklemekle suçlanacak. Şu anda büyük ihtimalle PYD’nin dışında başka cihatçı gruplar da hazırlanıyor olabilir. Zaten altyapısı var bunun. Tabii istihbarat örgütleri yeni baştan bir şey yaratmazlar ama daha evvel olan örgütlerin başına kendi adamlarını sokmak suretiyle kendi politikalarını uygulatırlar. Büyük ihtimalle önümüzdeki günlerde başka cihatçı örgütler çıkacak yani bu nerede başlar bilemiyorum ama Türkiye’nin başına bir de böyle bir bela gelecek diye de değerlendiriyorum...”