Yaprak Aras

Yaprak Aras

-

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Akıllı saatler, sağlık ölçümü yapan bileklikler, fitness bantları, Google Glass... Teknoloji dünyası birkaç yıldır giyilebilir cihazları konuşuyor. Önümüzdeki yılları şekillendirecek, mobil teknolojileri insan bedenine taşıyacak bu gelişmeye uzmanlar ‘megatrend’ diyor. Yalnızca Credit Suisse raporu bile onları haklı çıkarmaya yetiyor: Giyilebilir teknoloji pazarının önümüzdeki 3-5 yıl içinde 30-50 milyar doları bulacağını tahmin ediliyor.
Teknoloji devlerinin moda sektöründen yaptığı transferler, bu alandaki rekabetin altını çiziyor aslında. Ünlü lüks markalarının yöneticileri kariyer rotalarını Silikon Vadisi’ne çevirirken moda sektörü de bu önemli gelişmelere kayıtsız kaldığı için eleştiriliyordu.

Moda sektörü uyanıyor
Geçtiğimiz günlerde düzenlenen Uluslararası Tüketici Elektroniği Fuarı CES, modanın giyilebilir teknolojilere kucak açtığının ilk sinyalini verdi. Intel Yeni Teknolojiler Bölümü Dünya Başkan Yardımcısı Ayşegül İldeniz, Intel’in giyilebilir teknoloji ürünlerinin geliştirilmesi ve pazara sunulmasını sağlamak için Barneys New York, Amerikan Moda Tasarımcıları Konseyi (CFDA) ve Opening Ceremony ile işbirliği yaptığını duyuruyordu. Opening Ceremony tarafından tasarlanacak ve Intel teknolojisi üzerinde çalışacak yeni cihaz, bir akıllı bileklikti. Opening Ceremony estetiğini Intel teknolojisiyle buluşturan bilekliğin satışı ise lüks perakende devi Barneys’de gerçekleşecek. Böylece Barneys, giyilebilir teknolojiyi müşterilerine ulaştıran ilk lüks perakendecilerden biri de olacak. Amerikan Moda Tasarımcıları Konseyi ise teknoloji geliştiricileri ve moda tasarımcılarının fikir alışverişi yapmalarını sağlayan bir girişim için Intel ile stratejik işbirliği yapacak. İldeniz, bu dev işbirliğini şöyle değerlendirdi: “Bu girişim, Intel’in lider teknolojik gücünü, Opening Ceremony’nin tasarım yetkinliğini, Barneys’in tüketici eğilimlerini öngörme alanındaki gücünü ve Amerika Moda Tasarımcıları Konseyi’nin modayla inovasyonu buluşturan ileri görüşlülüğünü bir araya getiriyor. Ortak vizyonumuz giyilebilir teknolojiler alanındaki yenilikçi adımları hızlandırmak, insanların yaşamına değer katan ve arzu edilen ürünleri yaratmak.”
Bu dev işbirliği, giyilebilir teknolojilere karşı bugüne kadar kayıtsız ve yavaş kalan moda dünyası için çok önemli bir uyarı niteliğinde aslında. Amerikan Moda Tasarımcıları Konseyi’nin de içinde bulunduğu bu girişim, özellikle Avrupa’daki köklü modaevlerini derhal harekete geçirmeli. Modern tüketicilerin değişen alışkanlıklarını ve çok da uzak olmayan ‘tam dijital’ geleceği düşünüyorlarsa tabii.