Yaşam Koçu Ve Yoga Eğitmeni Sevil Eskicioğlu Özkal

Geçenlerde okuduğum bir kitapta insan davranışlarını araştıran bir uzmana soruyorlar: “Sevdiğini söyleyen kişi aldatır mı? Aldatıyorsa, gerçekten sevmiyor mudur?”

Bir anda aklıma eskiden arkadaşlarla yaptığımız sohbetler geldi.

“Ama sevdiğini söylüyordu, şimdi nasıl böyle davranır?

“Hem bana değer verdiğini söylüyor, hem de beni böyle ihmal ediyor anlamıyorum!!!”

Uzman bu soru karşısında biraz durakladıktan sonra şimdiye kadar duyduğum en güzel cevabı veriyor:

“Ben o kişinin sevip sevmediğini bilemem. Hislerini o sevgi diye yorumluyor olabilir. Bana göre ben seviyorsam aldatmam. Ama o kişi adına konuşamam. Benim net olarak bildiğim ise, bir kişinin bana beni sevdiğini söylemesindense bana bunu göstermesini tercih ederim”

Evet sözler ve cümlelerimiz çok önemli!

Evet> Sevgilerimle,

Hayatından mutsuzsun, ve birşeylerin değişmesini istiyorsun. Bu değişimin gerçekleşmesi için 2 yol var:

-Ya yeni birşeyler dışarıdan hayatına girecek,

-Ya da sen değişecek ve o yenilikleri hayatına çekeceksin.

Ve umuyorum ki, sadece ilk seçeneği bekleyerek zamanın akıp geçmesine izin vermeyeceksin.

.............

Bu böyle olmamalıydı!

2010 yılı…

-İlişkilerim hep benzer şekillerde sonlanıyordu…

Kişisel Gelişim ile ilgileniyorsan ve çekim yasasının gücünü keşfettiysen, “istemediğin şeyler gerçekleşmesin diye uğraşma” oyununa mutlaka yakalanmışsındır.

-Sevgilim beni aldatmasın

-Patronum gıcık bir adam olmasın

-Bir daha yokluk çekmeyeyim

-Bir yıl daha bu sıkıntılı iş yerinde çalışmayayım

……

Yani kısaca “korktuğun şeyler olmasın” diye uğraşmaya başlamışsındır:) Ya da belki de şu anda bu satırları okurken de fark ettin ki, şu anda odağın korkunda.

Bunun çok normal bir eğilim olduğunu söylemekle birlikte, fazlasının hayatını dönüştürmek yerine seni girdaba sokacağını söylemek zorundayım. Evet ne istemediğini bilmen çok güzel, fakat ne istemediğini artık net bir şekilde fark ediyorsan artık sıra hayatının nasıl olmasını istediğine odaklanmakta!

Kadın enerjisi üzerine çalışmaya ihtiyacın olduğunu mu hissediyorsun?

-Belki regl düzensizliği yaşıyorsun, belki o dönemleri çok sancılı geçiriyorsun, belki ilişkinde sürekli bir çatışma halindesin, belki de ilişkinin erkeği gibi olduğunu hissediyorsun…

Ya da;

İlişki, bereket, yeni bir iş hayatına çekmek için bir sürü şey yapıyorsun, ama bir türlü istediğin sonuçları alamıyor ve tıkanmış hissediyorsun?

Birçok tanıdığım kadın dışarıdan ne kadar feminen görünse de hayatı o kadar maskulen yaşamaya çalışıyor ki!

Bunu çok net görebiliyorum, çünkü ben de öyleydim. İş hayatında çoğunlukla erkek egemen bir ortamdaysanız, sizi dikkate alsınlar, sırf kadın olduğunuz için farklı görmesinler diye> Peki nedir feminen enerji?

Sadece duygusallık, ağlama veya kırılganlık mıdır?

Feminen enerji yaratım gücüdür! Bu çocuk yapmak da olabilir, proje yapmak da! Manyetik bir güçtür. Bir “olma” enerjisidir. (İngilizcedeki “being” enerjisi)

John Gottman, “The Seven Principles of Making A Marriage Work” (Evliliğin Yürümesinin 7 Prensibi) kitabında ilk olarak; sevgililerin birbirleri hakkında daha fazla bilgiye sahip olmaları gerektiğinden bahseder; küçük detaylar hakkında bile.

John Gottman’ı tanımayanlar için, kendisi çiftlerin boşanıp boşanmayacaklarını %95 tutarlılıkla bilen kişi oluyor, yani tavsiyelerini dinlemekte fayda var;)

Mantık açık; çiftler birbiri hakkında ne kadar detay bilgiye sahip olursa, sıkıntıların üstesinden gelmeleri de bir o kadar kolaylaşıyor.

Sevgilinizle ilişkinizi nasıl derinleştirebileceğinizin, nasıl daha uzun soluklu bir ilişkiniz olabileceğinin yolunu buldunuz, şimdi sıra bunu uygulamaya nasıl koyabileceğinizi tanımlamakta: Ona doğru sorularla yaklaşıp, onu daha yakından tanıyarak!

Sir. Francis Bacon’ın da dediği gibi: “Gerçek Güç Bilgidir”.

Şimdi gelelim sevgilini daha iyi tanımana yardımcı olacak 6 soruya:

1- Sence sağlıklı bir ilişki nedir?

Hepimizin ilişki kavramı farklı, ilişkiden beklentileri farklı olabilir. Bu soru ile sevgilinin beklentilerini çok daha iyi anlayabilirsin.

Kendini kabul etmek kendini sevmek ne kadar güzel duruyor yazılı olarak değil mi, peki gerçekten anlamı ne demek?

Kendini kabul etmek, kendini sevmek demek; bana gore kendini gelecekteki bir anda değil, şu şu şu hayatına girdiğinde değil, bunu bunu başardığında değil, şu anda SEVMEK ve şu anda NE KADAR MÜKEMMEL olduğunu fark etmen demek.

Peki bunu nasıl yapabilirsin?

-Sen olmaya izin vererek!

-Sana coşku veren, seni keyiflendiren anları hayatında daha çok var ederek!

-İçindeki mükemmel ruhu hatırlayarak!

Bunu sana hatırlatmak için 3 cümlem olacak bunların istersen çıktasını al, ister sayfayı favorilerine ekle ve sürekli okuyup kendine hatırlat. Her birini okuduktan sonra gözlerini 1 dakika kadar kapat ve cümleyi tekrarla. Hissetmeye izin ver.

-“BEN” diye tanımladığın, EGO nun sana kendinle ilgili çizdiği hikaye gerçek sen değil; sen çok daha fazlasısın.

Kendini Sevme Kampında en önemli haftaya geldik; Kendine Değer Verme Haftası.

İngilizceki "self-care" ifadesinin Türkçe karşılığı Kişisel Bakım olarak geçiyor ama bu bana yeterli gelmiyor. Çünkü eğer siz de benim gibiyseniz kişisel bakım sadece makyaj ürünleri vs gibi çağrışımlar yapacaktır. O yüzden Kendine Değer Verme olarak kullanmayı tercih ediyorum.

İlk 2 haftaki egzersizleri yaptığınızı umuyorum, yazıları kaçırdıysanız şimdi burada durun ve onları okuduktan sonra tekrar burada buluşalım;)

A Course in Miracles şöyle der; "Herhangi bir durumda bir eksiklik/yokluk yaşıyorsanız, bunun en önemli nedeni onu vermiyor oluşunuzdur."

Bu kuralı kendini sevmek üzerine uyguladığımızda, açık değil mi?

Kendimizi Sevmek istiyorsak bunu şimdi şu anda hemen yapmaya başlayacağız. Bunu kimse bizim için yapmayacak veya kimseden bunun için izin beklemeyeceğiz. Adı üstünde "Kendini Sevmek".

Aşağıdaki 5 maddeyi uygulamaya başlayın ve yaşadıklarınızı benimle/bizlerle paylaşın. Yalnız çok önemli bir hatırlatma. Maddeleri uygulamaya yarın değil, önümüzdeki hafta değil şu anda okuduktan hemen sonra başlayın. Belki o anda atamayacağınız bir adım ama planlamasını yapın. Yeterki bu sefer de

Merhabalar!

Geçen hafta başladığımız Kendini Sevme Kampına devam ediyoruz. Bu hafta Hikayeyi Değiştirme haftası.

Şu hayattaki en önemli ilişkimiz "Kendimizle İlişkimiz". Bütün ilişkilerimizin temeli. O zaman gelin kendimizle ilişkimizi nasıl ileriye taşıyabiliriz ona bakalım.

1. Adım: Tanımlama

Kendinizle ilişkinizde nasıl sıfatlar kullanıyorsunuz?

Örneğin, kendinize kızdığunız anlarda kendinize neler diyorsunuz:

"Çok aptalım nasıl bunu yaptım?"

"Ya beceremiyorum işte"