"Kulak çınlamasını hafife almayın"
29.10.2020 - 11:08 | Son Güncellenme:
Tıptaki adı tinnitus olan kulak çınlamasının, yaşam kalitesini olumsuz etkilediğinin altını çizen Kulak, Burun Boğaz (KBB) Uzmanı Op. Dr. Ertan Yıldırım, "Kulak çınlamasının basit ve iyi huylu nedenleri olabileceği gibi ciddi sorunların da işareti olabilir" diyerek konu hakkında bilgi verdi. İşte detaylar...
Teknolojinin yaygınlaşması ile birlikte kullandığımız taşınabilir birçok cihazın örneğin cep telefonları, bilgisayar, akıllı saatlerin yanı sıra yaygın olarak kullandığımız bilgisayar, televizyon vb. kulak çınlamasında görülen artışın nedenleri arasında yer alıyor.
Ayrıca kahve, alkol ve sigara tüketiminin artması, kullanım yaşının genç yaşlarda başlaması; dengesiz ve düzensiz beslenme, stres ve stresin yarattığı depresyon, anksiyete gibi rahatsızlıklar; yoğun gürültü ve hava kirliliğine maruz kalmak, uyku düzensizlikleri eskiye göre kulak çınlamasının görülme sıklığını arttırdı.
Tıbbi adıyla “Tinnitus” olan kulak çınlaması, ortamda herhangi bir ses yokken hasta tarafından bir kulakta veya bazen her iki kulakta ara ara” bazen sürekli duyulan, tekdüze rutin ses olarak tanımlanabilir.
Kişi tarafından duyulan ses, bazen rüzgar veya uğultuya benzer olabileceği gibi; bazen de zil sesi, çınlama şeklinde olabilir. Sessiz ortamlarda daha fazla duyulabileceği gibi zaman zaman kaybolup tekrar başlayabilir. Kulak çınlaması hastanın yaşamını çok güçleştirebilir. Bazen iş yapamaz hale getirebilir ve ruh sağlığı olumsuz etkilenebilir.
Bazen çınlama çözümü oldukça kolay olan kulak kiri vb. sorunlara bağlı olabilir. Bunun yanında yaşlılığa veya başka nedenlere bağlı işitme kaybı, enfeksiyon, kulak zarında delinme, orta kulakta sıvı birikmesi ve orta kulakta ki kemikçiklerin eklem yerlerinin sertleşmesi gibi daha önemli nedenler de olabilir.
Kulak çınlaması baş ve boyun bölgesindeki damar balonlaşmaları (anevrizma) veya işitme ve denge sinirinden kaynaklanan bir tümörden de kaynaklanabilir. Bu problemler aynı zamanda işitme kaybına da neden olabilir. Alerji, yüksek veya düşük tansiyon, bazı tümörler, şeker hastalığı, tiroid problemleri, baş ve boyun bölgesine gelen darbeler ve bazı ilaçlar da kulak çınlaması nedenleri arasında yer alır.
Ayrıca günümüz dünyasında bir çok açıdan maruz kaldığımız yüksek ses, kulak çınlamasının en sık rastlanan görülen nedeni arasında yer alır. Aynı zamanda işitme kaybına da yol açar. Ne yazık ki birçok insan endüstriyel gürültünün, yüksek sesle müzik dinlemenin ve diğer gürültülerin ne kadar zararlı olduğundan habersizdir ya da bunu umursamamaktadır.
Kulak çınlamasının tedavisi nedir?
Aniden ortaya çıkan ve tek kulakta duyulan çınlama, baş dönmesi ile beraber oluşan çınlama, işitme kaybı ile beraber olan çınlama, vücudun herhangi bir yerinde güç ve duyu kaybı ile beraber olan çınlama ve akşam yatağa yattığında uykuya dalmasını engelleyen çınlama gibi durumlar tehlike oluşturabilir.
Çınlama şikayeti ile gelen hastanın önce ayrıntılı olarak öyküsü dinlenir. Çınlamaya neden olabilecek etmenler değerlendirilir. Bunun yanı sıra detaylı fiziki muayene ve tetkiklerle çınlama sebebi ortaya konulur. Tetkikler arasında işitme testi, kulak basıncına yönelik testler, iç kulak tüylü hücre fonksiyonu ölçümü, iç kulak basınç artışı ölçümü, MR ve BT gibi görüntüleme yöntemleri kullanılır.
Hastanın çınlamasını açıklayacak bir problem saptanabilirse bu rahatsızlığın tedavisi yapılmalıdır. Bu şekilde çınlamanın azalması veya kaybolması söz konusu olabilir. Çınlamanın sebebine göre bu tedavi kulak yolundaki buşonun veya yabancı cismin çıkarılması olabilir.
Farklı hastalıkları için kullanılan ilaçlardan kaynaklı ise, ilaçların değiştirilmesi yoluna gidilir. Gürültüden etkilenmede gürültüden kaçınılması gibi önlemler yanında, kulak iltihabının veya orta kulak boşluğundaki sıvının tedavisi, kulak zarındaki deliğin cerrahi olarak onarımı, kulak kemiği içinde yer alan iltihabın cerrahi olarak temizlenmesi, işitme siniri tümörlerinde cerrahi veya radyoterapi ile tedavi gibi daha kapsamlı tedaviler olabilir.
Kulak çınlamasını önlemek için neler yapılmalı?
Yüksek sese maruz kalmaktan kaçının. Kan basıncını yüksek ise kontrol altında olması için uzman bir hekime başvurun. Tuz tüketimini kısıtlayın. Sinir sistemine uyarıcı etkisi olan alkol, kahve, kola ve sigara tüketimini azaltın veya bırakın.
Düzenli spor yapın ve kan akışını düzenleyin. Düzenli beslenme ve uyku kalitesine dikkat edin. Yüksek sesli ortamlardan kendinizi koruyun.
