SAĞLIK
YEMEK
ASTROLOJİ
GÜZELLİK

Olmadı, olmayacak demek değil

Dua edeceğiniz zaman hemen önce aklınıza şu ayeti getirin.

"Rabbul alemin olan Allah dilemedikçe siz dileyemezsiniz"

(81. Tekvir: 29)

Duanın tesirini kesen en önemli güç kişinin kendisinde bulunan vehim vesvese kuvvesidir. Şeksiz şüphesiz kabul olacağından emin olarak dua edilmeli.

(Yani "inanç" frekansına çıkın)

Bir çocuk anne babasından bir şey istediğinde yapabileceğinden en ufak şüphe duymaz.

İşte kul Rabbi ile olan ilişkisini önce bu seviyeye getirmeli!

En ufak bir şüphe bile duymamalısınız ondan bir şey istediğinizde!

Allah kabul etmeyeceği duayı kuluna ettirmezmiş. Bir şeyi istemek ona nail olacaksınız demektir.

Yani Allah size dua etmeyi nasip ettiyse duanızı da kabul edecektir.

O halde şu an dua edebiliyorsam demek ki dileğim bana verilecek.

Çünkü yine bir başka Ayette diyor Allah;

"Beni çağıran bana dua eden kişiye çağırdığı, dua ettiği anda icabet ederim."

Bakara 186

 

Gecikmeler sizi umutsuzluğa düşürmesin

Olmadı olmayacağı anlamına gelmez!

Dileğinizin gerçekleşmesi için acele etmeyin, bir şeyin olması için bazen belli bir zaman geçmesi ve gerekli şartların oluşması gerekir.

Size ait olan size mutlaka gelecektir.

İstediğiniz gibi olmuyorsa da mutlaka başka bir surette gelir.

İbn Arabi Fütuhat-ı Mekkiye'de şöyle anlatmış.

Maslahat geciktirmeyi gerektirmişse icabet gecikir. (Uygun şartlar oluşuncaya kadar)

Böyle bir durumda mümin onun mertebesini suçlamaz.

Maslahat hızla icabeti gerektirirse cevap da hızlanır.

*Maslahat, sözlükte “doğru, düzgün ve kusursuz olma; iyilik, uygunluk, yarayışlılık” gibi mânalar içeren salâh kelimesinden türetilmiş olup “bir şeyin maksada uygun özellikte olması, fesadın zıddı, iyi, uygun, elverişli, yararlı, iyi olana ulaştıran” anlamlarına gelir;

Nur Demir

Sevgiler tüüm kalbimden:)

instagram.com/nrlblog/

https://www.facebook.com/NrlStyle/

Yazının devamı...

Şamanların 10 yaşam felsefesi

1- Bedenine saygılı ol.

Tüm ruhsal enerjine ev sahipliği yapan o bedene (ev) iyi bak ve ona saygı duy. Bedenin senin kabındır. Kab senin ruhunun olgunlaşmasını sağlar. Bir tırtılın kabuğu gibi; bir kelebeğe dönüşene kadar bir tırtılsın ve buna saygı duy.

2- Hatalar yok, sadece dersler var.

Yaşam sana hatalar vermez. Yaşam sana dersler verir bu dersleri öğrenmek ve hayata geçirmek senin elinde. Unutma ruhun öğreniyor ve seçim yapıyor. Bu çok önemli bir seçim. İyi ve kötü arasında yapacağın bir seçim. Onun için hatalarından ders çıkarmalısın.

3- Sen maddeyi yaşayan bir maneviyatsın.

Sen bir ruhsun ve bir enerjisin. Algılarında bunu göremesen bile iç sesin sana doğru olduğunu söyleyecektir. Kendine ve ruhsal enerjine güven. Maddi güçler genellikle negatif enerjinin kaynağıdır. Manevi dünyaya ve enerjiye yönelmelisin.

4- Hayat bir sınavdır.

Gerçeği anladığında hayatın sadece bir anlık olduğunu da anlarsın. Bir bebek anne karnındayken tüm dünya o karnın içidir. O doğduğunda başka bir dünyanın olduğunu ve aslında anne rahminin geçici bir yer olduğunu anlar. Hayattayken sadece bu hayat varmış gibi düşünebilirsiniz. Ama burası da geçici bir yerdir. Hayat senin ruhsal sınavını vereceğin bir yerdir. Bunu asla aklından çıkarma.

5- Ders sen öğrenene kadar tekrar eder.

Bu neden benim başıma sürekli geliyor diyorsan bu dünyadaki amacın o dersi öğrenmektir. Ne zamanki dersi öğrenirsin yeni bir derse geçersin.

6- Hayat bir deneyimleme yeridir.

Kaderini sorgulama verilene şükret ve razı ol. Çünkü hayat bir öğrenme yeridir. Ruhsal gücümüz burada deneyimlemesi gereken dersleri öğreniyor.

7- Her şey senin yansımandır.

Bir arkadaşının huyundan mı nefret ediyorsun; sana kötü bir haberim var. Sadece yansımanı görüyorsun. Aynı huy sende de var ama açıkta değil belki zamanında bastırmış ve derinlere itmişsindir. Ama gerçek sevdiğin ve nefret ettiğin her şey ruhunun bir yansımasıdır.

8- En iyi an şu andır.

En iyi yer şu an içinde bulunduğun yerdir. En iyi an şu andır. Şimdiye ve bulunduğun yere odaklan. Çünkü tek gerçek şey budur.

9- Neyi düşünürsen onu hayatına koyarsın.

Düşüncelerin bir süre sonra yaşamın olur ve bunu fark ettiğinde değiştiremezsin. Onun için düşüncelerini yönetmeli ve onları pozitife çekmelisin.

10- Cevaplar seni kandırır.

Hayatın anlamını sorduğun zaman her kişi sana farklı bir cevap verecektir. Ama hayatın anlamı senin gördüğün ve kalbinde inandığın şeydir. O senin doğum amacındır. Kendi cevaplarını bulmalısın. Bunun için kendi içsel yolculuğuna başlamalı ve ruhsal enerji döngünü tamamlamalısın.

Nur Demir

Sevgiler tüüm kalbimden:)

instagram.com/nrlblog/

https://www.facebook.com/NrlStyle/

Yazının devamı...

5 Temmuz Ay tutulması

5 Temmuz'da Oğlak burcunda sabah 06:07 gibi Dolunay ve Ay tutulması gerçekleşecek. 2 saat 45 dakika kadar sürecek bu tutulma. Ama etkileri 3 ay kadar sürecek.

Ay, Oğlak burcunda zararlı çalışabilecek bir durum söz konusudur.

Sorumluluk, kısıtlamalar, yasaklar, kötümserlik, gerçekler, eleştiri, çalışma ve gayret, yaşlı erkek figürleri demektir.

Yine bir arınma zamanı...

Eski enerjilerin zaman zaman temizlenmesi gerekir. Siz bunu ötelediğinizde Satürn bunu sizin adınıza zorla başlatarak gerçekleştirir. Çünkü kendileri Karmanın Lordudur. Ve bu konuda oldukça ısrarcıdır.

Tutulmalar ise bizi değişime zorlayan gökyüzü hareketleridir.

Bir halden başka bir hale dönüştürür. Yeni başlangıçlar yaparız.

Hep dediğim gibi Ayın yansıttığı ışık gerçekleri başka bir gözle görmemizi sağlayabilir ve gördükleriniz hoşunuza gitmeyebilir. Ancak istemediğiniz şeylerde yaptırabilir.

Daha önce bununla yazdığım şu yazıyı buraya iliştiriyorum çünkü yazacaklarım şu an bunun aynısı olacak.

Peki, bu Dolunayda ne gibi bir çalışma yapılabilir?

Hayy ismi güneşten aldığı özel ışımalar ile Ay'da en çok aktive olan esmadır.

Kişide yaşam enerjisinin eksikliği Hayy esmasının eksikliğinden de olabilir. Bu esma aynı zamanda ruhsal sıkıntılardan çıkarıp yaşam enerjinizi yükseltecektir. Kişi "Hayy" esmasını seslendirerek frekansını yükseltebilir. İyileştirici frekansı ile hastalıklarınıza şifa verecektir. (324 defa)

Yenileyen, gençleştiren, iyileştiren, frekansı yükselten e daha ne olsun!

Vedud (400) esmasıyla ise sevgi enerjisini yükseltir. Vedud çok özel bir esma. Sevgi enerjisinin kaynağı. Kişinin içini (kalbini), dışını (aurasını) sevgiyle dolduran bir frekans. Okunduğu her alana Sevgi ve barış getirir.

Bu yüzden bu iki esmanın 21 gün boyunca zikredilmesi dönemin daha rahat atlatılması adına iyi gelebilir.

Oğlak burcundan etkilenen organlar

Dizler, eklemler, omurga, kemikler, cilt, saç, dalak,

Bu organlar daha hassastır.

Nur Demir

Sevgiler tüüm kalbimden :)

instagram.com/nrlblog/

https://www.facebook.com/NrlStyle/

Yazının devamı...

21 Haziran Güneş Tutulması ritüelleri

21 Haziran 2020'de Pazar günü sabah saatlerinde gerçekleşecek Yengeç burcundaki bu Güneş Tutulması ev, aile ve konuları ile beraber kadınları daha fazla ilgilendiren bir Güneş Tutulmasıdır.

Ayrıca Yengeç dünyamızın burcudur. Dolayısıyla dünyayı etkileyen bir tutulma olacaktır.

Duygularda baya bir dalgalanmalar söz konusu… Çünkü Ay duyguları temsil eder ve dolayısıyla bu da duygu odaklı bir Tutulma. Dişi bir enerjiye sahiptir. Bedenimizdeki sıvıları da yönetir.

Yüksek muhtemel Duygusal bir boşalım yaşayacağız. Kendinizi üzerinden yıllar geçmiş hatıraları deşerken bulabilirsiniz:) Ama şöyle bir iyiliği olabilir bunları temizlemek için ayrı bir şans verir. Ve bu boşalma ile artık o duyguları salıverebilirsiniz.

Duyguları şifalandırmak için idealdir. Meditasyon yapmak, dua etmek, kendimizi dinlemek, içsel çalışmalar yapmak için uygun vakitlerdir.

Anne ile ilgili konuları temsil ettiği için kapsamına giren tüm konularla ilişkilidir. Yani annenizle olan ilişkilerinizi şifalandırmak, kendi içinizde dişil enerjiyi şifalandırmak yâda anne olmak istiyorsanız bu gezegen enerjisinin saatlerinde çalışmalar yapmak uygundur.

Etkilenen Organlar: Mide, yumurtalık, rahim, memeler, lenf sistemi, göğüs kemiği. Bu organlar daha hassas olabilir.

Benim okunmasını önerdiğim esma:

Ya Vasi 137, Ömür uzunluğu, sağlık, rızık genişliği sağlar.

Eğer dişil enerji ya da kadınlarla, yada annelikle ilgili konuları şifalandırmak ise niyetiniz

Esması Ya Rahman Ya Rahim 556 adet okunur.

Tutulmalarla ilgili ilk yazımda bunun bir üçleme olacağını söylemiştim. İlki 5 Haziranda olmuştu. Şimdi 21 Haziran ikincisi ve üçüncüsü ise 5 Temmuzda.

İlki Yay burcunun verdiği gevşeklikle biraz rahatlamamızı sağlamıştı ama bu Güneş tutulması ve 5 Temmuz Oğlak burcundaki tekrar bir Ay tutulması ile beraber özgürlüğünüze bazı kısıtlamalar getirebilir. Hepimiz için hayatımızda ciddi değişimler getirebilir.

Bir Güneş tutulması daima yeni aydır. Ay Güneşin önüne geçerek ışığını kesiyor. Ancak bu halka şeklinde bir tutulma. Bu tür kısmi tutulmalarda, Ay'ın görünen çapı Güneş'ten daha küçüktür ve Güneş'in etrafında bir ışık halkası bırakır, bu nedenle Güneşin tamamı kararmayacaktır.

Bir Ay tutulması bazı şeyleri sonlandırırken, Güneş tutulması ise başlatır.

Yeni aylar yeni başlangıçları temsil eder deriz ya..

AY aceleci ve tez canlıdır. Yeni başlayan her işte sürat kazandırır.

Ancak bu tutulmaya birçok Gezegen retrosu eşlik ettiği için yeni bir şeye başlamak pek doğru olmayabilir.

Bu yüzden sadece dileklerimizi yazma çalışması yapabiliriz.

Sizlere daha önce bir dilek defteri oluşturmanızı söylemiştim, hatırlıyor musunuz?

İşte bu defterimize

“Şu an hayatım için istediğim şeyler” başlığı atın.

Ve altında listenizi oluşturmaya başlayın, İstediğiniz kadar ayrıntılı olabilirsiniz.

Bittiğinde aşağıdakileri sözleri söyleyin

“Allahım dileklerimi al ve onların gerçekleşmesini sağlamama yardım et. Beni en iyi ve en uygun eylemlere yönlendirin. Ve bu isteklerimin hayatıma sadece neşe, refah, sağlık ve mutluluk getirmesine izin ver.

Teşekkür ederim. Teşekkür ederim. Teşekkür ederim."

Br başka önereceğim çalışma su ile.

Suyun içindeki kristaller bilgiyi hafızasında tutuyor. Yani su sizin ona söylediğiniz şeyi alıyor kopyalıyor ve siz onu içtiğinizde hücrelerinize bunu bilgi olarak taşımış oluyorsunuz.

Önce bir bardak su alıyoruz. Niyetinizi bir kağıda yazıyorsunuz. Sonra niyetimizi önce suya okuyor sonra da yazdığımız kağıdı bardağın üzerine kapatıyoruz. Sabah kalktığımızda teşekkür ve şükürle bu suyu içiyoruz.

Niyetimizi yazdığımız kağıdı bardağın dış yüzeyine yapıştırabiliriz de...

Yada sadece suyu karşımıza alıp niyetimizi suya bakarak söylüyor ve suya üflüyoruz.

Nur Demir

Sevgiler tüüm kalbimden:)

instagram.com/nrlblog/

https://www.facebook.com/NrlStyle/

Yazının devamı...

Harflerin ilmi - enerjisi

Muhyiddin İbn Arabi'nin "Harflerin ilmi" kitabını okuduğumda beni çok etkileyen bir bölüm olmuştu onu sizlerle de paylaşmak istiyorum.

Harflerin bir ilmi ve her harfin bir ruhu vardır..

Bu ilim veliler ilmidir. Kainatta gözle görülen şeyler onunla Zuhur eder bu konuda hak Teala'nın "Ol!"(Kün!) sözüyle yaptığı uyarıyı görmüyor musun, işte varoluş (el-kevn) harflerden zuhur etmiştir.

1- Yazılı harfler

2- Sözlü harfler

3- Zihinsel harfler

Sözlü harflere gelince bu harfler havada şekillenir. Bu nedenle de konuşmacının konuştuğu şekil ve suret üzere işitme ile algılanırlar bu harfler havada teşekkül edince ruhları o sözlü şekillerde kıyam ederler; işlevlerini yerine getirseler bile işleri bitse bile bu harflerin şeklini hava kendi içinde tutmaya devam eder.

Kuşkusuz bu harflerin işlevi havada teşekkül eden şeyin İlkinde meydana gelir daha sonra diğer ümmetlere iltihak ederler. Böylece onların meşguliyeti de rablerini tesbih etmek olur ve yükselerek Ulvi mertebelere doğru çıkarlar.

Nitekim Allahu Teala şöyle buyuruyor "güzel sözler ona yükselir."

Şayet o sözler küfür kelimeleri olsa, o zaman o sözler sahibine döner onların ve vebali sözleri konuşanın üzerinedir o kelimelerin üzerine değildir.

Kelimeler ise kendi kapıları üzerinde kalırlar kıyamet gününde kendilerini söyleyenlerin görecekleri azapları ya da nimetleri cezaları ya da mükafatları bekler dururlar.

Havada dolaşan bu sözlü harfler var olduktan sonra onlara ölüm ulaşamaz;

Yazılı harfler böyle değildir; çünkü yazılı bir harfin veya bir kelimenin şekli değişikliğe uğrayabilir ve yok olabilir, çünkü onlar değişikliği ve yok oluşu kabul eden bir yerde bulunurlar.

Sözlü şekiller ise, değişikliği ve yok oluşu kabul etmeyen bir yerde bulunurlar. İşte bu nedenle, sözlü harfler için "beka", daimîlik ve ebedîlik söz konusudur. Dolayısıyla hava, gökyüzü bütünüyle âlemin sözüyle dopdoludur. "Keşf" sahibi kimseler onları daimî duran suretler olarak görürler.

Ey dostum bil ki harfler de ümmetlerden bir ümmettir. Onlar da muhataptırlar ve mükelleftirler. Harfler arasında da kendi cinslerinden peygamberler vardır. Onların da isimleri vardır; ancak bunları bizim yolumuzdan giden keşif ehli olanlar tanır.

"Âmin" derken kim meleklerle aynı anda "Amin" derse, fakihlerinin genelinin ihlas; sufilerin huzur; muhakkiklerin himmet dedikleri ve benim ve bizim gibilerin de inayet dediğimiz şeyi gayb âleminde gerçekleştirmiş olur, ve duası kabul olur.

Bazı mutasavvıflar, harflerle unsurlar arasında kurdukları münasebetin bir benzerini harflerle Allah’ın isim ve sıfatları arasında da kurmuşlar ve sırlarla dolu harflerden oluşan esmâ-i hüsnâ sayesinde olağan üstü yetenekler kazanmış kulların tabiat âlemi üzerinde etkili olacağını ileri sürmüşlerdir.

Bunu anladıktan sonra şunu da bilmek gerekir ki, Amellerin ve sözlerin suretleri birtakım arazlardan ibârettir. Bunlar kendilerine eşlik eden rûhların desteğiyle yükselir ve bakâ kazanırlar.

SEM (duyma) mertebesidir.

Konuşan hiç kimse Allah'ın onu ihmal ettiğini zannetmemelidir. Mühlet Vermiş olsa bile, Allah " Söylenen her söz katında gözetmen olarak durur"

Allah sözü meydana getiren lafızları (sözcükleri) kontrol eder hiçbirini bırakmaz ve hepsine vakıf olur.

Kul Allah'ı razı edecek sözler söyler bu sözler illiyyin (en üst makam) derecesine yazılır.

Bir adam da Allah'ı kızdıracak sözler söyler ve o sözlerin nereye gideceğini hesap etmez onlar da siccine (cehennemde bir yer) yazılır.

Allah kullarına kelimenin bir takım mertebeleri bulunduğunu bildirmiştir.

Sözler konuşanın ağzından çıktığında onlar kendi mertebelerine düşer ve telaffuz eden kişi de işin sonunda onlara tabii kalır.

"Abdüssemi" konuşmasını kontrol eden kişidir. .

Şimdi bu cümleler üzerinde tekrar tekrar düşünmeye davet ediyorum sizi!

Hava bütünüyle alemin sözü ile doludur!

Havada var olan bu sözcüklere ölüm ulaşmaz!

Sözleri tüm şekliyle tutmaya devam eder...

Ve her söz sahibini İliyyinde ya da siccinde bekler!

Sözlerinizi nereye gönderiyorsunuz?

Nur Demir

Sevgiler tüüm kalbimden:)

instagram.com/nrlblog/

https://www.facebook.com/NrlStyle/

Yazının devamı...

Yay burcunda Ay tutulması

5 Haziran'daki Yay burcunda bir dolunay ve Ay tutulması gerçekleşecek.

Üst üste gerçekleşecek bir tutulma üçlüsünün ilki bu.

Tutulmalar, ay düğümlerini doğum haritalarımızda aktive ederek kaderimizi aydınlatır.

Kader düğümleri de denilen güney ve kuzey düğümleri geçmişimizi ve geleceğimizi - karmik yolumuzu - sembolize eder.

Yeni aylar başlangıçlarla bağlantılı olduğu gibi dolunaylarda bitişlerle alakalıdır. Üstüne bir de tutulma!

Ay tutulmaları, daha öncede söylediğimiz gibi gücü 10’a katlanmış enerji ile beslenmiş bir turbo dolunaydır. Dolayısıyla güçlüde bir çekim gücü vardır!

Ay tutulmaları sırasında, insanları farklı bir ışık altında görmemizi sağlar. Gördüğünüz şeyleri her zaman beğenmeyebiliriz, artık ruha hizmet etmeyen şeyleri bırakmaya teşvik ediliriz.

Gerçekleştiği saat 22.12

Bilgi ve bilgeliği sembolize eder. Yüksek güçlerin korunmasıdır. Bu kombinasyon son derece olumludur.

Bu aynı olayları tekrar tekrar yaşayacağınıza değil, içinden aldığımız bilgelik, ders ile yolumuz temizlenmiş şekilde devam edeceğimize işarettir.

Hayatımızda bazı şeyler sona erebilir ya da biz zorla bırakmaya çağırılırız.

Bambaşka yollar önünüze serilebilir.

Bu Yay Ay tutulmasında Mars gezegeni de çok aktif.

Mars ise savaşçı bir gezegen. Bu yüzden bu tutulma iç dünyamızda aşırı kızgınlık ve öfke patlamaları verebilir.

Bu meditasyon ise solar pleksusun temizlenmesinde arınma çalışmasıdır.

Solar pleksus 3 çakramızdır. Bu çakra, öfke duygusuyla çok fazla ilişkilidir. İnsan içine attığı tüm duyguları bu bölgede biriktirir.

Rengi sarıdır. Sindirim sistemi, karaciğer, pankreas bu çakranın alanındadır.

Şöyle bir niyet yapılabilir: "Ey bütün noksan sıfatlardan münezzeh olan Allah'ım. Kalbimi bütün kötü sıfatlardan temizleyerek arındır. Bana öyle bir şifa ver ki bedenimde ruhumda hastalıklardan, olumsuzluklardan, öfkeden iz eser kalmasın. "

Burnunuzdan derin bir nefes alın ve bu nefesi tutabildiğiniz kadar tutarak tüm vücudunuza dolduğunu ve sarı bir ışık olarak geçtiği her yeri temizlediğini hayal edin.

Ve şimdi tıpkı bir mumu söndürür gibi nefesinizi dışarıya üfleyin. Bu esnada siyah bir duman şeklinde vücunuzdaki tüm toksinlerin öfkenin, size zarar veren her şeyin nefesinizle dışarı çıktığını imgeleyin. Tüm blokaj noktalarınızın açıldığını düşünerek rahatlayın.

Bunu 3 kez tekrar edin ve sonunda tüm vücudunuzun arındığını enerjiyle dolduğunu hissedin...

En sonda şu olumlamayı tekrar edin:

“Arındım, tazelendim, olumlu duygularla dopdoluyum!”

 

Nur Demir

instagram.com/nrlblog/

https://www.facebook.com/NrlStyle/

Yazının devamı...

Bilinçaltının gücü ile şifa

“Bilinçaltımıza ne koyarsak ve onu tekrarlayıp, duygu ile beslediğimizde o şey bir gün gerçek olacaktır.”

Diyor Ell Nightingale

Evet, özellikle de uykuya dalmadan önce bilinçaltına üzerinde çalışacağı yararlı bir şey sunmak bu yüzden çok önemlidir. Çünkü Bilinçaltının kinetik hareketi, bu sayede belirli bir yöne doğru yol alır uyku sırasında da dolaşmaya devam eder.

Joseph Murphy, uyku ve bilinçaltını ilişkisi konusunda şöyle demiştir: ‘Uyumadan önce, bilinçaltınıza bir sorununuza çözüm geliştirme görevi verin; Biz uyurken bilinçaltı çalışmaya, üretmeye ve problem çözmeye devam edecektir.”

Tekrarlayan düşünce, nöronlar arasında daha güçlü bağlantılara yol açar ve beyin bu daha derin yollara çok önem verir. Kısaca bilinçaltınıza sürekli “ben iyiyim” dediğinizde beyninizde bir dizi nöron oluşturursunuz. Bunu tekrarlayıp inanırsanız beyniniz bunu sizin için gerçekleştirebilir.

Bunun için size bir olumlama metni yazacağım. Bu olumlamayı Joseph Murphy’den öğrenmiştim. Biraz üzerinde oynamalar yaptım. Benim her gece dua gibi tekrar ettiğim bir olumlama bu.

Bilinçaltımın iyileştirici zekası, şimdi her hücreyi, her dokuyu, her siniri, kemiği, kası, damarı onarıyor.

Hücrelerimdeki bütün bozukluklar ve çirkin imgeler temizleniyor.

Her hücre, her sinir, her doku ve her organ şu anda iyi, saf ve mükemmel bir hale geliyor.

Bütün vücudum sağlığa ve uyuma kavuşacak şekilde onarılıp canlanıyor.

Artık mükemmel derecede sağlık, uyum ve huzur veren iyileştirici şifaya açığım.

Bunu bir başkası adına niyet ederek de yapabilirsiniz.

Bir başkasına şifa enerjisi göndermek için ise şu şekilde yapıyoruz.

Bu dileğim ( burada o kişinin ismini söylüyoruz ) için

O şu anda rahat, huzurlu, dengeli ve sakin.

Bilinçaltının iyileştirici zekası, şimdi her hücreyi, her siniri, her dokuyu, her kası, kemiği onarıyor.

Bilinçaltındaki tüm olumsuz düşünce kalıpları ortadan kaldırılıyor.

Ve yerine Yaşam enerjisi, iyiliği ve güzelliği, varlığının her atomunda kendini gösteriyor.

Hücrelerindeki bütün bozukluklar ve çirkin imgeler, şimdi temizleniyor

( ...isim...) artık mükemmel sağlık, uyum ve huzur veren iyileştirici şifaya açık.

Şükürler Olsun!

Nur Demir

Sevgiler tüüm kalbimden:)

Şifa olsun

instagram.com/nrlblog/

https://www.facebook.com/NrlStyle/

Yazının devamı...

Yılın en şanslı altın günü

Her sene Vedic Astrolojisine göre yılın en şanslı günü "golden day" diye adlandırılan bir gün var.

"Akshaya Tritiya"

Akshaya kelimesi asla azalmayan “Ebedi” anlamına geliyor. Türkçesi bitmeyen enerji anlamına gelen bu özel günde inanışa göre başlangıç yapmak çok hayırlı. Akshaya enerjisi ile yaptığınız her şeyin size katlanarak geri döneceğine inanılır.

Vedik Astrolojisine göre bugün Güneş ve ay yüceltilmiş bir durumda. Bugün, hem Güneş hem de Ay en iyi gezegensel açıda olur.

Vedik astrologlar Akshaya Tritiya'yı bütün malefik (uğursuz) etkilerden arınmış, hayatta iyi şans getirdiği bilinen en hayırlı günlerden biri olarak kabul ediyorlar.

Yoğun bir parlaklık sergilemesi dolayısıyla yılın en altın günü olarak kabul edilir.

Bu da hayırlı bir durum sayılarak Güneşin ve Ayın İlahi Enerjilerinin Akshaya Tritiya'da size iyi şanslar, başarı getirdiğine inanılıyor.

O günlerde başlayan herhangi bir girişimin sonucunun her zaman iyileşmeyi ve refahı takip edeceğine; bugün yapılan bir şey o kişiyle sonsuza dek kalır diye inanıyorlar.

Nasıl başlatabilirim diyenler için bence niyeti yazıya dökmek başlangıcı aktive etmek için yeterli.

Manevi faaliyetler, meditasyon yapmak, dua etmek ve gelecekte iyi bir şans elde etmek için önemli olarak kabul edilir.

O gün boyunca olumlu ruh hali içinde olmaya çalışmakta çok önemli.

Böyle günleri Jüpiter'in bir burca misafir oluşuna benzetiyorum demiştim daha öncede.. Hani Jüpiter bir burca geçtiğinde burç sakinini nasıl bir halde yakalarsa onu katlayarak çoğaltır ya, bugün için olumlu olmaya çalışmanın önerilmesinin sebebi de bence bu. Siz nasıl hissediyorsanız sene boyunca onu çoğalarak yaşayacaksınız ne hal üzere iseniz katlanarak gelecek..

Peki ne zaman mı bu tarih?

25-26 Nisan günleri

Cumartesi 09:30'dan pazar öğlen saatlerine kadar

Hadi o halde hemen dilekler tutulsun. Niyetler yapılsın.

Nur Demir

Sevgiler tüüm kalbimden:)

instagram.com/nrlblog/

https://www.facebook.com/NrlStyle/

Yazının devamı...

© Copyright 2025

Türkiye'den ve Dünya’dan son dakika haberler, köşe yazıları, magazinden siyasete, spordan seyahate bütün konuların tek adresi milliyet.com.tr; Milliyet.com.tr haber içerikleri izin alınmadan, kaynak gösterilerek dahi iktibas edilemez, kanuna aykırı ve izinsiz olarak kopyalanamaz, başka yerde yayınlanamaz.