Kraliçe kentleri

1- Kahraman Telephos

Hierapolis’e adı verilen Hiera’dan önce onu çok seven eşi Telephos’u tanıyalım. Herakles’in (Herkül) oğullarından biri olan Telephos, Yunanistan topraklarında doğmuş. Başından birçok üzücü olay geçen Telephos’un yolu Anadolu’ya düşmüş. Bandırma, Erdek, Balıkesir kentlerinin tümünü, Manisa, İzmir, Kütahya, Bursa, Çanakkale illerinin bir kısmını kapsayan bölge o yıllarda Mysia diye biliniyormuş. O sırada orada yaşanan bir isyanı yatıştırmayı başaran Telephos, Mysia kralının gözüne girmiş. Bir süre sonra da Hiera adında güzeller güzeli bir kızla evlenmiş. Kral ölünce de yerine geçmiş. Topraklarını genişletmiş, bir söylentiye göre Antik Çağ’ın en ünlü kenti olan Pergamon’u da (Bergama) o kurmuş.

2- Amazonlar Kraliçesi Hiera

Çok güzel bir kız olan Hiera, bir Amazon kraliçesiymiş.  Yunan mitolojisinde savaş tanrısı Ares'ten geldiklerini iddia eden savaşçı kadınlar Amazonlar olarak tanımlanıyor. Anayurtları Karadeniz olan Amazonların başkentleri, bugünkü Samsun ilinin bir ilçesi olan Terme'de veya yakınında yer aldığı varsayılan Themiskyra kentiymiş. Thermodon/Terme Irmağı’nın ağzındaki başkentlerinde büyük bir sarayları varmış. Yalnızca kadınlardan oluşan bir toplum oldukları düşünülen Amazonlar, erkeklerle çocuk sahibi olmak için beraber oluyorlarmış. Bebek erkek olursa ya babalarına veriyor ya da terk ediyorlarmış. Kız ise sahipleniyor; avcılık, savaş, okçuluk ve ata binme konularında eğitiyorlarmış.

Amazonların hiç evlenmedikleri düşünülürse Telephos’un Hiera’yı evlenmeye nasıl ikna ettiği doğrusu bilinmiyor. Hiera’nın Amazon olup olmadığı da bilinmiyor ama iyi bir savaşçı olduğu,  Akhalar Bergama’ya saldırdıklarında, kadınlardan oluşan bir birlik oluşturarak saldırıyı püskürttüğü söyleniyor. Saldırganları dağıtmış ama kendisi savaştan sağ kurtulamamış.  Telephos kendisinin de yaralanmasına rağmen ateşkes ilan etmiş, hayatını kaybeden eşi için bir tören düzenleyerek onu son yolculuğuna uğurlamış. 

Aradan yıllar geçmiş. Bergama büyük bir krallık olmuş. Bergama krallarından biri, Pamukkale yakınında ele geçirdiği kente kahraman kadının adını vermiş. Hierapolis, Hiera’nın kenti anlamına geliyormuş, çok da güzel olmuş. 

3- Şanssız Laodike

M.Ö. 334 yılında ordusuyla birlikte Makedonya’dan çıkan Büyük İskender, Çanakkale Boğazı’nı aşarak Anadolu topraklarına ayak basmış. O yıllarda Yunanistan’dan Hindistan’a uzanan bütün topraklar doğudan gelen Perslerin egemenliği altındaymış. İskender, Persleri tarih sahnesinden silerek Pers egemenliğindeki alanda büyük bir imparatorluk kurmuş. Ancak ömrü kısa sürmüş, 33 yaşında hayata veda etmiş. Ölümünden sonra, onunla savaşan generalleri imparatorluk topraklarını paylaşmışlar yeni krallıklar kurulmuş. Suriye, Mezopotamya ve Anadolu, Seleukos (Selevkos) krallığına bağlıymış. Selevkos krallarından biri olan II. Antiokhos, Laodike adında soylu bir kızla evliymiş. Karısını o kadar çok seviyormuş ki Ege Bölgesi’nde Denizli civarına eşi onuruna bir kent kurmuş ve onun adını vermiş. Laodikya, Laodike’nin yurdu anlamına geliyormuş. Ancak generaller arası toprak savaşları bir türlü bitmemiş. Mısır ve çevresine hâkim olan Ptolemaios kralı ile barış sağlamak adına beş çocuğunun annesi Laodikya’dan boşanarak kralın kızı ile evlenmiş.

4- Laodike’nin intikamı

Onuruna kent kuracak kadar sevdiği Laodike’yi ve çocuklarını ortada bırakmamış. Rahat yaşamaları için geniş topraklar bağışlamış. Ama barışı sağlamak için bile olsa Laodike, terk edilmeyi hiçbir zaman bağışlamamış. Yıllar sonra Antiokhos ikinci eşini ve ondan doğan oğlunu bırakarak geri döndüğünde dahi affetmemiş. Döndükten kısa bir süre sonra Antiokhos ölmüş, Laodike’nin intikam ateşi sönmemiş, terk ettiği kadını ve oğlunu öldürtmüş hatta Antiokhos’un da eceliyle ölmediği Laodike’nin onu zehirlediği söyleniyor. Belki gerçek belki de dedikodudur, bilemeyiz ama tarih zafer ve kahramanlıklar kadar olmasa da iktidar ve intikam olaylarından yana da çok zengindir.