Duygu Boz ile 5 soru 5 cevap

KNITSS’in kurucusu ve kreatif direktörü Duygu Boz 2015 yılında markasını Paris’te kurarak aile işi olan trikoya farklı dinamikler verdi. Artık el işciliği çok ilgi görüyor ve 2023’te de fazlaca öne çıkıyor. “Triko günden güne yükselen bir değer. Konforu ve şıklığı bir arada sunan bir tılsıma sahip” diyor ve kendisiyle güzel bir sohbete başlıyoruz.

1- Duygu Boz kimdir? Neler yapıyor?

Bilgi Üniversitesi Sinema mezunuyum. Okul sonrası kısa bir sektör deneyimim oldu ama tekstil kökenli bir aileden geldiğim için asıl motivasyonum her zaman moda oldu. Kısa bir süre sonra işimden ayrılıp, İstanbul Moda Akademisi Moda Tasarımı ve Yönetimi bölümünde eğitim aldım. Çocukluk hayalim olan KNITSS, uzun araştırmalar ve çalışmalar sonucunda 2015’te Paris’de doğdu. Hayatımın doğal akışı, sinema okumamın da vermiş olduğu gözle moda ve tekstil alanında koleksiyonlarıyla her sezon farklı hikayeler anlatan KNITSS’in kurulmasına ilham verdi. Bugün temelini büyük bir tutkunun oluşturduğu KNITSS’in kurucusu ve kreatif direktörüyüm.

2- Neden triko?

Triko aile işimiz, iyi yaptığımız işi marka ile taçlandırmak istedik ve eşimle güçlerimizi birleştirdik. Triko, çok sürprizli bir alan. İpliğin hikayesi ile size sınırsız bir hayal dünyası sunuyor. Desenden örgüye kadar bambaşka dünyalar yaratabiliyorsunuz. Dünyada triko günden güne yükselen bir değer. Konforu ve şıklığı bir arada sunan bir tılsıma sahip... Triko kaliteli materyallerden bir araya geldiyse her daim var olan ve nefes alan yapısı ile çok konforlu bir ürün aynı zamanda... Biz ham maddelerimizin içeriklerini sürdürülebilir elyaflardan seçiyoruz, doğal ve organik malzemeler kullanıyoruz ve yüzde 100 İtalyan ipliklerle örülen trikoyu her sezon farklı hikayelerle sunuyoruz. Aynı zamanda  koleksiyonlardan alınan her parça, kalitesi itibarıyla uzun bir ömrü simgeleyerek dolabınıza eşlik ediyor, kullan-at kültüründen uzak, özgün tasarım gücüyle hareket ederek hikayesi olan koleksiyonlara sahip.

3- 2023’te trikolarda hangi renkler ve desenler göreceğiz?

Krem, camel gibi dingin renklerin yanında yeşim, lazuli blue, orkide pembesi gibi iddialı renkler de yer alıyor. Jakar desenler ve saç örgüler sezonun favorileri arasında.

4- Siz stili nasıl yorumlarsınız?

Enerjisi yüksek ve doygun renkler modumu yükseltir. Günlük stilimde renkli parçalara yer veririm; sarı, mor, turuncu, yeşil gibi baskın renkleri kullanmayı çok severim. Trendleri takip eden biri değilim, hatta sıkıcı bulabiliyorum. Genel olarak konfor odaklı, kendimi içinde iyi hissettiğim parçalardan oluşturduğum bir stile sahibim.

5- Mottonuz?

Sürdürülebilirlik…. Yaşanacak başka bir Dünya yok… KNITSS’in ve benim tam kalbimde yer alan bir konu bu… Hayatımın her alanında doğaya olan sevgimi ve saygımı yansıtmaya çalışıyorum. İş hayatımda ’sustain the fashion’ söylemimizle her sezon modanın ve doğanın yarınını korumak için özveri ile çalışıyoruz. Uzun zamandır yaşanan iklim krizine karşı herkes elinden geleni yapmalı. Sürdürülebilir üretime ve doğru tüketime odaklanıp yeni nesil ekonomik modeller üretmeliyiz. Hedefimiz her zaman üretirken yaşadığımız Dünya’nın kaynaklarını doğru kullanmak ve desteklemek. Az ve öze odaklanmak, tüketiciyi bilinçli tüketime ortak etmek, çocuklarımızı bu konuda bilinçli yetiştirmek... Çöplerimizi ayrıştırıyoruz, tüketemeyeceğimizden fazlasını almıyoruz, az ve öze odaklanıyoruz, su elektrik gibi temel kaynakları boşa tüketmiyoruz. Felsefe olarak doğa dostu, kaliteli yaşam biçimine odaklı yaşıyoruz. Yakın zamanda lüks doğada olabilmek olacak.