Sevgi Erel&Suzan Kayaaslan ile 5 soru 5 cevap

İkisi de ayrı sektörlerde başarılı işlere imzalarını atmış Sevgi Erel&Suzan Kayaaslan sorularımızı yanıtladı

Sevgi Erel&Suzan Kayaaslan iki girişimci kız kardeş, ikisi de ayrı sektörlerde başarılı işlere imzalarını atmış bugün hâlâ birçok markaya danışmanlık veren iki vizyoner kız kardeş... Şimdi de evlerimizin içine giren muhteşem porselen fincanlara ve orman kokulu mumlara imzaları atıyorlar.

1- Evin Design Stüdyo markasının çıkış hikayesi nasıl oldu?

Suzan Kayaaslan: Markamızın çıkış hikayesi aslında Şubat 2021 küresel salgın koşulları yüzünden evlerde daha çok zaman geçirme gerçeğini önümüze koymasıyla başladı.
Modern hayatın koşuşturması içinde evlerimizde daha az zaman geçirir olmuştuk. Genel bir dekorasyon yaparak gündelik konforumuzun sağlanmış olmasıyla neredeyse yetiniyorduk. Ancak, güzelliklerin detaylarda saklı olduğunu görmeğe ve düşünmeye başlamamızla, birtakım objelerin hayatımıza bazı hoşluklar kattığını fark etmeye başladık.
Üretmeyi planladığımız objeler evin ihtiyaçlarını içerdiğinden Türkçe ve İngilizce kelime oyunu ile ‘in’ kelimesini bir araya getirdik ve Evin Design Stüdyo olarak markamızı ortaya çıkardık. Sevgi ve Suzan kardeşler olarak çift S ise elde üretilen markamızın logosu oldu.

2- Davet sofralarımızda nelere dikkat etmeliyiz?

Suzan Kayaaslan: İlk önce vereceğiniz davetin amacını iyi belirlemek gerekir. Davet sofrası günün anlamına ve ortamına uygun olmalı. Davetinizin başarısını büyük ölçüde menünüz ve masa düzeniniz belirler. Kaliteli porselen kullanılmak en önemli unsurlardandır. Buna eşlik eden keten örtüler, mumlar konsepte uygun çiçekler olmalı.
Bizlerde Evin Design Studio olarak sofralarda büyük ve heykelsi objelerin iyi bir etki bıraktığını düşünerek ilk başta modern kâse mumluğumuzu tasarladık. Bu sebeple ürünlerimizde modern formlar ve sade tonlar tercih ederek, kaliteli işçilik ve özgün tasarımlarıyla ön plana çıkmayı hedefledik.

3- Neden porselen?

Sevgi Erel: MS 618’lerde Çin’de icat edilen porselen zaman içerisinde tüm dünyaya yayılmış ve özellikle başlarda Avrupa’da üst sınıflar tarafından lüks bir malzeme olarak kullanılmıştır.
Seramik gibi benzer malzemelerle karşılaştırıldığında daha yüksek ısıda üretilen porselen çatlama ve bozulma yapmadan uzun yıllar kullanılabilen hijyenik bir üründür. Leke tutmaz, en sevdiğimiz özelliği ise ışık geçirgenliğidir.
Bu kaliteli çamurla alışılagelmiş klasik formların aksine modern çizgide, yalın, fonksiyonel ve daha dekorasyon odaklı özgün tasarımlar ile ön plana çıkmayı hedefledik.

4-Siz modayı nasıl yorumlarsınız?

Sevgi Erel: Moda tüketici beğenilerinde oluşan bir değişim sürekliliği şeklinde tanımlayabiliriz.
Bize göre moda zaman içeresinde kolay tüketilemeyerek yalın çizgilerle simgesel detayların buluştuğu ve sürdürülebilir değerleri olan tercihlerdir. Moda hayattaki duruşunuzu yansıtır.

5- Mottonuz?

Sevgi Erel: Hayal etmekten ve kendiniz olmaktan asla vazgeçmemek...

Doğru renginizi bulamadınız mı?

Doğru stil için, doğru rengi bulmak önemli. Kimi renkler kişileri olduğundan daha yaş almış ve yorgun, bazen de daha güzel ve daha genç gösterir. Yıldız gibi parlamanız veya fazlasıyla sönük kalmanız renk seçimleriyle yakından ilgilidir. Doğru rengi bulmak için gün ışığı alan bir odaya ihtiyacınız var.
- Çene altınıza renkli fularlarınızı alarak başlayın.
- Alışveriş yaparken de aydınlık yerler tercih edin.
- Aynanın karşısına geçin. Çenenizin altına sırayla renkli fularlarınızı alın.
- Teniniz seçtiğiniz renkle birlikte sağlıkla parlıyor mu? Gözleriniz de canlılık oluyor mu? Saçlarınız da bir ışık oluşuyor mu? Yanıtınız “Evet”se bu renk sizin renginizdir.
- Dışarıda bir arkadaşınızla karşılaştığınızda, gözlerini üzerinizdeki kıyafetinizden alamıyorsa o renk sizin önünüze geçmiştir. Ama gözlerinize bakıp, “Sende bugün bir güzellik var” deyip yüzünüze bakıyorsa, o renk sizin önünüze geçmemiştir. Ve o renk sizin renginizdir.
Sıcak tonlar, Soğuk tonlar vardır ama siz bunlara kapılıp kalmayın. Soğuk tonlamaya sahipsinizdir ama bazen sıcak renklerin bazılarını iyi taşıyabilirsiniz. Her rengin tonları vardır, unutmayın. Yakışmadı deyip, vazgeçmeyin. O yakışan tonu bulun.... Renkler bazen modunuz la da alakalıdır. Kendinizi iyi hissetmiyor, pozitif düşünmüyorsanız, inanın size en yakışan rengi bile bir anda yok edebilirsiniz. O zaman siz her zaman rengin de, kıyafetin de önünde olun.