"Arkadaşlarım Boğaziçi Üniversitesi’ni , ben ise İstanbul Üniversitesi’ni kazandım. Sürekli Boğaziçi’ne gidiyordum. Çünkü arkadaşlarım hep oradaydı. Babama yakalanmamak için babamdan önce evden çıkıyordum."
"Bir gün babam ‘İkmale (bütünleme sınavı) kaldın mı?’ diye sordu, ben de 'kaldım' cevabını verdim. ‘Ne zaman?’ dedim, ‘Perşembe’ dedim. İş yerine gidip takvime bakıyor. Perşembe günü 30 Ağustos’a denk geliyor. Babam da arkadaşına soruyor; '30 Ağustos’ta ikmal olur mu?’. Arkadaşı da ‘Olmaz’ diyor."
"Babam derslerimi merak edip okula gidiyor. Ben de o gece arkadaşlarımla eve geldim. Üç arkadaşımı da 'bizde kalın' diye eve getirdim. Bir baktım ki ışık yanıyor. Bizde gece 3’te bizim evde ışık yanmaz. Kapıyı tam açacağım ki babam kapıyı açtı, babam o saatte kapıyı da açmaz. Gülümsedi bana, gülümsemez de."
"Sonra 'Balkona gelsene, seninle bir şey konuşacağım' dedi. 'Beni balkondan atacak herhalde' dedim. Çok anlamsız bir durum oldu. Arkadaşlarıma 'benim odaya geçin, balkona gidiyorum' dedim."
"Babamla öyle bir bakışıyoruz ki, o anı anlatamam. Bakıştık, bakıştık... Babamın ilk cümlesi ‘Bunu nasıl yaparsın?’ oldu. Sonra ‘Bunu annen duyarsa ölür’ dedi. Ben de 'Annem sağlam kadındır, kaldırır' dedim. O da dedi ki; 'Ben böyle şeyler filmlerde olur zannediyordum'. 'Bu evden her sabah 8’de nereye çıktın?’ diye sordu."
"Kafamda 'Acaba hangi konu? Yanlış bir şey itiraf etmeyeyim' diye düşünüyordum. Konunun okul olduğunu öğrenince rahatladım."
