CaddeHarbiye’de Loft mucizesi

Harbiye’de Loft mucizesi

05.03.2003 - 00:00 | Son Güncellenme:

Harbiye’de Loft mucizesi

Harbiye’de Loft mucizesi



Harbiye’de Loft mucizesi
Son zamanlarda herkes ya Loft’a gidiyor ya da Friends&Trends’e. İki gencecik adam İzzet Çapa ve Umut Özakanca eğlence sektöründe mucizeler yarattılar. Karda, kışta bile onların mekanı tıklım tıklımdı. Sanat, sosyete, spor, medya dünyasının ünlülerinin gittiği bu ‘in’ mekanlardan biri olan Loft’u bugün size anlatmak istiyorum. Aslında bu mucizenin yaratılmasında Amerika’da yetişmiş, pırıl pırıl, içinin güzelliği yüzüne vurmuş bir delikanlının parmağı var. Adı Umut Özkanca. Babası Rasim Özkanca’yı senelerdir tanıyorum, sizler de tanıyorsunuz. Borsa Restaurantları’nın sahibi. Dünya beyefendisi bir adam, çok da başarılı. Burada uzun uzun Rasim Özkanca’yı anlatmam zor olur, onu tanımak lazım. İşine bu kadar saygı duyup da hırsı olmayan ve çok düzgün bir yaşam süren Rasim Özkanca gerçekten bir cevher. Neyse, can dostum İzzet Çapa ve Polo 13’ün başarılı işletmecisi Ali Sayar ile hafta arası Loft’a gittik. Aslında yazlık terasına bir kez uğramış, yemek yememiştim. Kışlığına ilk gidişim. Çok sosyetik isimlerin bile zor yer bulabildiği Loft’ta, sağolsun gazetedeki kankalarımdan Bekir Saçar yer ayırttı. Ama tesadüf Rasim Bey de o gün beni arayacakmış. gecce.com’un gecesinde eşi ve oğlu ile ayaküstü sohbet etmiş, Loft’a gitmediğim için bana kırgınlıklarını belirtmişlerdi. Böylece şeytanın bacağını kırmış olduk. Bence Loft favori yerlerim arasında olan Papermoon’u biraz sarsmış gibi, Papermoon’daki çocuklar darılmasın. Kapıda bizi Rasim Bey ve yakışıklı oğlu Umut karşıladı. Gece boyunca da bizi yalnız bırakmadılar. Ama ben bunları yaptıkları için değil, layık oldukları için yazıyorum. Bir kere çok ferah bir restoran. Amerika ve Paris’teki lüks, bir o kadar da rahat lokantaları andırıyor. Zaten bu anlayıştan yola çıkmış Umut. Mönüyü, dekorasyonu, ekibi hazırlamak için tam 6 ay uğraşmış. E babasını da bir senede ancak kandırmış. Ama şimdi oğlunun başarısından dolayı Rasim Bey’in ağzı kulaklarında. Atmosfer on numara, fiyat politikaları çok güzel. Harika bir yemek yiyor, karşılığında kazıklanmıyorsunuz. Dekorasyonda, Nişantaşı’ndaki Circus’u yapan Mimar Nazlı Gönensay ile Umut’un ortak imzaları var. Masalar ve oturma grupları sıkışık değil. İsterseniz ailenizle ya da sevgilinizle veya bir iş görüşmesi için Loft’u tercih edebilirsiniz. Konuşma rahatlığı var. Müzik hafif, içinizi okşuyor. Barı muhteşem. Bana New York’da yemek yediğim yerleri anımsattı. Umut da zaten bu görüşümü destekledi. Simge Yayın Grubu Başkanı Mehmet Yılmaz da buranın müdavimleri arasındaymış. Çünkü çok sevdiği, dünyanın en iyi votkalarından olan Grey Goos’u burada bulabiliyormuş. Ben genelde Chrystal ya da Absolut içerim. Bakalım, bir kez de Grey Goos’u deneyeceğim. Mekanın her tarafı cam; yemek yerken kendinizi bir orman ya da bahçenin içinde gibi hissediyorsunuz. Girişte, büyük bir masada, Beşiktaş Futbol Şubesi Sorumlusu ve genç iş adamı Yıldırım Demirören, karısı Revna, kardeşi Tayfun, yine BJK yöneticilerinden ve aynı zamanda eniştesi Kıvanç Oktay, karısı Meltem oturmuş, yemek yiyorlardı. Bir arka masalarında bence siyasetin en güzel ‘first leydi’lerinden Berna Yılmaz dostlarıyla sohbet ediyordu. Bir başka masada Ceylan Intercontinental’in ortağı Mahmut Ceylan ve konukları vardı. Ayrıca Güler Yiğit, başarılı piarcı Ayşe Azizoğlu, kızı Fulya’nın doğum gününü kutlayan Ayşegül Cinisli, ablası Yasemin Kamhi, eniştesi Jefi, kızları Melda ve Lara, barda yazdığı ‘Yabancı Dil Öğrenme Yolları’ adlı kitabıyla kısa sürede büyük başarı kazanan Ece Vahapoğlu da oradaydı. Kısacası bir tek boş sandalye yoktu. Şefler Şenol Birol, Orhan Çifçi ve Haluk Çalışyüksel ciddi giyimleri, başarılı servisleriyle dikkatimi çekti. Bizim masaya çok eskiden tanıdığım şef Orhan ile garson Mehmet Keçe baktı. Mönü kalabalık değil, seçiminiz kolay oluyor. Ortaya Japon böreği gyoza, baharatlı-ahtapotlu Akdeniz salatası ve özel yemek olan deniz ürünlerinden yapılan köfte ile tavuk döner geldi. Hepsi müthiş lezzetliydi. Ana yemekte İzzet antrkot külbastı ve spagetti aldı. Ali diyette olduğu için taze patates ve arpacık soğan soslu kızarmış köy pilicini yemek istedi. Ben de mevsim sebzeleriyle ızgara levrek yedim. Tatlı olarak İzzet ile Ali profiterolü tercih ederken, ben mango sorbe aldım. Loft’tan, bu güzel geceyi tekrarlamak umuduyla çıktık. Loft’un telefon numarası (0212) 219 63 84. Ardından İzmir’den çocukluğunu bildiğim sevgili Fahriye’nin işlettiği, Ceylan Çaplı’nın yeri 2C’e gittik. O gece parti vardı. Benim ilk gidişim. Aslında Ceylan 25 senelik arkadaşım. Onun mekanlarından 2019 ve 14’e çok sık giderdim. Talimhane’de olan ve 14’ün yerine açılan 2C hoşuma gitti. Karanlık değil, herkes birbirini görüyor. Funk R&B-Hiphop Show vardı. Ama benden geçmiş. Saat 24.00’de girdik, 01.00’de çıktık. Ve sadece su içtik. Çok eskiden tanıdığım sevgili Erdoğan’ı kasada görmem sürpriz oldu. Parti sabaha kadar sürmüş. Efendim, Ahmet San, Sezen Aksu’nun Brüksel konseri sonrasında bazı basın organlarına benimle ilgili demeç vermiş olsa da çocukluk arkadaşımdır. Karısı Süreyya da öyle. O nedenle Ahmet’in bendeki yeri her zaman farklıdır. Ahmet büyük düşünür ve büyük işler yapar. Bir süredir yönetiminde olduğu Efendy Show Theatre’ı 7 Mart Cuma akşamı ‘Barbies’ adıyla açıyor. Ama asıl tarih 12 Mart Çarşamba. Damak tadının, eğlence ve tutkunun kulübü olarak açıyor burayı. Birbirinden güzel hatunların şovunu izleyeceksiniz. Saat 21.00’de başlayacak olan gece 05.00’e kadar çeşitli aktivitelerle sürecek. Telefon numarası (0212) 329 29 29.

Perihan Savaş’ı en az 25 yıldır tanırım. Güzel insan ve arkadaş olarak bendeki yeri her zaman farklıdır. Geçenlerde bir davette karşılaştık. Maşallah, çok kilo vermiş. Başarılı işlere de imza atmış. Kadıköy Haldun Taner Sahnesi’nde sergilenen Robert Thomas’ın ‘Sekiz Kadın’ adlı oyunuyla yeniden tiyatro sahnelerine dönmüş. Oyunda sekiz kadın bir evde yaşıyorlar, Perihan’ın kocası öldürülüyor ve cinayeti kimin işlediği araştırılıyor. Bayılırım böyle polisiye olaylara. Oyun şu aralar Gaziosmanpaşa Şehir Tiyatroları’nda sergileniyor. Ardından da Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi’ne geçecek. Kesin gideceğim. Perihan 5 yaşından beri radyodaki çocuk tiyatrolarındaydı. Sesi güzeldir, zaten sahnede de iyiydi. Şimdi bir de şiir kaseti dolduruyor. Ardından da bir dizi projesini hayata geçirecek. Kısacası Perihan’ın dönüşü muhteşem oldu. Her zaman yazarım, Şamdan evimiz gibi. Sırdaşım İsmail Akkaya ile Şamdan’a gitmediğimiz gecelerde bir eksiklik hissederdik. İsmail bu aralar kar sevdasına tutuldu, iki haftadır beni yalnız bırakıp Uludağ’a gidiyor. Kardeşi Tansel ile bol bol kayıp karın tadını çıkarıyorlar. Gece gezmelerindeki yeni kavalyem de Ali Sayar. Bir yemek dönüşü Ali ile Şamdan’a uğrayalım istedik. İyi de etmişiz. Mekanın başarılı şeflerinden Mustafa Balcı, sağolsun, hemen iki kişilik bir masa ayarladı. Mustafa’nın Şamdan’a çok emeği geçmiştir, sonunda yerini buldu. O akşam Kemal Demir iki konuğuyla sohbet ediyordu. Ahmet Burhan ve yakışıklı reklamcı Yiğit Şardan eşleriyle ön masamızdaydılar. Bütün gece güldüler, herhalde masada fıkra yarışması vardı. Melda Kamhi, Fulya ve Tolga Cinisli kardeşler, Ela ve Murat Eşkinat, çok eski bir arkadaşım olan Mehmet Aydın, Efe Önbilgin kalabalıkta görebildiğim diğer isimler oldu. Büyük bir masada da modacı Dilara Endican’ın ablası, tanınmış tekstilci Atilla Türkmen’in eşi Aytül Hanım’ın doğumgünü partisi vardı. Masada Naciye-Nejat Koçak çifti ile Dilara koyu bir sohbete dalmışlardı. Ertesi akşam ise Beşiktaş’ın galibiyeti nedeniyle genç ve yakışıklı başkan Serdar Bilgili’nin verdiği partiye gittim. Her ne kadar Galatasaraylı’ysak da Beşiktaş ve Fenerbahçe’den çok yakın dostlarım vardır. Bilgili’nin ağzı kulaklarındaydı. Bu arada İzzet Antebi’den yeni ayrılan ve Mustafa Sirmen ile aşk yaşayan Hande Demir, İzzet’i görür görmez Şamdan’ı terketti. Şamdan yine yıkılıyordu. Sevgili arkadaşım ve mekanın patronu Mehmet Tuna da fanatik Galatasaraylı olmasına rağmen pek keyifliydi. DJ Ayhan müthiş çaldı. Yıldırım ve Tayfun Demirören, Kıvanç Oktay mutluluktan adeta uçuyorlardı. Lucescu bir ara müziği kesip konuşma bile yaptı. Hasan Mengü, Kazım Ak, ailesiyle gelen Koral Bayraktar, şair sevgilisiyle mutluluğunu herkese ilan eden Karafaki’nin sahibi Göksel Sunter (kendileri hasta Beşiktaşlıdır) çok eğlendiler. Geceye birlikte gelen Hülya Avşar-Kaya Çilingiroğlu çifti ayrı bir masaya oturdu. Malumunuz; Başkan Serdar ile sevgili Kaya’nın arası açıktır da. Selhan Aloğlu bütün gece etrafı kesti, çünkü yanında kız arkadaşı yoktu. Nil Bentürk, Ediz Elhadef ile birlikte geldi Şamdan’a. Metin Fadıllıoğlu kendi mekanı Club 29’da kutladığı doğum gününün ardından soluğu dostlarıyla Şamdan’da almıştı. Celal Çapa, Mehmet Tuna ve Fadıllıoğlu’nun sohbetleri, Celo’nun (Celal Çapa) yaptığı şakalar ortalığı kırıp geçirdi.

Harbiye’de Loft mucizesi
Valla bazı sabahlar işe zor yetişiyorum. Nedeni Seda Sayan. Sevgili Yayın Yönetmenim ve dostum Rifat Ababay da bayılıyor Seda’ya. Yalnız biz mi? Ailem, sokaktaki vatandaş, herkes. Seda’nın sırrını ben size söyleyeyim; yapmacık değil. Doğal, içinden geldiği gibi hareket ediyor. Halk diliyle konuşuyor, ukalalık ve şımarıklık yapmıyor. Kimseyi hor görmüyorum, yanlış anlaşılmasın; Seda’yı A ve B sınıfı da izliyor. Gittiğim Darüşşafaka Spor Salonu’nda gördüğüm kelli felli iş adamları, kariyer sahibi iş kadınları da ekranda Seda’ya kilitleniyor. Bence Seda sadece sabah programlarının değil, Kanal D’nin de kraliçesi. Kafayı Radyo Televizyon Gazetecileri Derneği’nin dağıttığı ödüllere takmış. Boşver Seda. O kurum önüne gelen herkese ödül verdi. Kimse kırılmasın, almayanı neredeyse döveceklerdi. Zaten böyle olduğu için Fatih Altaylı ödülünü almadı bile. Yani kafana takma. Bu arada son zamanlarda Kanal D’ye takılmaya başladım. Tabii ‘Asmalı Konak’ ve ‘Çocuklar Duymasın’ın dışında. Geçen cumartesi akşamı yine Kanal D’deydim. ‘Kınalı Kar’ dizisine bayıldım. Emrah’a helal olsun, oyunculuğunu acayip geliştirmiş. Oynamıyor, yaşıyor sanki. Bu arada dizinin yapımcısı sevgili Osman Yağmurdereli yakında yeni sürprizlerin olduğunu söyledi. Ardından Hülya Avşar Show geldi. Sponsoru değişmiş. Konukları ‘Çocuklar Duymasın’ın Meltem’i Pınar Altuğ, son zamanlarda poposunun kalktığı söylenen şarkıcı Hande Yener’di. Hülya Avşar Çilingiroğlu çok zeki bir kadın, esprileri art arda patlatıyor. Program canlı değil ama keyifli. Son olarak ‘Zaga’ya baktım. Okan Bayülgen’i severim zaten. O akşam, ekrandan kopamadığım için evden zor çıktım. Evet efendim, bugünlük de bu kadar. Yine en kötü gününüz benimkinden iyi olsun.

Yazara e-mail:

















KEŞFETYENİ
Berk Atan kaza geçirmişti! Günler sonra ilk paylaşım
Berk Atan kaza geçirmişti! Günler sonra ilk paylaşım

Cadde | 04.05.2025 - 10:14

Berk Atan'ın da içinde bulunduğu araç geçtiğimiz günlerde kaza yapmıştı. Ünlü oyuncudan günler sonra ilk paylaşım geldi.

Yazarlar