KRALiÇENiN IŞIKLI DiYARI

1992 Türkiye Güzelik Kraliçesi Özlem Kaymaz, Beykoz Acarkent’teki evinin kapılarını Instyle Home’a açtı. 15 yıl yaşadığı Hollanda’dan üç çocuğu Tara (16), Daniel (12) ve Dante (5) ile geçen yıl Türkiye’ye kesin dönüş kararı alan Kaymaz, tamamen kendi dekore ettiği evini bir sanat müzesi gibi resimler ve heykellerle donatmış.
Çocuklarının alışkın olduğu pratik ve konforlu yaşamı aratmamak için özellikle uğraştığı evinde objektiflere poz veren Kaymaz, yeni
hayatını da anlattı:

* İstanbul’a döndüğümde, farklı bir kültürde doğup büyümüş çocuklarımın zorluk yaşamasını istemedim. Hollanda’nın ütopik ama bir kadar da turistik güzel bir köyünde yaşıyorduk. Okullarının yakında olması çok önemliydi bu yüzden. Şimdi hepsi burada olmaktan mutlu
* 450 m2’lik evimin üst salonunda İtalyan ve Fransız antika mobilyaları ağırlıkta. Havuzlu bahçeye açılan alt salonu ise çocuklarım için, daha rahat ve
teferruattan uzak bir yaşam alanı olarak tasarlamak istedim. Bahçe dışındaki
tüm mobilya ve aksesuarlar Hollanda’daki evimden tırla geldi ve 3.5 ayda yerlerini yavaş yavaş buldu.

“GÜZELLİĞİMLE İSİM YAPTIM”
* Eski bir İtalyan kolejli olarak, yeni açılan İtalyan Koleji’nin fahri elçiliğini üstlendim. Eğitimin çok üzerinde duran biriyim. Benim de vizyonumu şekillendiren bu kültürü, Türk çocuklarının tanıması ve lisana daha hakim olmaları için bir boşluğu dolduran iyi ve doğru bir
eğitim yuvası olarak görüyorum.
* Oğlum Daniel’in Nager Sendromu adı verilen rahatsızlığı nedeniyle ailecek hayatımız değişti. Çok sık ameliyat olmak zorunda kalan Daniel’in tedavisi için uzun bir süre New York’ta yaşadık. Hastane ve ameliyat günlerini çıkarırsak güzel anılar kaldı geride sadece. Oğlum hayata zeka geriliği olmadan yüzde 10 yaşam kalitesi ve engelli olarak başlamıştı. Ama şimdi bu oran yüzde 85. Ben fiziksel güzellikle kendine isim yapmış biriyim. Ama esas güzelliği Daniel ile keşfedecekmişim meğer.

SALVADOR DALİ’NiN ESERLERİ DE VAR

* Heykel çok seviyorum. İleride bir sanat galerisi açmayı çok isterim. Her köşede sanata yer vermek çok önemli. Evimde de Salvador Dali, Eva Van Dam, Josepha, Franck Tordjmann, Patrick Cassar ve Arman gibi pek çok sanatçının yapıtları bulunuyor. Hollandalı sanatçılar burada tanınmıyor. İlk gittiğim yerde önce galeri, müze, sonra süper-market gezerim. Dali’nin sürreal eserleri, yaşam felsefem olan ‘hayatta hiç bir şeyin imkansız olmadığı’ sözünü hatırlatır.
* Hollanda’dayken en çok Boğaz ve arkadaşlarımı özledim. Şimdi evimde huzurluyum. Evde davet vermek
tam bana göre. Arkadaşlarım yemeklerime bayılıyor.