14.09.2002 - 00:00 | Son Güncellenme:
O geceler içi kan ağlayarak Nispeti sarı kırmızı bayraklarla donatıyor!Aslen Malatyalı olan Can Koç 40 yaşında. Belki de Doğu kökenli olması yüzünden son Nispeti açmak için şu ana kadar eğlence hayatına ciddi bir yatırım yapılmayan Diyarbakırı seçti. Koç, Diyarbakır Nispetin programlanmış açılışından bir gün önce, Etilerden Diyarbakıra Nispetin öyküsünü anlattı. Nispet Bar, Türkiyede en çok şubesi olan eğlence mekanlarından. Bugüne dek Etiler, Levent, Çeşme, Bakırköy, Uludağ, Adana ve Tekirdağda hizmet veren Nispet şimdi de Diyarbakırda açılıyor. Nispetlerin sahibi eski bir amatör futbolcu olan Can Koç. Koçun futbol tutkusu o kadar büyük ki Nispetin logosunda Fenerbahçeyi temsilen sarı laciverti yanyana getirmiş. "Ama iş başka aşk başka" diyerek Galatasaraya da teşekkür etmeyi unutmuyor. Çünkü Galatasarayın kazandığı gecelerde barı tıklım tıklım oluyor. İşletmeciliğe nasıl başladınız? Biz Tarabyada tavernacılıktan geldik. Tarabyanın Tarabya olduğu zamanlardı. Daha Etiler yoktu ortada. Köşem Bistro diye bir yer vardı. Ümit Besen, Ferdi Özbeğen gibi birçok insan oradan çıktı. Babam oranın sahibiydi, bu benim baba mesleğim. Arkasından 13 sene önce Mehmet Ali Ilıcak ile ortak olduk Alem zamanlarında. Sonra ayrıldık. Biz daha sonra ismi Nispet olarak değiştirdik. İlk Nispeti Etilerde açtık. Neden Diyarbakırda bir Nispet açmaya karar verdiniz? O zamanlarda Olağanüstü Hal çok yoğundu. Şimdi artık çoğu yerde kalktı. Diyarbakırda da kalkacağını düşünüyorduk. Sanatçımızı konaklatmak için iyi bir otel lazım. Onların konforu çok önemli çünkü. Böyle bir teklif geldi ve cidden oranın beş yıldızlı tek oteli Otel Klastı. Ve teklif gelince dedik ki Etileri Diyarbakıra taşıyalım. Diyarbakıra Nispet kafamızda hep vardı. "Acaba açsak ne olur?" diye düşünüyorduk. Etiler müşterisinin yüzde onu Diyarbakırlı zaten Neden Diyarbakır peki? Çünkü en uzak yer. Doğu işte. Hakkari daha doğuda. (Gülüyor) Oradan da bir teklif gelirse düşünürüz. Teklif geldi, gittik. Zaten müşterilerimizin yüzde onu Diyarbakırlı. Etilerdeki müşteri kitleniz belli. Sanatçılar, mankenler ve gelir düzeyi yüksek insanlar. Ama Diyarbakırda böyle bir kitle yok. Arada büyük bir uçurum var. Sizce kimler gelecek oraya? Oranın halkını bekliyoruz. Vardır onların arasında da gelecek olan. Bir de otele konaklamaya gelenler var. Orada geceyarısından sonra eğlence yok. O müşteriler eğlenmek istiyorlar. Bu zamana kadar hiç böyle bir şey düşünülmemiş. Sanatçılar burayı bir tatil yeri olarak görmeli Türkiyede İstanbul dışında o saatte Bana kalırsa bayrağın dalgalandığı her yerde açmak isterim. Ama Diyarbakırın cidden ihtiyacı var buna. Ayrıca Diyarbakırlılar İstanbulda çok geziyorlar. Biz bunu onların ayağına götürüyoruz. çok az eğlence yeri var. Her yere mi açacaksınız bunu? Bugüne dek hangi sanatçılarla çalıştınız? İzel, Çelik, Ercan Saatçi, Emel, Kayahan, Aydın, Rober Hatemo, Serdar Ortaç, Gülşen, Yeşim Salkım, Sibel Tüzün, Asya. Bunların dışında en uzun dört sene Nalanla, 2 sene de Artoyla çalıştık. Diyarbakıra sanatçı götüreceksiniz. Burada çalışan sanatçıyla maliyeti kurtarabilirsiniz ama Diyarbakırda bunu nasıl sağlayacaksınız? Bize destek olan sanatçılarla görüştük, onları götüreceğiz. Oraya pahalı sanatçı götüremeyeceğiz ama insanların merak ettiği çoğu sanatçıyı götüreceğiz. Maliyeti düşük sanatçılarla çalışacağız. Demet Akalınla başlayacaksınız. Nasıl ikna ettiniz? 10 gün otelde kalacak çünkü. Bir de Demet orası için çok ideal. Bir kadınla başlamak istiyorduk zaten. Demet bize inandı. "Abi, emir demiri keser" dedi. Zaten kiminle konuştuysak fiyatlarını düşürüp kabul ettiler. Bu sanatçılar orayı kendileri için tatil olarak görmeli. Neden özellikle kadın istediniz? Sizde çalışmış birçok gay şarkıcı var. Bir gayle de başlayabilirdiniz. İlk başta gay düşünmedik. Ne olur ne olmaz şimdi. Birden gay çıkarmayalım karşılarına. Kârdan geçtim zarar etmeyelim yeter Kâr edecek misiniz sizce? İlk etapta kâr edemeyiz. Kârı boşver, zarar etmeyelim iyi. Bayrama kadar süre koyduk kendimize. Ondan sonra bakıp göreceğiz. Biliyorum ki insanlar ilk etapta meraktan gelecekler. O yüzden bu meraklarını yitirmemeleri için 10 günde bir sanatçı değiştireceğiz. Korkmuyor musunuz peki batmaktan? Hiç korkum yok. Çünkü ortada rekabet yok. Tek biz olacağız. Diyarbakıra yakın illerden gelecek olanları da bekliyoruz. Bir de şunu unutmamak lazım: Üniversitelerin olduğu her yerde müşteri olur. Adanaya açarken korkuyordum ama. Çünkü orası çok karışık bir yer. Kavga, gürültü, silah çok olur. Ama ilk gece dükkan tamamen dolup olay çıkmayınca sanatçıların çok hoşuna gitti bu. Ertesi gün beni Seren Serengil arayıp "Ben de çıkmak istiyorum" dedi. Fiyatlar nasıl olacak? 15 milyon giriş ve buna bir içki dahil. Burada ise 30 milyona limitsiz içki veriyoruz. Neden böyle bir fiyat farkı gözettiniz? Şimdi oradaki insanların yabancı oldukları bir ortam. İlk başta 30 milyon duyarlarsa çok gelebilir. O yüzden 15 milyon fiyat koyduk. Daha fazla içmek isteyen olursa ekstra parasını ödesin. Güvenlik ekibi nasıl olacak, özel bir eğitim verdiniz mi? Dış kapıdaki güvenlik otelin. İçerideki ekibi de buradan götürüyoruz. Destekli gidiyoruz yani. Damsız müşteri olmayacak. "Damsız müşteri almayacağız" diyorsunuz. Mesela Diyarbakırın tanınmış ve zengin bir ağası kalabalık bir erkek arkadaş grubuyla geldi ve damsız girmek istiyor. O zaman ne yapacaksınız? yigitkaraahmet@hotmail.com (Uzun süre düşünüyor) Yani, bilmiyorum. Bunu düşünmedim. Çok sıkıştırdınız beni. "Almayacağız" diyemem. Çünkü o insanların bunu nasıl karşılayacağını bilmiyorum. Ama bir sorun çıkacağını sanmıyorum. Çünkü güvenlik orada olacak zaten.