Asmalımescit’te salılar sallanıyor

Asu Maro 15 yıllık bir gazeteci. Üniversitede ailesinin ısrarıyla iktisat okumuş. Ama içinden gelen yazma isteğine karşı koyamayıp gazeteci olmuş. Cumhuriyet, Radikal ve Akşam’da çalışmış. Şimdi kariyerine Milliyet’te röportajlar yaparak ve yazılar yazarak devam ediyor. Bunun yanı sıra haftada bir gün Asmalımescit’in en yeni mekanlarından Off Pera’da “Sallanan Salı” adında bir program yapıyor. Asu ile gazetemizin bahçesinde kahvelerimizi yudumlarken DJ’liğe başlama hikayesini, favori parçalarını ve medya ve sanat camiasından birçok ünlü ismin müdavimi olduğu “Sallanan Salı”larını konuştuk.


Üç haftadır her salı Off Pera’da Dj’lik yapıyorsun. DJ’lik macerası nasıl başladı?
2007’de Balans’ta “Hem Yazarım Hem Çalarım” adında bir etkinlik düzenlenmişti. Berrin Karakaş, Nuh Köklü, Suat Kavukluoğlu, Murat Beşer ve Belgin Çoban ile bu etkinliğe katıldım. 45 dakika kendi seçtiğim parçaları çaldım. DJ’lik çok hoşuma gitti ve devam ettim. Geçen sene Tünel 23’te repertuvarın yalnızlar ya da sevgilisinden ayrılanlar için yazılan intikam şarkılarından oluştuğu “Yıkılmadım Ayaktayım” adında partiler düzenledim. Şimdi de üç haftadır Off Pera’da salı günleri “Sallanan Salı” adında bir program yapıyorum. Saat 22.00’den 02.30’a kadar canım ne isterse onu çalıyorum.

Eski parçalara ilgi duymaya ne zaman başladın?
Çocukluğumdan beri müzikle ilgiliyim. Bir duyduğum şarkıyı asla unutmam. Bu nedenle bir sürü şarkı biliyorum. Hani yazları sahilde arkadaşlar bir araya gelir ve gitar eşliğinde şarkı söylenir ya işte o ortamlarda şarkı söyleyen tip genelde benimdir. Hatta bir arkadaşım bu nedenle bana “music box” (müzik kutusu) lakabını takmıştı.

“Ufak çaplı bir koleksiyonerlik durumum var”

Bir yandan da eski plakları biriktiriyorsun...
Evet ufak çaplı bir koleksiyonerlik durumum da var. 2000 senesinde Radikal’de çalışırken Naim Dilmener’in Bilsak’ın 5’inci katında düzenlediği gecelere gitmeye başladım. Naim eski Türkçe parçalar çalıyordu. Çok hoşuma gitti. Gide gele hem onunla arkadaş olduk hem de Hakan Eren ve Hakan Tok gibi koleksiyonerlerle tanıştım ve yavaş yavaş plak ve eski kayıtları toplamaya başladım.

Geçen sene “Issız Adam”la eski şarkılar ve şarkıcılar yeniden gündeme geldi ve onları dinlemek moda oldu...
Çağan Irmak ciddi bir plak koleksiyoneri. Filminde de kendi hayatında önemli yere sahip bir öğe olan plakları kullandı. Bence bu çok hoştu ama bunu bir trend yaratmak için yapmadı. Ortaya kendisinden bir parça koydu o kadar. Ayla Dikmen’in, Nil Burak’ın gündeme gelmelerine çok sevindim ama bu işe moda olarak bakılmasına karşıyım. Mesela ben “Anlamazdın”ı yıllardır dinlerim. Şimdi çaldığım zaman “Issız Adam”dan ötürü olduğunun düşünülmesi beni rahatsız ediyor.

Çağan Irmak seni dinlemeye geldi mi?
Geldi. Hatta ara verdiğim zaman benim yerime çalmaya devam etti.


“Erol Evgin’le başlayıp Ahmet Kaya ile bitiriyorum”

Sallanan Salı’ların repertuvarı nelerden oluşuyor?
60’lar ve 70’lerden Türk pop şarkıları çalıyorum. Türk filmlerinden aşina olduğumuz Yeşilçam şarkılarına da yer veriyorum. Sabit bir listem yok. Canım ne isterse onu çalyorum. Ama genelde Erol Evgin’in “Tüm Bir Yaşam” adlı parçasıyla başlayıp Ahmet Kaya’nın “Kafama Sıkar Giderim”iyle bitiriyorum.

Dinleyici tepkileri nasıl?
Ben mekana gelenlerle beraber eğleniyorum. Bazen Off Pera’nın sabit DJ’i Tolga gelip “Asu kapıya ambulans geldi” falan diyor. O zaman anlıyorum ki fazla yavaşlamışım, hemen hızlanıyorum. Genel olarak güzel tepkiler geliyor. İnsanlar benim çalarken eğlendiğimi görmekten keyif aldıklarını, enerjimin onlara da yansıdığını söylüyorlar.

Salı günleri kimler sallandı?
Derya Alabora, Eren Talu, Yıldırım Türker, Erhan Güleryüz, Şükriye Tutkun, Özen Yula, Sezgi Mengi, Ayhan Akbin, Onur Baştürk ve Oray Eğin Asu Maro’nun “Sallanan Salı”larının bazı müdavimleri.

Diğer “yazar-çalar”lar
Naim Dilmener, Murat Meriç, Mehmet Tez, Ömer Madra, Tolga Akyıldız ve Yavuz Baydar DJ’lik yapan ya da en azından bir kere denemiş olan diğer gazetecilerden bazıları.

Asu Maro’nun top 5’i
-“Sevmek Zamanı” / Oya Bora
-“Selam Söyle” / Nilüfer
-“Aldatıldık” / Rengin
-“Hata” ve “Yalnız Kullar” / Sezen Aksu
-“Palavra” / Ajda Pekkan