Audrey Hepburn’ün kombinleriyiz

O seksapele ve şuhluğa duyulan ilginin arttığı dönemlerde zarafeti ve naifliğiyle yerleşik güzellik anlayışını değiştirdi. Stiliyle nesiller boyu, dünyanın dört bir yanındaki kadınlara ilham vermeye devam etti. Oyuncu olmanın çok ötesinde, popüler bir kültür ikonu haline gelen Audrey Hepburn’ün fotoğrafları sosyal medyada paylaşım rekorları kırıyor, evlerin duvarlarını, mağazaları, kafeleri süslüyor. Geçtiğimiz hafta Londra’daki National Portrait Gallery’de açılan “Audrey Hepburn: Portraits of an Icon” isimli fotoğraf sergisi de bu yüzden büyük merak konusu. Peki nedir bu dillerden düşmeyen “Audrey Hepburn stili”nin kuralları? Buyurun, maddeleri takip edin.

Klasiklerin değerini bilin

Lacivert-beyaz denizci tişörtü, dik yakalı kazak, siyah pantolon, kloş etek, beyaz gömlek, babet. Audrey Hepburn’ün gardırobundaki en önemli anahtar parçaları, zamansız klasikler oluşturuyordu. Bugün onun fotoğraflarına baktığımızda güncelliğini koruyan bir stil görüyorsak, sebebi tam da bu.

Stiliniz hayatınızın en önemli meselesi olmasın

Stil ikonu olmayı önemsemeyen bir stil ikonuydu. Giyimine her zaman özen gösterse de onun için hayatta hep ne giydiğinden daha önemli konular vardı. Çaba sarf ederek doğal gibi görünmeye çalışanlardan değil, doğallığın önemini gerçekten bilenlerdendi. Düğünlerinde bile abartılı gelinlikler yerine sade elbiseleri tercih eden bu kadın, her şeyden önce rahatlığı seviyordu.

Feminen-maskülen dengesini korumaya çalışın

Hanım hanımcık, minyon yapısına rağmen büyük erkek ceketlerini, ekoseli gömlekleri ve düz ayakkabıları onun kadar iyi taşıyıp, kendisine yakıştıran kimse yoktu. Ne giyerse giysin feminenlikten ödün vermeyişinin sırrı ise elbette özgüvenli tavrının arkasında saklıydı.

Yakışan detaya sadık kalın

Hepburn kendisiyle özdeşleşen kısacık kaküllerini uzun yıllar boyunca kullandı, hiçbir zaman saç rengiyle ilgili büyük değişiklikler yapmadı ve en özel şaşaalı davetlere bile sade topuzlarla katıldı. Abartılı makyajdan kaçınır ama göz kaleminden ve bolca rimel kullanmaktan vazgeçmezdi. Onun için önemli olan insanları şaşırtmak değil, kendisine yakışan detaylara sadık kalmaktı.

Alametifarikalarınız olsun

Hollywood’un altın çağında, aksesuarın gücünü en iyi bilen yıldızlardan biriydi Hepburn. Tıpkı “Tiffany’de Kahvaltı” filminde taktığı parıltılı taç gibi özel hayatında da farklı aksesuarlar kullanmayı çok seviyordu. Büyük şapkalar, kedi gözü çerçeveli güneş gözlükleri, minik eşarplar, uzun eldivenler ve zarif kolyeler ise olmazsa olmazlarıydı. Gençlik yıllarında hemen hemen hiçbir zaman abartılı, büyük mücevherler kullanmadı.

Alışveriş
-Miu Miugözlük, Audrey Hepburn’ün favorisi olan çerçeveleri, ışıltılı detaylarla sezona uyarlıyor. 1.035 TL

-Yalnızca Hepburn’ün değil, gelmiş geçmiş tüm stil ikonlarının favorisi. Mudo Collection’daki çizgili tişört 60 TL..

-Kloş etekler Hepburn’ün çıtı pıtı haline hayranlık duyanlar için. Pilili model Machka’da 385 TL.

- Onun stilini düz, siyah babetlerden daha iyi ne temsil edebilir? Mango’da 70 TL.

Hepburn’ün güzellik sırları

Songünlerde Audrey Hepburn hayranlarını mutlu eden tek gelişme Londra’da açılan sergi değil. Ünlü oyuncunun oğlu Luca Dotti tarafından hazırlanan “Audrey at Home” (Evde Audrey) isimli kitap da 16 Haziran’da piyasaya çıktı. Hepburn’ün kişisel hayatında nasıl biri olduğuyla ilgili pek çok detaydan bahsedilen kitapta, güzel yıldızın çok merak edilen beslenme ve güzellik sırları da var. “Annem çok su içer, bol bol sebze meyve tüketir, kahvaltıyı asla ihmal etmez ve çikolataya bayılırdı” diyor Dotti. Hepburn’ün ayda bir gün detoks yaparak yalnızca rendelenmiş elma ile yoğurt yediği, bazen kırışıklıklardan ve beyaz saçlardan şikayet etse de yaşlanmaktan hiç korkmadığı da kitapta bahsedilenler arasında.

Kısa Kısa
Tropikal dokunuş

Kısa sürede çok sevilen Fonfique, koleksiyonuna yaz için ananas desenli clutch’lar ekledi. Hem gündüz hem gece kullanımı için ideal olan bu çantaları alabileceğiniz pek çok satış noktası var. Fonfique.com’dan farklı modellere de göz atabilirsiniz.

Hep o kazanıyor

Chanel’in Hollywood ile olan yakınlığı, markanın “casino” konseptli son şovuyla doruk noktasına ulaştı. Defileye Julianne Moore ve Kristen Stewart’ı da dahil eden kreatif direktör Karl Lagerfeld, haftanın en çok konuşulan moda olayına imza atarak kazananın hep o olduğunu bir kez daha kanıtlıyor.

Kanye eli değmiş

Kanye West ve Adidas’ın işbirliği sonucu geliştirdikleri ikinci ayakkabı Yeezy Boost 350, markanın İstinyepark ve Cevahir’deki mağazarında 668 liradan satışa sunuldu.