Cumartesi Marvin Gaye’in tahtına oynuyor

Marvin Gaye’in tahtına oynuyor

02.02.2002 - 00:00 | Son Güncellenme:

2001’in listelere ve eleştirmenlere göre en başarılı ismi Alicia Keys’in ilk albümü "Songs in A Minor" Türkiye’de de çıktı. Albüm bir nevi hip hop-Beethoven buluşması niteliğinde...

Marvin Gaye’in tahtına oynuyor

Marvin Gaye’in tahtına oynuyor

2001’in listelere ve eleştirmenlere göre en başarılı ismi Alicia Keys’in ilk albümü "Songs in A Minor" Türkiye’de de çıktı. Albüm bir nevi hip hop-Beethoven buluşması niteliğinde...

Marvin Gaye’in tahtına oynuyor
MEFARET AKTAŞ

Geçen yıl müzik dünyasında, son yıllarda hiç rastlanmayan benzersiz bir çıkışa sahne oldu . New York, Manhattan’lı melez bir şarkıcı / piyanist olan Alicia Keys ilk albümüyle yılın en çok konuşulan ismiydi. Hem eleştirmenler yere göğe sığdıramadılar onu hem de albümleri çok sattı. 19 yaşındayken çıkardığı ilk albümü "Songs in A Minor " (La minor şarkılar) bugüne dek ABD’de 2,5 milyon İngiltere’de 1 milyon sattı. 2001’de müzik endüstrisinin tüm ödüllerini topladı, bu yıl da hepsine aday.

Herkes onu istiyor
La minör şarkıları bu ay bizde de çıkan Alicia esasen klasik müzik eğitimli. Ama şimdi R&B ve soul’la iştigal eden çok güçlü bir ses. 14 yaşından beri kendi şarkılarını yazan Keys, pek çok plak şirketini peşinde koşturduktan sonra 17 yaşında Arista ile anlaştı. Ama şirketin ve müzik dünyasının efsane prodüktörü Clive Davis, Arista’dan ayrılırken onu da yanında götürdü ve sonunda albümü Davis’in şirketi J Records’tan çıktı.
Genç piyanist vokaliyle ve besteleriyle soul’un "eski okul" müzisyenlerinin yetkinliğinde ama çok taze bir müzik yapıyor. En çok Marvin Gaye ve Stevie Wonder’dan etkilenmiş ama albümü dinleyince diğer esin kaynaklarının da Beethoven, Chopin, Mozart, Billie Holiday ve Ella Fitzgerald olduğunu da hemen anıyorsunuz. Pek çok genç yıldız gibi onun da taptığı bir tek adam var. İlk albümünde muhteşem bir parçasını, "How Come You Don’t Call Me"yi, yorumladığı Prince... Ünlü olduktan sonra tanıştığı en şahane adamın Prince olduğunu söylüyor. Zaten Prince onu sarayı Paisley Park’a davet etmiş ve Alicia da, Erykah Badu ile birlikte ustanın doğum gününde şarkı söylemişti.

Bu şarkı tanıdık gelmedi mi?
Keys müziğinde "Beethoven’la Jay-Z’yi birleştiriyor" desek yanlış olmaz aslında. La minör şarkıları çok iyi bir prodüksiyon sonunda ortaya çıkmış. En son Dido’yu patlatan Clive Davis gibi bir efsanenin Keys’e kol kanat germesinin onun başarısındaki etkisi de göz ardı edilemez. Albümün ilk single’ı "Fallin’"i dinleyenler Alicia’nın yeteneğin farkına hemen varmışlardır zaten. Ama muhteşem "Fallin’öle ilgili söyleyecek iki çift daha lafım var. Koskoca Amerika’da yalnızca bir adam mı bu parçanın James Brown’ın "It’s A Man’s World"ünün altyapısı üzerine kurulduğunu anlar? Ya da Türkiye’de o kadar yazı çıkar da, hiç kimse mi anlamaz? Tüm eleştiriler arasında kimse bunu yazmadı. İlk dinleyişte bile fark edilen bu benzerlik ötesi durumu, yalnızca Amerikalı kendi halinde bir müzik dinleyicisi internette yazmış. Piyanolar, ritmler... Ama yine de "Fallin’" hâlâ geçen yılın en iyi parçası benim için. Diğer parçaların arasından sıyrılıyor.

Prince’in bir parçası da var
Kalanların hepsi de ilk single olacak cinsten parçalar. Bahsettiğim Prince cover’ı, muhteşem "öTroubles", Jermaine Dupri ile yaptığı "Girlfriend" ve Isaac Hayes’in yaylı düzenlemelerini yaptığı "Rock With U" (Bu parça Shaft filminin yeniden çevriminin müziklerinden biriydi. Bir Shaft hayranıysanız hemen anlayacaksınız) çok etkileyici. Ama iki parça çok ilginç. Biri Keys’in, daha önce TLC’nin en büyük hitlerinden "No Scrubs"ı da yapan kadın olan Kandi Burruss’la yazdığı "Jane Doe", öteki ise R&B’nin yeni yıldızlarından Jimmy Cozier ile birlikte seslendirdiği "Mr. Man". Çok farklı, çok iyi işlenmiş ve çok ilginç parçalar. Bu arada Cozier’ye de dikkat etmek gerek. Zira onun vokalleri de "serseri Prince" gibi çıkıyor. Çok farklı bir sesi var. En iyilerden biri de sondaki bonus parça. Müzikseverlere bir kıyak yapıp adını da söyleyeyim: "Lovin U".
Alicia Keys yaşına rağmen modern R&B’yi caza özgü bir müzikal duyarlılıkla ele alıyor. Bu haliyle, ne kadar popülerleşse de müziğine gösterdiği özenle tüm yaşıtlarından ve ortalıktaki pop kirliliğinden ayrılıyor. İddialı olacak belki ama Keys, aslında genç yaşında idolleri Gaye ve Wonder’ın yerine oynuyor. Şimdilik kusursuz.... Bir sonraki albümü her şeyi gösterecek.

Yalnızca bir albümle neleri başardı?
• 27 Şubat’ta dağıtılacak 44. Geleneksel Grammy Ödülleri’ne 6 temel dalda aday oldu.
• 6 dalda aday olduğu Amerikan Müzik Ödülleri’nde hem pop hem de rock dallarında En İyi Yeni Sanatçı seçildi.
• 8 dalda aday olduğu Billboard Ödülleri’ni En İyi Yeni Kadın Sanatçı ve En İyi Yeni R&B / Hip Hop Sanatçısı dallarında aldı.
• Albümü ABD’de 2,5 milyon sattı.
• Henüz dağıtılmayan Brit Ödülleri’ne 2 dalda aday oldu: En İyi Uluslararası Kadın Sanatçı ve En İyi Uluslararası Albüm.
• Rolling Stone dergisi "Songs In A Minor"ı yılın ikinci en iyi albümü seçti. Listede Mick Jagger ve Bob Dylan gibi devlerle yarıştı.
• Dinleyicilerin oylarıyla belirlenen 2. VH1 Music Ödüllerim’e dört dalda aday oldu ve yılın çıkışına verilen "Welcome To The Big Time" ödülünü aldı.
• 11 Eylül kurbanları yararına kaydedilen Marvin Gaye klasiği "What’s Going Onöda söyledi. Yine bu faciananın kurbanları için düzenlenen America’s Tribute To Heroes konserinde sahneye çıkan ve "yalnızca bir albümü olan" tek sanatçıydı.
• 2001 MTV Video Music Ödülleri’nde En İyi Yeni Sanatçı seçildi.
• "Falling", Billboard 200’de 1 numara ve geçen yıl ABD radyo ve televizyonlarında en çok çalınan şarkı oldu.




CUMARTESİ