‘Sert ve gizemli abi’ rolü beni cezbetti

Eski ilişkileriyle ilgili söylemediği cümleleri başlıkta görmek gibi durumlarla karşılaştığı için röportaj vermekten çok fazla hoşlanmayan biri o. Bugüne dek “Kurşun Yarası”, “Ihlamurlar Altında”, “Bitmeyen Şarkı” gibi pek çok başarılı dizide rol alarak kendisine geniş bir hayran kitlesi yarattı. Şimdi de Sezen Aksu’nun sevilen şarkısı “Bir Çocuk Sevdim”den yola çıkılarak hazırlanan dizide, genç yaşta kendi işinin patronu olmuş, 13 yaşında bir kızı olan, sert mizaçlı, gizemli bir adamı canlandırıyor. Bülent İnal’la Bebek’te buluşuyoruz. Kameranın kayıtta olmadığı zamanlarda biraz içine kapanık olduğunu söylese de fotoğraf çekimi sırasında o çekingenlikten eser kalmıyor. Ünlü oyuncunun yeni dizisini ve evliliğini konuştuk. “Çocuk düşünüyor musunuz?” sorusuna “1-2 seneye kucağımızda görürsünüz” diye yanıt veren ünlü oyuncu, köpekleri Maço’dan sonra aileye yeni bir üye daha katılabileceğinin sinyalini veriyor.

* “Bitmeyen Şarkı”dan sonra birçok proje teklifi içinden “Bir Çocuk Sevdim”i seçtiniz...

Senaryo grubu, yapımcı, yönetmen, oyuncu kadrosu çok önemli ama aslolan hikaye. Seyirci sizi neyle severse sonraki projeler için de benzer roller teklif ediliyor. Bu rolü biraz farklı buldum. İlk defa bir dizide her bölüm birini dövmüyorum. Hikayedeki psikolojik derinlikler, çatışmalar, karakterlerin kuruluş biçimi, diyaloglar beni cezbetti. Oynadığımız hiçbir sahne “90 dakikayı doldurayım” diye yazılmış değil.

* Timur nasıl bir karakter?

Bana benzemiyor. Geçmişi, hikayesi çok farklı. Sert, gizemli ama onu o hale getiren bir hayatı var. İşinde ve özel hayatında bazı şeyleri çok hızlı yaşamış biri. İç dünyasını herkese kapatarak bunun cefasını çekiyor. 13 yaşında bir kızı var. Kızıyla ilişkisinde hoş yanlar var ama diğer insanlarla biraz mesafeli.

Bülent İnal, Pelin Çini

“Bir Çocuk Sevdim’in sözleriyle bağlantılı şeyler olacak”

* Çalışma temponuz ne durumda?

Gizemli abi olduğum için ilk bölümlerde az görünüyorum, tempo sonra yükselecek. Ama çok profesyonel bir ekibimiz var. Yönetmenimiz ne çekeceğini çok iyi biliyor. Hiç beklemiyoruz, herkes saatinde gidiyor, saatinde geliyor. İlk bölümler olmasına rağmen hiç sabahlamadım, sabahlandığını da çok görmedim.

* Sezen Aksu’nun “Bir Çocuk Sevdim” şarkısıyla dizinin ilişkisi nedir?

O şarkı kullanılıyor. Sözleriyle bağlantılı şeyler olacak ileride. Zamanla göreceğimiz bütün ilişkiler o şarkının alt metninde var olan şeyler.

“Tiyatronun yarattığı mucizeleri görünce peşinden gittim”

* Utangaç biriymişsiniz, tiyatroya ilginiz nasıl başladı?

Kimseyle konuşamazdım. Özellikle kızlarla hiç konuşamazdım. Bir gün, bir afiş gördüm, “Belediye tiyatro kursları” diye. Öyle bir cesaretle, bir arkadaşımla beraber girdik. Kurslara başladım ve hayatım değişti. O sosyalleşmeyle özgüvenim yerine oturdu, tiyatronun sizde mucizeler yarattığını görünce onun peşinden gidiyorsunuz.

* Ne değişiyor sahneye çıkınca?

“O ben değilim” diye düşünüyorsunuz. Canlı yayında da ben biraz geriliyorum. O çekingenlik hâlâ içimde var ama yönetmen “3-2-1 kayıt” dediği zaman bir sıkılganlık kalmıyor çünkü kamerayı görmüyoruz, oyunu oynuyoruz sadece.

* O tiyatro kursunun afişini görmeden önce ne olmak vardı kafanızda?

Ege Üniversitesi, Türk Dili ve Edebiyatı’nı kazandım. Ama birinci tercihim kamu yönetimiydi, kaymakam olmak istiyordum. Sonra “Kurşun Yarası”nda oldum zaten. Bir sene sonra bıraktım okulu. Dokuz Eylül’de oyunculuk okudum.

“Eğer bir aksilik olmazsa bir-iki yıl içinde çocuğu kucağımıza alacağız”


* Çok yoğun çalışıyorsunuz, yeni de evlendiniz ama kalıyorsa eğer boş zamanlarınızda neler yaparsınız?

Geçtiğimiz mart sonunda bir köpeğimiz oldu. Cinsi; Newfoundland, adı Maço. Sabah kalktığımda onunla haşır neşir oluyorum. Önemli bir işim yoksa yüzmeye gidiyorum. Bir şeyler okuyorum, film izliyoruz. Gece hayatım yok. Dostlarımla evde, yemek yapıp sohbet etmeyi daha çok seviyorum.

* Eşinizle nasıl tanıştınız?

“Bu Kalp Seni Unutur mu?”nun setinde tanıştık.
O dizinin sanat grubunda çalışıyordu. Uzun süren bir ilişkimiz oldu. Beklenmedik bir anda evlenme teklif ettim. Hayatımın geri kalanını geçirebileceğim birini bulmak istiyordum, öyle birini buldum. Çok da mutluyuz.

* Çocuk düşünüyor musunuz?

Düşünüyoruz. Bir aksilik olmazsa, bir-iki sene içinde kucağımızda olur.


Yönetmenliğini Cevdet Mercan’ın üstlendiği dizide ayrıca Çetin Tekindor,
Gülcan Arslan ve Hakan Kurtaş rol alıyor.



“Giyim kuşam işini Melis’e bıraktım”

* Nerelerden alışveriş yaparsınız?

Son bir-iki yıldır diziler yüzünden kıyafetlerden sıkıldım; giyin, soyun, her zaman şık ol, takım elbiseler falan... Çok gerekmiyorsa alışveriş yapmıyorum. Çok güzel olmak, yakışıklı görünmek zorunluluğuna tepki midir nedir kot-tişört giyip çıkıyorum. Eşime “Bana bir gömlek lazım” diyorum, o seçiyor. Melis’e bıraktım biraz bunları artık.

* Spor yapıyor musunuz?

Çok yaptım. Belimde lise yıllarından kalma omur kırığı varmış. “Karayılan” projesinde çok at bindik, o zaman ortaya çıktı. O yüzden ya pilatese gidebiliyorum ya yüzebiliyorum.

* Sosyal medyayla aranız nasıl?

Twitter’da da, Facebook’ta da yokum. “Şurdayım, burdayım” gibi şeyler yazmak, günün özlü sözünü paylaşmak gibi şeyleri çok sevmiyorum. Benim nerde, ne yaptığımı bilsinler de istemiyorum çok. Ben de kimseninkini merak etmiyorum.