Sevgilinizi kovun gitsin! Rahatlarsınız!

www.ilhanuckan.com Faks: (0212) 505 63 88 Klişelerin dışına çıkmaya cüret edin yani... Sevgiliniz elinizden kaçacak diye korkup onun üstüne mi titriyorsunuz?Kovun gitsin! Rahatlarsınız. Sizi istediğiniz sıklıkta aramıyor mu?Aradığında açmayın artık telefonlarını. Sizinle yeterince ilgilenmiyor mu?"Seninle kaybettiğim zamana yazıklar olsun!" diye yazıp gönderiverin mesajınızı... Şimdi baştan çıkma, çıkarma zamanı, salınma, sallanma, kıvırma, yapmaktan cesaret edemediğiniz her şeyi yapma zamanı!Aşık olmak istiyorsanız mızıldanan şarkıları, ağlatan sözlerini, kendinize acıyın diye tespih gibi dizilmiş aşk dizilerini de fırlatın bir kenara!Benim bu yazı için fon müziğim Nick Cave'in "Hard On For Love" parçası... Sözleri bir yana ritmi de aşk ritmi zira... Aşk için, ilişkiler için doğru bellediğiniz her şeyi unutun gitsin. Kıvırcık aşk sözlerini, ucuz şarkılar tadındaki yazıları, iç bayan kitapları da unutun... Nedense bu noktada aklım Serdar Ortaç'a zıp diye kaydı... Boş verin... Aşk dediğin şey "cesaret" ister, değil mi?"Hazır olmak" ister..."Göze almak" demektir aşk..."Risk" demektir."Gözü karalık" demektir."Cüret etmek" demektir. Kendiniz olmaya cüret etmek...Aşk "kontrolsüzlük hali"dir. "Kaos fiziği"ne göz gezdirin yani!İnsan "kaybetme", "yetinme", "razı olma", "layık olma", "hak etme" gibi sümsük duygularla yaşar mı hiç aşkı! Hazır mısınız? İşte Bilirkişi olarak yazıyorum: Nick Cave'in ardından şimdi de Müzeyyen Senar var fonda... Diyor ki, "Kimseye etmem şikayet, ağlarım ben halime / Titrerim mücrim gibi baktıkça istikbalime..." Muhteşem bir ses ve yorum... Tam bir aydır bu şarkıyı mükemmel söyleyebilmek için çalışıp duruyorum... Tabii altta yatan asıl amaç farkında olmadan ıslah olmaya isyan olsa gerek... Aradaki çelişkiyi şiddetle tavsiye ederim. Gerilimi ruhunuzu besler...İyi oyunlar herkese... Bugünkü yazımın ana fikri şu: Kadın: Benimle yeterince ilgilenmiyorsun!Erkek: Terk et beni de kurtulayım diye uğraşıyorum ama nerdeee... * * *Erkek: Kendimi evlenmeye hazır hissetmiyorum...Kadın: Bana ne! Kılavuz Karga Oyunu! Erkek Köşesi! Hani sizin "dengesiz" dediğiniz kadın türü vardır ya... İşte "gerçek kadın" odur. Çünkü içinden geldiği gibi davranıyordur, yani "kendisi" olmaya cesaret ediyordur. Dengeli görünüyorsa zaten numara yapıyordur ve çok yakında "Seni çok farklı tanımışım" deyip yolunuzu ayırmak isteyeceğiniz hale gelecektir. Ayırt etmek kolaymış, değil mi? "Gerçek kadın" nasıl olur? Küçük Oyun Köşesi! İnsanların kafalarında sizi sınıflandırdıkları şablonlar vardır ya hani... İyi insan, sakin, klasik, iyi niyetli, hanım hanımcık, tam bir beyefendi... Sizi o şablona bir kere yerleştirdiler mi, bundan sıkıldıklarında sanki sizden sıkılmış gibi hissederler kendilerini. Yani bilmem, halinizden memnunsanız orası sizin sorununuz ama sizi soktukları kalıbı kabullenmezseniz ezber bozarsınız... Mesela hanım hanımcık diye adınız çıkmışsa yapın canınızın çektiği bir-iki hafifliği, ya da iyi niyetli etiketi yapışmışsa üstünüze, bozun niyetinizi... İyi gelir; hem size hem şabloncu milletine. Sahiden sizi görmeye çalışsınlar diye... "Ben senin bildiğin gibi değilim" oyunu! Cem Arslan diye biri varmış. Radyo dinlemediğim için bilmiyorum tabii... Meğer çok ünlüymüş! Bir gün saat 17.00-18.00 arası tesadüf taksideyim, radyo açık, biri abuk sabuk konuşup duruyor. İçim bayıldı programcının sayıklamalarına. Tarih de 8 Mart! Kadınlar Günü yani! Hani "Kadınlar Günü"ne özel bu kadar mı cıvık bir program yapılırmış diye söylenirken taksici lafa girip "Abla o Cem Arslan" dedi... "Kim ki o?" "İşte Best FM'de 'Gazoz Ağacı' diye programı var onun..." Varsa ne olmuş yani? Mehmet Ali Erbil radyo programı yapsa böyle cıvık yapar ya, aynen öyle! Cem Arslan'a bir selam vermeden geçemedim anlayacağınız... Sahi neden bu adam bu kadar ilgi görüyor? Standartlarımız yerlerde sürünüyor herhalde! Öptüm sizi