Üç büyüklerin çığırtkanları

Maça gidenler "anonsçuları" çok iyi bilir. Takım kadrolarını sayarken tribünleri ayağa kaldırır onlar. Hatta TV karşısındayken bile onların sesi işitilir. Zira gollerden sonra futbolcunun soyadını haykırırlar ve tribünler yanıt verir. Peki on binleri coşturan ama sadece sesini duyduğumuz bu anonsçular kimdir? "Pascal Nouma ile Sergen de bazen benden şarkı ister" BySound Ses ve Işık Sistemlerinin Genel Koordinatörü Erkan Ulusel, Türkiyeye anons sistemini kendisinin getirdiğini söyleyerek söze başlıyor. Ulusel, 1992de İnönü Stadına ses düzeni kurdu ve Beşiktaş fanatiği olduğu için mikrofonun başına da geçti. "Doğma büyüme" Beşiktaşlı. Üstelik "sülaleden". Fanatizmi nedeniyle ne ses düzeni ne de anonslar için bugüne kadar para da almadığını söylüyor. İşte Uluselin hikayesi: Statlarda ses düzeni fikri nereden çıktı? Statlarda küfürlü tezahürat artınca başkanımız Süleyman Seba müzik çalarak kötü tezahüratın aşağı çekilebileceğini düşündü. Ayrıca taraftarın bağırmayıp gücünü maça saklamasını amaçladık. Çaldığınız şarkılarda nelere dikkat ediyorsunuz? Maç öncesi taraftar sıkılmasın diye eğlendirici müzikler çalıyoruz. Teknik heyet ve yönetimle seçtiğimiz şarkıları maça yarım saat kala takımı motive etmek için kullanıyoruz. Bazen soyunma odasında taktik verilirken sesi kısmamız söyleniyor. Tabii taraftar bunu bilmediği için müziğin kısılmasına tepki gösteriyor. Sebadan fırça yedi Beşiktaşlılar hangi şarkıları tercih ediyor ya da istemiyor? Yönetimin veto ettiği şarkı yok ama mesela taraftar Athenayı istemiyor. Gülben Ergen de çalınmaz. Hakan Peker, Fenerbahçeli olmasına rağmen "Ateşini Yolla"yla tuttu. İsim vermek istemiyorum ama birçok şarkıcıdan istek geliyor, "Benim şarkımı da çalın" diye. Mesela Pascalla Sergenin de bazen şarkı istediği oluyor. Anonsları neden siz yapıyorsunuz? İyi bir Beşiktaşlıyım. 40 yaşındayım ve 7 yaşından beri Beşiktaşın tüm maçlarına gidiyorum. Deplasmanları da çoğunlukla kaçırmam. Gol yiyince anons nasıl oluyor? Tabii ki coşkulu olmak mümkün değil. Enteresan bir şey yaşadık. Bu işler ilk başladığında Fenerbahçe Stadındaki arkadaş, Alpayın sarı kartını, "FENERBAHÇEDE SARI KART GÖREN OYUNCUUU, ALPAAAY ÖZALAN" diye coşkulu duyurdu yanlışlıkla. Tabii tepki aldı. Daha çok maça mı dikkat ediyorsunuz, tribünlere mi? Tribünleri sürekli gözlerim. Ambulans lazım olduğunda, kavga çıktığında uyarmak için bu şart. Başınıza ilginç neler geldi? Milli takımın da ses düzenlerini biz yapıyoruz. Anonsları da ben yapıyorum. Mesela Bursada oynanan Almanya maçında Hakan Şükür bir gol attı. Ben anons yaptım "DAKİKA 74, BEŞİKTAŞIMIZIN GOLÜ HAKAN ŞÜKÜR" diye! Alışkanlık işte! Tümer Metine Metin Tekin dedim. Paris Saint Germain maçında dozunu kaçırıp, "HAYDİ ERTUĞRUL, HAYDİ KAPALI, 10 DAKİKA KALDI" diye anonslar yaptım. Ertesi gün Süleyman Sebadan fırçayı yedik. "Taraftar en çok Ariel Orteganın adı anons edildiğinde coşuyor" "23 NUMARAAAA, ARİEEEL?"... Yaklaşık 50 bin kişiyi aynı anda "ORTEGAAA" diye bağırtan anonstur bu. Şükrü Saracoğlu Stadında üç sezondur Hakan Bingülün sesini duyuyor tribünler. Voice Ses ve Işık şirketinin sahibi Bingül, kulüpten gelen teklif üzerine stada ses sistemini kurduğu günden itibaren anons işini de devraldığını söylüyor. İşte Bingülün öyküsü: "Kenan Doğulu hep ıslıklanır" Bu işe nasıl başladınız? Ses teknisyeni ve tonmaisterim. Kulüpten ses düzeni için teklif geldi. Zevkle yaparım dedim. Ses düzenini stada benim şirketim kurunca anonslar da o sırada bana düştü. Şarkıları da siz mi çalıyorsunuz? Evet. Çaldığımız şarkılar atmosfere göre değişiyor. Taraftarın istedikleri oluyor. Tabii taraftarın tepkisine göre daha çok Fenerbahçeli sanatçılardan çalıyoruz. Mesela Athenayı sık sık duyarız. Peki istenmeyenler kimler? Beşiktaşlı olduğu halde Mustafa Sandal da çalarız. Ama mesela Kenan Doğuluyu (Galatasaraylı olduğu için) taraftar ıslıklar. Sonuçta rekabet söz konusu. Ama artık taraftar beni tanıdığı için şarkı seçiminde tepki de pek olmuyor. Yönetimden de istek gelebiliyor ama yasakladıkları şarkı olmadı. Bana güveniyorlar, hassasiyetimi biliyorlar. Yönetimle, taraftarlarla toplantı yapıyor musunuz? 6 Kasımdaki Galatasaray maçı da buna dahil. Sadece şampiyonluk söz konusu olduğunda yapıyoruz. Artık derbilere de rakip seyirci alınmayacağı için özel organizasyon yok. Anonsları yaptığınız kulübe açık tribünde. Pozisyonlara uzak kalmıyor musunuz? Yerimiz uzak. Geçen maçta gol oldu. Ofsaytmış. Görmeyip gol sinyali verdim ama fark eder etmez kestim. Yine diğer golü Stevic attı gibi görüp öyle anons ettim. Ama Johnsonmış golü atan. Yeni tribün yapılınca orta sahaya daha yakın olacağız. TVde izlerken taraftarı coşturucu anonslar yapıldığını duyuyoruz. Bu yasak değil mi? Yasak. Zaten ben yapmıyorum. Megafonlu taraftarlar yapıyor ve bizdenmiş zannediliyor. "Seyirci olmayı çok isterdim" Keyifli bir iş mi bu? Tribünde oturmayı özlemediniz mi? Bu iş daha stresli çünkü sorumluluk söz konusu. Tribünde her şeyi yapabalirsiniz ama kabindeyken titiz olmak gerekiyor. Bu yüzden seyirci olmayı daha çok isterdim. Bırakmayı düşünmüyor musunuz? Ses düzenini kurmak profesyonel bir iş. Ama anons yapma işi gidebildiği yere kadar gidecek. Aziz bey varken kalırım. Ayrıca bu kadar çok kişiye hitap etmek ve böyle büyük bir camiaya hizmet vermek güzel. Bu sezon hangi futbolcunun anonsu en büyük ilgiyi topluyor? Tabii ki Ortega. Gerçi hepsine ilgi var, özellikle de gol atana, iyi oynayana, mesela Johnsona. Ama Ortega hep biraz daha önde. Bu sene stadın inşaatının tamamlanması da taraftarın coşkusunu artırdı. n "İstiklal Marşı yerine şarkı türkü çalarım diye korkuyorum" "KAPALI TRİBÜNDEKİ DEV BAYRAĞIMIZI AÇIYORUZ!" Özellikle Şampiyonlar Liginde, bu anonsla beraber Ali Sami Yenin tribünleri ayağa kalkar. Çünkü maç saatinin geldiğini bu anons duyurur. Peki kimdir bu sesin sahibi? Emre Polat 21 yaşında. Robert Koleji bitirdi, şimdi Marmara Üniversitesi Hukuk Bölümü son sınıf öğrencisi. Ali Sami Yende anonsları o yapıyor. İşte Polatın öyküsü: Bu işe nasıl başladınız? Liseyi bitirdiğim yaz boş vaktim oldu. Maçlara gelip giderdim, koyu Galatasaraylıyım. Anons sisteminden memnun değildim. Kulübü aradım, ses düzenini organize eden Suat Ateşdağlıya (UltrAslan Başkanı) ulaştım. O da memnun değilmiş. "Gel deneyelim" dedi. Ligin ilk maçlarından birinde başladım. Hâlâ amatörce, para almadan yapıyorum. "Bir Efsaneydi" esprisi Nasıl, keyifli mi bu iş? Zaten maçlara geleceğim. Şöyle bir kazancım var diyebiliriz: Hobi olarak çok zevk alıyorum. Tüm maçları da saha kenarından bedava izlemiş oluyorum. Müzikleri de siz mi çalıyorsunuz? Evet. Taraftarların e-posta listesinde müzikle ilgili fikir alışverişi yapıyoruz. Beğendiklerimi çalıyorum. Geçen yıl Şükrü Saracoğlundaki Barcelona maçında elektrik kesildi. Ertesi hafta Fenerbahçe bize gelince "Hep Karanlık"ı, maçı 2-0 kazanınca da "Bir efsaneydi senle beraber olmak" şarkısını çaldım! Yönetim karışmıyor mu? Hayır ama bir kere Gülben Ergen çaldım, Fenerbahçeli olduğu için taraftarlar yuhaladı. "Kızılderili Marşı" nereden çıktı? Bir arkadaş getirmişti. 2000 yılındaki F. Bahçe maçında denedim. Fenerliler çok beğendi bunu, şov yaptılar. Ertesi hafta kendi statlarında denediler ama bizim stadı çağrıştırdı ve tepki oldu. Bizde daha sonra çok tuttu. Kadroları da siz anons ediyorsunuz... İlk başladığımda kadro okumak sadece isim söylemekten ibaretti. Bir amigonun tavsiyesiyle sadece soyadları söylemeyi denedim. Tribünler de ismiyle yanıt verecekti. Denedik ve çok güzel oldu. Türkiyede ilk biz başlattık. Yanlış anons oluyor mu? Bir oyuncu kendi kalesine atmış. Hakan Şükür diye anons ettim. Hakan da şaşırdı! En çok İstiklal Marşını çalarken korkuyorum. Allah korusun, o sırada yanlışlıkla şarkı türkü çalarım diye defalarca CDyi kontrol ediyorum. Küfür anonsunda sıkıntı oluyor mu? Ben seyirciden biriyim ve onlarla bakışım aynı. Bunu hissettirince sorun olmuyor. Bu işi bırakmayı düşünüyor musunuz? Şu anda bir yük değil. Herkes de benden memnun sanırım. Oyunu yukarıdan görmeyi özledim. Büyük ihtimalle okulu bitirip işe başlayınca anonsları yapmam zor olacak.