Yeni yılda bizi neler bekliyor?

TEKNOLOJİ

“Mikro robotlar bizi tedavi edecek”

Umut Eroğlu

(Teknoloji yazarı)

l Eğlencelik ve hizmet amaçlı robotlar 2016’da sahneye çıkmıştı yeni yılda daha da yakına gelip vücudumuza bile girecekler. Mikro robotlar tıpta aktif olarak kullanılacak ve bedenin içinde dolaşıp tedavi edecekler. Çağrı merkezlerinden tanıdığımız yapay zekalı botlar daha da akıllanıp spor koçluğu alışveriş asistanlığı, gibi görevler üstlenecek.

l Günlük cihazları internete bağlayan “Şeylerin interneti” 2017’de yaygınlaşacak. Kettle ve buzdolabı gibi internete bağlanan cihazlar mağazalarda görülecek. Telefonları gerçek anlamda “akıllı” kılan Siri, OK Google gibi yapay zekaların gelişerek günlük kullanımda ağırlık kazanacağı öngörülüyor.

l Dış dünyayı dijital içerikle zenginleştiren AR, kısa

vadede sanal gerçeklikten

daha etkili olacağa benziyor. Sanal gerçeklik şimdilik oyunlara odaklanırken,

AR fiziki dünyaya ve gerçek hayata kolayca dahil olabiliyor.

l 2017’de Apple’ın CarPlay ve Google’ın Android Auto gibi uygulamaları sayesinde akıllı özellikler lüks otomobillerin yanı sıra her arabayı donatmaya başlayacak. Sürücü camını ekran haline getiren teknolojiler, sensörler ve ek kameralarla standart araçlar akıllanacak.

l Drone’lar ve uzaktan kontrol edilen cihazlar elimiz kolumuz haline gelmeye başlayacak. Robotik cerrahi ile uzaktan yapılan operasyonlar sıklaşacak. AR ve VR teknolojilerini birleştiren telekonferans uygulamalarıyla online toplantılar gerçeğini aratmayacak. Uzaktan yönetilen insansız makineler sanayide yaygınlaşmaya başlayacak.

BESLENME

“Doğal yağlar daha çok kullanılacak”

Dilara Koçak (Diyetisyen)

Kuru fasulyenin pirinç pilavı yerine bulgurla servis edildiği, dolmaların içine kinoa ya da karabuğday ekleme alışkanlığı artacak. Tatlılar şekerle değil, hurma, bal gibi doğal besinlerle yapılacak.

Doğal beslenmeye olan ilgi karşımıza doğal yağlarla çıkacak. Kayısı yağı, nar çekirdeği yağı, badem yağı, adını sık duyacağımız doğal yağlardan.

Ülkemizde de üretilmeye başlayan kinoa glutensizdir ve protein lif oranı yüksektir. Ayrıca Hindistan cevizi yağı, avokado yağı, matcha yeşil çayı, kırmızı-mor renkteki meyvelerle de bu yıl sıklıkla karşılaşacağız.

Maden suyu tüketimi de artacağa benziyor. Maden suları kalsiyum, bikarbonat, klor, magnezyum, sodyum, gibi önemli birçok mineral içeriyor.

Baharatlar 2017’de sadece lezzetleriyle değil faydalarıyla da gündeme gelecek. Karabiber, zencefil, zerdeçal, kimyon, nane ve tarçın konuşulacaklar arasında.

MODA

“Barış ve huzur çağrısı modadan yükseliyor”

Arzu Kaprol (Tasarımcı)

Sıra dışı bir 2016’nın ardından 2017 bizi yepyeni bir siluete hazırlıyor. Ruh halimiz biraz huzur ve barış peşinde. Moda dünyası da bu çağrıya karşılık veriyor.

Korunmaya ve süper kuvvetlerimiz varmış gibi görünmeye ihtiyaç duyduğumuz günlerde silueti ilk tanımlayan alan omuzlar oluyor. 90’lı yılları yaşamış bir jenerasyon olarak, belki de son görmek isteyeceğimiz vatkalar, ihtişamlı bir dönüş yapıyor.

Şeffaflık, romantizmin geride kalan son kalesi. Dantel ve şifon belki de bu karmaşık dünyada hâlâ kadın olmanın yüceltildiği bir noktaya hizmet ediyor.

Fırfırlar dişiliği destekliyor ve her karmaşık dönemde olduğu gibi, bizi bir noktada mutlu etmeye çalışıyor. Pembe rengin muazzam geri dönüşü de aynı şekilde açıklanabilir.

Deri püsküller yaşam enerjimizi, doğallığı, köklerinden güç almayı sembolize ediyor. Beyaz ise çok etkin bir diğer renk. Saf ve masum olmayı, yeniden ve yeni başlangıçları temsil ediyor.

SAĞLIK

“Tıp 2017’de de teknolojiyle ilerliyor”

Demet Erciyes (Uzman doktor)

3D yazıcı teknolojisindeki ilerlemeler sağlık sektöründe de eksik kemik parçalarını tamamlama ve kişiye özel protez yapımı gibi umut veren çalışmalara zemin hazırlıyor.

Girişimsel radyolojide son dönem gelişmelerle midenin acıkma merkezini besleyen damarların özel bir embolizasyon yöntemiyle tıkanmasıyla obezitenin tedavisi mümkün olacak.

Radyoterapide kullanılan, diğer sağlam bölgelerin zarar görmesini azaltan “yoğunluk ayarlı radyoterapi” cihazlarının kullanımı daha da yaygınlaşacak.

Kalbi çalıştırmak için takılan piller gitgide daha da küçülecek ve daha çok fonksiyonlu hale gelecek.

TELEVİZYON

“İstediğin zaman TV keyfi yaşama devri”

Sina Koloğlu (TV eleştirmeni)

2016’dan 2017’ye TV sektörünün hediyesi başlıktaki sistem oldu diyebilirim. Şifresiz yayın yapan kanalların dizi kalitelerindeki düşüş ve gençlerin internette dizi izlemesi yeni mecraları devreye soktu. 2017 yeni nesil ekranın büyüme dönemi olacak. Netflix’in Türkiye’ye gelmesi, yanı sıra Blue TV (Doğan Holding) ve Puhu TV’nin (Doğuş Grubu) hizmetleri buna işaret.

2017’de izleyiciyi 45 yeni dizi bekliyor. Önümüzdeki yılın ilk yarısı bu dizilerin bölüşümüyle geçecek.

Çok izlenen zaman diliminin dizi dışındaki üç seçeneği vardı; “Güldür Güldür Show”, “O Ses Türkiye”, “Kim Milyonler Olmak İster”. Önümüzdeki yıl şov programlarının sayısı artacak ama dizilere alternatif olması mümkün değil.

Reklam gelirleri işin temeli. Pasta aynı, kanal sayısı fazla, ürün yelpazesi sınırlı. Söz sahibi reklamveren önümüzdeki yıl da bunu sürdürecek. Onların da sorunu, ürünü alacak kitlenin hangi izleyici olduğu yönünde.

KÜLTÜR SANAT

“Keşke trend ‘toplumsal barış’ olsa”

Görgün Taner (İKSV genel müdürü)

Hem dünyada hem de ülkemizde ekonomik ve sosyal olarak birçok değişim oluyor. Bunların kültür ve sanat alanına yansımalarını ise bekleyip göreceğiz. Temenni olarak Şener Şen’in Cumhurbaşkanlığı Kültür Sanat Büyük Ödülü’nü aldıktan sonra yaptığı konuşmanın ana fikrini söyleyebilirim. Keşke trend “toplumsal barış” olsa, kültür sanat bu trende hizmet etse.

Yine de ısrarla ne olacak derseniz, kültür sanat mekanlarının ve kurumlarının işbirlik ve iletişiminin artacağı bir sene olacak. Türkçe sözlü müzik yapımlarının ivme kazanacağını düşünüyorum. İstanbul Bienali güncel sanat alanında bir adım öne çıkacak. Kadıköy ve Moda kültür sanat “coğrafyasının” önemli bir aktörü olarak daha da sivrilecek. Küçük ölçekli tiyatroların sayısı artacak. Türkiye’den birçok tiyatro yurt dışındaki festivallere davet edilecek.