AB’ye sert çıktı

Avrupa Parlamentosu (AP) seçimleri sırasında Türkiye’nin kampanya malzemesi yapılması ve popülist eğilimli eleştirilerin hedefine oturtulmasının Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’da yarattığı kızgınlık sürüyor. Erdoğan, Türkiye’nin Avrupa Birliği (AB) üyeliğini engellemeye yönelik girişimleri ve bu tür yaklaşımlara prim veren siyasileri Brüksel’de sert şekilde eleştirdi. Erdoğan, Fransa ve Almanya’daki bazı siyasileri “dar görüşlü” olarak tanımladı.
Fransa ve Almanya’nın, imtiyazlı ortaklık söylemi üzerine oturan politikalarını “kabul edilemez” olarak tanımlayan Erdoğan, Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy’yi “tutarsız” olmakla suçladı. Buna gerekçe olarak ise, “Sarkozy’nin kapalı kapılar ardında başka, kamuoyuna karşı başka şekilde konuşmasını” gösterdi.
Erdoğan, yabancı medyaya yaptığı değerlendirmelerdeki eleştiri dozunu Crans Montana Forumu’ndaki konuşmasında da sürdürdü. Erdoğan, “Türk halkının artık prim vermediği siyasi yaşamımızdan izleri silinen popülizmin halen bazı Avrupa ülkelerinde bir oy toplama aracı olarak kullanılmasını açıkçası şaşkınlıkla izliyoruz... Aylar boyunca hiç gündeme gelmeyen ya da olumlu şekilde gündemde yer alan Türkiye, seçim sürecine girilir girilmez üyeliği tartışılan ya da sorgulanan bir ülke konumuna geliyor” dedi.  Avrupa’daki tartışmaların gelgit niteliğinde ve tutarsız olduğunu söyleyen Erdoğan, “Biz Avrupa’dan, bize verdiği sözleri tutmasını istiyoruz. Oyun devam ederken kurallar değişmez” diye konuştu.

Bağımsız basın vurgusu
Aynı oturumda konuşan AB Komisyonu’nun Genişlemeden Sorumlu Üyesi Olli Rehn, “Bugüne kadar 10 başlık açtık, vergilendirme faslını da gelecek hafta açacağız. Bu başlığın açılması Türkiye’nin AB katılım sürecinin yolunda olduğunun ve ilerlediğinin kanıtı” dedi. Reformların katılım sürecinin ana motoru olduğunu söyleyen Rehn, AB’nin basın özgürlüğü konusundaki takibinin sürdüğünü ortaya koyan mesajlar verdi. Rehn, Türkiye’den öncelikli beklentileri siyasi partiler yasasının değiştirilmesi, ifade özgürlüğünün, basının bağımsızlığı ve çoğulculuğunun garanti altına alınması olarak sıraladı. Rehn, “Bunlar her demokratik ve şeffaf Avrupa toplumunun temel değerleri. Bunlar Türkiye’nin demokratik dönüşümünün en önemli temellerini oluşturuyor” diye ekledi.

Erdoğan’a insan hakları ödülü
Başbakan Erdoğan’a “Yolsuzlukla mücadele, azınlıkların haklarının güçlendirilmesi, örgütlenme ve ifade özgürlüğünü teşvik eden” çalışmaları nedeniyle Crans Montana Forumu Ödülü verildi. Ödül töreninden sonra Erdoğan, AB Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barosso ile 45 dakika süren bir görüşme yaptı.