HAMAS: Zorla şeriat olmaz

HAMAS'ın beyni Marzuk, "Dinimiz kimseyi zorlayamazsınız der. Zorla şeriat olmaz. Zorladığınız zaman müslümanlar birbirine düşer" diyor.

ABD'de iki yıl hapis yattıktan sonra Ürdün'e gönderilen HAMAS'ın siyasi kanat lideri Musa Ebu Marzuk, Milliyet'e verdiği röportajda, kimseye zorla şeriatı kabul ettiremeyeceklerini söyledi. İşte HAMAS'ın en yetkili ağzının söyledikleri:

-Şeriat hakkında düşünceleriniz?

ABD'de cezaevindeyken görüştüğüm tüm gazeteciler bana ısrarla aynı soruyu sordular. Ben, "Müslüman bir devlet kurulmak istendiğinde yadırgıyorsunuz da tam laik olmayan ve tamamen bir Yahudi şeriatıyla yönetilen İsrail'i neden sürprizle karşılamıyorsunuz" diye cevap verirdim. Bir Yahudi din devleti olarak İsrail tüm dünyada kabul görüyor. Ancak Filistin'de bir İslam devleti kurulup kurulmayacağı konusunda hassasiyet gösteriliyor. Eğer böyle birşey olursa farklı dinlere mensup insanlar inançlarını istedikleri gibi yerine getirmekte özgür olacaklar. Oysa İsrail bu özgürlüğü müslümanlara tanımıyor. Filistin halkının istemediği bir yönetim şeklini zorla kabul ettirmeye çalışmak kesinlikle sözkonusu değil. Demokratik biçimde yapılacak seçimlerle Filisitin halkı nasıl bir yönetim şeklini benimserse buna saygı göstermek zorundayız. Eğer İslami ideolojinin esas alındığı bir yönetimi seçerlerse öyle bir yönetime kavuşurlar. Hiçkimseyi herhangi bir yola zorlamamız sözkonusu değil. Zorla şeriat devleti kuramazsınız. (Kuran'dan kısa bir ayet okuyarak) 'Dinimiz kimseyi zorlayamazsınız' esasına dayanır. Zorladığınız zaman müslümanları birbirine düşürürseniz, müslümanlar derin yara alır. Ne tür ideoloji ve yönetim şekli olursa olsun demokratik yollarla seçimlerle kabul ettirmenin yollarını aramalısınız.

-Kendinizi ve HAMAS'ı kime benzetiyorsunuz?

Bizimle IRA arasında birçok benzerlik var. Sinn Fein lideri Garry Adams askeri ve siyasi iki ayrı kanıda olan partinin siyasi kanadının lideri. Ben de iki ayrı kanadı olan HAMAS'ın siyasi kanadının lideriyim. İngiltere'de Garry Adams'ın örgütü IRA terörist olarak tanımlanıyor. İsrail de HAMAS'ı terörist kuruluş olarak görüyor. Sinn Fein ile HAMAS arasında ve benimle Garry Adams arasında çok benzerlik var. Ancak Garry Adams, ABD'ye gittiğinde Beyaz Saray'da ağırlanıyor. Kendisine büyük misafirperverlik gösteriliyor. Ama buna karşın ABD beni tutuklayıp hapse atıyor.


-Peki ABD sizi nasıl bıraktı?

ABD'ye 1982'de okumak için gittim. Aralık 1984'te mühendislik doktoramı bitirdim. İsrail, ailemin yaşadığı Gazze'ye dönmeme izin vermedi. Evlendim ve 6 çocuğumdan 4'ü ABD vatandaşı. ABD'de yeşil kart (green card) sahibi oldum sürekli oturma izni aldım. Vatansız olduğum için ABD'den başka dünyada yaşayabileceğim bir ülke yoktu. ABD'de de yaşamamın ikinci nedeni ise özgür bir ülke olması. Tutuklandığım 1995 temmuzuna kadar burada yaşamak son derece iyiydi. O tarihte Amman'dan ABD'ye gittiğim gün Kennedy havaalanında FBI'ın isteği üzerine adım şüpheliler listesine yazılmış. Tutuklandım. ABD yönetimi tekrar ABD'ye giremeyeceğime ve vatandaşlık haklarımdan vazgeçme koşuluyla beni salıverdi, ben de kabul ettim. Beni sınırdışı ettiler. Ülkesine beni kabul ettiği için Kral hüseyin'e minnetarım.
-İşkence görmedim
ABD'deki cezaevi hayatımı anlatayım. Aynı soruyu bana cezaevindeyken benimle söyleşi yapan Alman TV'sinin ikinci kanalanının Türk bayan muhabiri de sormuştu. Bunu bana soran ikinci Türk gazetcisiniz. Hayır, kesinlikle işkence görmedim. ABD hapishaneleri Türk hapishaneleri gibi değil, işkence yok.

Yarın: Arafat günlük yaşıyor