28.02.2012 - 02:30 | Son Güncellenme:
DIŞ HABERLER SERVİSİ
İç savaşa sürüklenen ayaklanma ile boğuşan Suriyeliler paralarını istikrarsız ülkelerinden kaçırmaya başladı. İsyanın başladığı 15 Mart 2011’den bu yana Suriye’deki kayıtlı 14 bankadaki mevduat fonlarının beşte birinden fazlası ülke dışına çıkarıldı. Birleşik Arap Emirlikleri merkezli National gazetesi 100 milyar Suriye pounduna (3 milyar TL) denk gelen fonların büyük bölümünün Körfez ve Avrupa’daki bankalara aktarıldığını yazdı. Adının açıklanmaması şartı ile gazeteye konuşan Şam menkul kıymetler borsasından bir yetkili “Tehlike bölgesine girdik, durum daha da kötüleşebilir. Suriye’deki kriz Mısır’da isyan sırasında yaşananlara benziyor, ancak Suriye’nin ekonomisi çok daha küçük” dedi. Arap Birliği, Türkiye, ABD ve AB’nin yaptırımları ile sarsılan Suriye ekonomisi giderek krize saplanıyor. IHS Global Insight’a göre Suriye’nin milli hasılası geçen yıla göre yüzde 3.6 oranında geriledi. Bankaları ve sigaorta şirketlerini kıyaslayan Şam Menkul Kıymetler Değişim Endeksi, 2011’e göre yüzde 50 değer kaybetti. Borsa, alım-satım seanslarını haftada beş günden haftada üç güne düşürdü. National’a konuşan borsa yetkilisi “Suriye borsasının kapanması ekonomi için bir felaket olur” dedi. Hizmet sektöründen bir yönetici ise nakit akışının neredeyse tamamen durduğunu söyledi.
Yedi bakan listeye alındı
Suriye’ye dün Avrupa Birliği’nden yeni bir darbe daha geldi. Brüksel’de bir araya gelen AB dışişleri bakanları, Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’dan sivil halka yönelik şiddete son vermesini istedi. Suriye Ulusal Konseyi’ni de Suriye halkının meşru temsilcisi olarak gördüğünü açıklayan AB, Esad’a “Görevi bırak” çağrısı yaparken Suriye Merkez Bankası’nın Birlik ülkelerindeki aktiflerini dondurma, bu ülkeden altın ve kıymetli taş ticaretini durdurma ve Suriye kargo uçaklarına AB hava sahasında uçuş yasağı getirme kararı aldı. Vize yasağı uygulanan ve mal varlıkları dondurulan bireyler listesine 7 Suriyeli bakan eklendi. AB’nin hedefleri arasında Suriye’nin en önemli ihracat kalemlerinden olan fosfata yasak getirilmesi yer alsa da bu önlemin uygulanması Yunanistan engeline takıldı. İtalya Dışişleri Bakanı Giulio Terzi, AB’nin askeri müdahale olmaksızın uygulanabilecek en iyi yaptırımları devreye soktuğunu söyledi.