DünyaUygur katliamı!

Uygur katliamı!

07.07.2009 - 00:25 | Son Güncellenme:

Müslüman Uygurların Çin’in etnik baskısına karşı defalarca ayaklandığı Sincan özerk bölgesinin başkenti Urumçi’de barışçı bir gösteri kana bulandı. Polisin sert müdahalesi sonucu kent kan gölüne döndü

Uygur katliamı

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün bir hafta önce ziyaret ettiği Çin’in kuzey batısındaki Sincan Uygur özerk bölgesinin başkenti Urumçi’de, önceki gün meydana gelen olaylarda, 156 kişi öldü, 828 kişi yaralandı.
Han milliyetinden Çinlilerle Müslüman Uygurlar arasında çatışmalar yaşanırken, polis ile askerler barışçı protesto gösterisi yapan 3 bin kişilik bir Uygur topluluğu üzerine makineli tüfeklerle ateş açtı. Olayların Sincan’ın öteki büyük kentleri Kaçgar ve Aksu’ya sıçradığı belirtiliyor.
Daha önce çeşitli defalar Çin hâkimiyetine karşı bağımsızlık istemiyle ayaklanan Uygurlar ile hükümet güçleri arasındaki son anlaşmazlığın geçen ay Çin’in güneyindeki Guangdong eyaletinde yaşanan bir kavgadan kaynaklandığı ileri sürüldü. Çin dışındaki Uygur derneklerinin temsilcileri, olayların nedeni olarak 26 Haziran’da Shaoguan şehrindeki bir oyuncak fabrikasındaki kavgayı gösterdi. Kavganın, bir Uygur işçi tarafından cinsel tacize uğradığı iddia edilen Han bir kadın işçinin erkek arkadaşı tarafından başlatıldığı belirtildi. Bu kavgada 2 kişi ölmüş, 120 kişi yaralanmıştı.
3 bin kadar Uygur önceki akşam söz konusu kavgada resmi makamların Çinlilerden yana tavır aldığını ileri sürererek protesto gösterisi düzenledi. Bazı Uygur göstericiler Han milliyetinden olanlara saldırırken otomobiller ve binalar ateşe verildi. Polisin, dağılmak istemeyen göstericilerin üzerine ateş açtığı iddia edildi. Yetkililer olaylar sonucunda, 260 araç ile 203 evin yakıldığınıve birkaç yüz kişinin tutuklandığını açıkladı. Polis, kamyonlar dolusu Alman çoban köpeği getirerek aramalar başlattı. 

Rabiya Kader iddiası

Sincan valisi Nur Bekri, televizyondan yaptığı açıklamada, olayları ABD’de sürgünde yaşayan işkadını Rabiya Kader’in kışkırttığını öne sürdü. Bekri, “Rabiya, 5 Temmuz’da Çin’de bazı kişilerle telefon görüşmesi yaptı. Web sitesinde kıştırtıcı propaganda yayımladı” dedi. Bir hükümet açıklamasında da olayların dış güçler tarafından çıkarıldığı iddia edildi. Olayların ardından cep telefonuyla görüşmelerin kesildiği belirtiliyor. Eski bir iş kadını olan Rabiya Kader, ulusal güvenliği zedelediği gerekçesiyle 1999’da tutuklanmış ve 2005’te kefaletle serbest bırakılarak tedavi olmak için ABD’ye gitmişti.
Öte yandan BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun, Sincan Uygur Özerk Bölgesi’nde çıkan olaylarla ilgili olarak Çin’den sivil halkın güvenliğini ve hayatını korumak için özen göstermesini istedi. Beyaz Saray’dan yapılan açıklamada da, olaylardan ve can kayıplarından derin endişe duyuldu belirtildi.

Haberin Devamı

Uygur katliamı

Yakın tarihte 2 devlet kurdular
Çin’in kuzeybatısındaki Sincan Uygur Özerk Bölgesi’nde yaşayan Uygur halkı yakın tarihte iki kez devlet deneyimi yaşadı. 1930’larda bölgede patlak veren isyanlar 1933 yılında Kaşgar’da “Doğu Türkistan İslam Cumhuriyeti”nin ilan edilmesiyle sonuçlanmıştı. Ancak İslam cumhuriyeti, Çinli general Şıng Şısay’ın bölgenin kontrolünü ele geçirmesiyle tarih sahnesinden silinmişti.
1944 yılında Sincan’ın kuzeyinde bulunan bugünkü Kazak Özerk Bölgesi’nde SSCB’nin desteğiyle kurulan ikinci “Doğu Türkistan İslam Cumhuriyeti” ise 1949’da Çin Halk Kurtuluş Ordusu’nun Sincan’a girmesiyle sona erdi.
Sincan, işgalinden 6 yıl sonra 1 Ekim 1955’te Çin hükümeti tarafından eyalet statüsünden çıkarılarak Özerk Bölge olarak ilan edildi.

Haberin Devamı

Uygur katliamı
‘Gül’den sonra olması düşündürücü’
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, yaptığı yazılı açıklamada olayları katliam olarak nitelendirerek, “Bu olayların ve saldırıların Sayın Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün bölgeye yaptığı ziyaretin hemen sonrasında meydana gelmesi düşündürücü ve esef vericidir” dedi.

Türkiye’den tepki
Türkiye, Çin’in Sincan Uygur Özerk Bölgesi’nin başkenti Urumçi’de meydana gelen olaylara sebebiyet veren sorumluların en kısa zamanda tespit edilmesinin beklendiğini bildirdi.
Dışişleri Bakanlığı’ndan dün yapılan yazılı açıklamada, “İstikrarlı ve müreffeh bir ülke olma yolunda hızlı adımlarla ilerleyen Çin Halk Cumhuriyeti’nde bu tür olayların ileride meydana gelmemesi için gerekli tedbirlerin alınacağına inanıyoruz. Yaralılara acil şifa, hayatlarını kaybedenlerin yakınlarına ve başta Sincan Uygur Özerk Bölgesi halkı olmak üzere tüm Çin halkına başsağlığı diliyoruz” ifadelerine yer verildi.

Taksim’de Çin’e protesto
İstanbul’un Beyoğlu semtinde Uygur Türkleri ve çeşitli sivil toplum kuruluşu üyesi binlerce kişi, Sincan Uygur Özerk Bölgesi’nde 156 kişinin hayatını kaybettiği olayları düzenledikleri yürüyüşle protesto etti.
Türkiye ve Doğu Türkistan bayrakları sallayan göstericiler, Taksim Meydanı’nda Çin bayraklarını yaktı. Aralarında İHH İnsani Yardım Vakfı, MAZLUMDER ve Özgür-Der’in de bulunduğu 14 sivil toplum kuruluşunun organize ettiği gösteride katılımcılar, “Faşist Çin Türkistan’dan defol”, “Çin katliamını kınıyoruz”, “Çin’de soykırıma hayır” yazılı döviz açtı.

EN ÇOK OKUNANLAR

KEŞFETYENİ

İlgili Haberler