Beyin göçü mü, büyük şans mı?

Hafta başının en güzel haberi Hürriyetteydi.Gazetenin "Güzel rekor" başlığıyla duyurduğu haber Robert Kolejde okuyan 59 öğrenciden 23ünün ABD üniversitelerinden kabul sözü almasıydı.Bu öğrencilerden üçü Harvard Üniversitesine; 20 öğrenci de Yale, Princeton, Stanford, Georgetown gibi ABDnin seçkin üniversitelerine gidiyorlar.Gençlerin bazıları yarım burs alarak yıllık 40 bin dolarlık bir burs kazanmış, bazıları ise dört yıl için toplam 170 biner dolarlık burs kazanmışlar.Bu haber hepimizi düşündürmeli.Düşündürmeli çünkü...Bu ülkenin genç nüfusuna fırsat verildiği taktirde nasıl başarıyı yakaladığını açıkça gösteren daha güzel bir örnek olabilir mi?Diyebilirsiniz ki; tüm Türkiyede bu imkanlara sahip kaç gencimiz biliniyor?***Ben sayılarının hiç de az olmadığını düşünüyorum. Robert Kolejinin yakaladığı bu performansı yakalayan onlarca okul ve öğrencinin olduğunu çok iyi biliyorum.Tabii önemli olan bu fırsat eşitliğini tüm Türkiyeye yayabilmekte...Pırıl pırıl 23 genç siyaset biliminden mimarlığa, moleküler biyolojiden kimyaya kadar çeşitli alanlarda eğitim alıp Türkiyeye dönmek istiyormuş.Gitmek zor, dönmek çok daha zor olacak onlar için...Türkiyenin geleceği açısından karamsar olduğumu zannetmeyin sakın.Bu tamamen imkanlarla ilgili...O yüzden bu ve buna benzer haberleri öncelikle ülkeyi yönetenler okumalı.Siyasilerin çoğu ne yazık ki; geleceği okuyamadılar, Türkiyeyi dünya ekabetine hazırlayamadılar.*/NNelleşmeyi anlayamadılar; yerel düşünüp global kararlar alamadılar.O yüzden bu gençlerin dönüp dönmemelerinden çok Türkiyenin geleceğini kurgulayacak insanların dünyanın dört bir yanına yayılıyor olması beni daha çok ilgilendiriyor.Çünkü bugünkü teknolojik imkanlarla; değil Amerika yakında uzaydan bile iletişim kurma becerisine sahip olacağız.***Bu haberi okurken; bir başka detay daha aklıma geldi.Hep konuştuğumuz ama bir türlü önlem alamadığımız; İzmirden kaçan beyin göçü...Nasıl İzmir, yetişmiş insan kaynağını elinde tutamıyor, Türkiyenin cazibe merkezi İstanbula kaptırıyorsa... Türkiyede, bir başka ülke de değerli beyinlerini ABDye kaptırmaktan başka bir çaresi bulunmuyor. ABD üniversiteleri, en başarılı gençleri çatıları altında toplayabilmek öyle büyük imkanlar sunuyor ki onlara...İşte haberdeki örnek gibi daha lise son sınıftan öğrencilere erken başvuru hakkı bile tanıyor. Kriterlere baktığınızda yalnızca not ortalamaları yüksek olan değil; aynı zaman sosyal etkinliklerde de sivrilen öğrenciler toplanıyor.Bir markayı yönetir gibi ülkeyi yönetiyorlar.Orası Amerika...Orada hayal kurmak ve hayalleri gerçeğe dönüştürmek mümkün... dsipahi@milliyet.com.tr Amerika boşuna süper güç olmuyor. Dünyanın en kaliteli beyinleri ABDde buluşuyor. Hintlisi, Avrupalısı, Asyalısı, Uzakdoğulusu ya eğitim için, ya çalışmak için ya da yatırımlarını değerlendirmek için o büyülü coğrafyaya kendini atıyor.