İmzasız postalar EÜ’yü karıştırdı

Ege Üniversitesi (EÜ) Tıp Fakültesi Hastanesi’nde geçen mayısta Doç. Murat Kılıç’ın istifa edip ayrılmasının ardından, Sağlık Bakanlığı’nın onayıyla Prof. Ahmet Çoker’in karaciğer nakil sorumluluğuna getirilmesiyle başlayan imzasız e-mailler yeniden gündemde. Prof. Çoker’in, merkezin sorumlusu olmadan önce hiçbir karaciğer ameliyatında yer almadığı öne sürülen “izmir akademi” imzalı elektronik postalarda ayrıca Rektör Prof. Candeğer Yılmaz, Organ Nakil Merkezi Başkanı olan eşi Prof. Rasih Yılmaz, Dekan Prof. Serhat Bor da hedef alındı. Merkez sorumluluğunun sahte belgelerle sağlandığı iddia edilen e-maillerde, Prof. Rasih Yılmaz ve Doç. Murat Kılıç sahte belge düzenlemekle, Rektör Prof. Candeğer Yılmaz ve Dekan Prof. Serhat Bor da bakanlığı yanıltmakla suçlanıyor. Bu dönemde yapılan 32 nakilden 12’sinin ölümle sonuçlandığı ileri sürülürken, Prof. Rasih Yılmaz için şöyle denildi: “Rektör eşi olmanın ayrıcalıklarını kullanarak EÜ’ye bu kara lekenin sürülmesine neden oluyor. Eğer belgede başka bir akademisyenin imzası bulunmuş olsaydı EÜ gerekli işlemleri tamamlamış olurdu. Soruşturmalar başladıktan sonra gerçekleşecek yargılama sürecinin sonunda eşinin sahte belge düzenleyerek birilerine ayrıcalık sağladığı tespit edilen birinin rektörlük görevine devam etmesi üniversitemizin geleneklerine aykırıdır. Bu elektronik postalar sadece bu süreçten kurumsal kimliği ve gelenekleri lekelenecek EÜ mensuplarını bilgilendirme gayesi taşımaktadır.”

“İsimlerini bile açıklayacak cesaretleri yok”
Prof. Serhat Bor: Aylar önce kurumumuzu yıpratmak amaçlı olarak ortaya çıkan bazı maksatlı çevreler, son günlerde aynı saldırılarını farklı ve gerçek dışı söylemlerle sürdürüyor. Prof. Ahmet Çoker, büyük özveri gerektiren bu görevi sadece kurumumuzun nakil programının sürdürülmesi ve hasta mağduriyetinin engellenmesi amacıyla kabul etmiştir. EÜ bu seçimi yaparken tümüyle liyakat ve hastalarının yararı ilkesini gözetmiştir. Bu konuda en ufak bir kuşkumuz olsaydı karaciğer nakil programımız geçici olarak durdurulurdu. İsimsiz mesajlardaki iddialar, yönetmelik maddesinin ısrarla ve bilinçli olarak yanlış yorumlanmasından kaynaklanmaktadır. Bu saldırılara sessiz kalınmayacaktır. Cumhuriyet Savcılığı’na bu isimsiz korkakların saptanması amacıyla suç duyurusunda bulunulmuştur.