Ege Kaptan yine sahnede!

Kaptan yine sahnede!

02.12.2020 - 00:00 | Son Güncellenme:

Süper Lig’de Ankaragücü zaferinin ardından Sivas deplasmanında da 3 puana uzanan Göztepe, ligde ilk kez 2 maç üst üste galip geldi. Sarı kırmızılıları değerlendiren yazarlarımız, “İyi mücadele ettiler, hakları olan bir galibiyet aldılar. Özellikle Göz Göz’ün çocuğu Halil Akbunar, iki haftadır attığı gollerle gemisini kurtaran isim oldu” dedi

Kaptan yine sahnede

Bülent Buda: O soğuk Sivas akşamında bol tarçınlı sıcak bir salep gibi geldi 3 puan. İçimizi ısıttı. Kaptan sevimli, mikro fiziğine karşın büyümeyi sürdürüyor. Önce topu kazandı, pasını yaptı. Uygun bir yerde bekledi. Soner de bir sol ayak gösterisi daha adrese teslim. Kaptan savunma arkası koşusunu yapıyor, kafayı dokunuyor, tabelayı güzelleştiriyor. Göbekte Mihojevic ile Pisa Kulesi görünümünde Atınç’tan top sekmiyor. 3 direk arasında İrfan Can güçlü, öz güvenli bir duruş sergiliyor. Ndiaye yüksek topların, final dokunuşlarının etkili figürü. Maç öncesi hava ayaz. “Birer puan paylaşalım, oynamayalım” dense, “Emrin olur abicim” der, kucaklaşır, çocuklar soğuk algınlığı kapmadan İzmir’e dönerdim. Analarının ak sütü kadar helal 3 puan kazandılar. Takır takır oynayıp tartışmaya açık bir konu bırakmadan tertemiz, sevinçli terk ettiler alanı. Kutlarız. Elbette İlhan Palut ve çalışma arkadaşlarını da.

Fatih Tanfer: Göztepe zorlu Sivas deplasmanında maçın başından itibaren savunma güvenliğini öne alıp kontrollü ve dengeli bir oyun oynadı. Kalede İrfan, yine güven verdi. Defans merkezinde Atınç ve Marko, soğukkanlıydılar. Doğru zamanda doğru müdahaleler yaptılar. Murat Paluli ve Berkan Emir’in, hem defansif hem hücum anlamında takıma katkıları oldu. Orta alanda Soner, Guilherme, Yalçın ve Obinna saha paylaşımını doğru yaptılar. Forvette Halil ve Ndiaye süratli ve hareketli bir oyun oynadılar. İkinci yarı Göztepe daha etkiliydi. Topla daha fazla oynadı. Hızlı ve direkt oyunlarda çok etkiliydiler. Halil’in golünde Soner’in yaptığı asist alkışı hak etti. Göztepe öne geçtikten sonra topa sahip olmanın avantajını iyi değerlendirdi. En önemlisi de Göztepe hem oyun hem de oyuncu anlamında gelişen bir takım. Bu kadar doğruları fazla olan Göztepe’nin hak ettiği üst sıralara geleceğine inanıyorum.

Mehmet Demirtaş: Sivasspor, ligde istediği neticeleri alamasa da Avrupa arenasında beğendiğim ve ilgiyle takip ettiğim bir takım. Özellikle Gradel, Kone, Kayode gibi yabancı ayakları çok kaliteli. Son Karabağ zaferini takip edenler bilir. Hücuma çıkışlarında çok serilerdi. Her ne kadar Sivas etkili gelemese de bunda Göztepe savunmasının başarısını da ıskalamamalıyız. Atınç neredeyse yerden ve havadan gelen tüm toplarda müdahale yaparak rakip hücum hattını yıprattı. Orta alanda Yalçın çok kilit paslar verdi. Halil ve Guilherme maç içinde sürekli alan değişimi yaparak rakiplerinin konsantrasyonunu bozdular. Bu 2 oyuncu kanat organizasyonlarında çok iyiler. İlhan Hoca’nın oyun planını gerçekleştirmede çok yardımcı oyuncular. Ndiaye bu mücadelede çok aktif değildi. Onun sebebi de Rıza Hoca’nın Appindangoye’yi Ndiaye’yle eşleştirmesi ve Göztepeli hücumcuya markaj yaptırmasıydı. Adeta onlar maçın dışında düelloya çıktılar. Haftalardır eleştirdiğim Soner yine vasatın üstüne çıkamasa da yaptığı “muz” ortayla kapalı Sivas savunmasının anahtarını aldı ve Halil’e enfes bir asist yaptı. İşte fark yaratan oyuncu stili tam olarak da bu. Bu ve bunun gibi ortaları, can alıcı pasları ve rakip kaleyi yoklamalarını artırmalı. Halil de bu ikramı geri çevirmeyerek şık bir kafa ile takımına 3 puan getirdi. Elbette çok zor bir deplasmandı. 3 puan ise oyun olarak sınıfı geçemeyen ve temposuz kalınan gecede pastanın çileğiydi. Bu sezon ilk kez 2 maç üst üste kazanan sarı kırmızılılar bu alışkanlığı umarım bir daha kaybetmezler.

Horoz’dan harika direniş

Haberin Devamı

Bülent Buda: Geri dönüşün böylesi ağlatır insanı. Prosinecki hatalarının en vahimi bir kez daha tekrarlandı alan dizilişinde. Lopes solda. Kabul edilebilir bir seçim değil. İyi ki farkına vardılar ikinci yarıda. Kalelerinde gördükleri birbirinin kopyası 2 gol. Pantilimon ile savunmanın hatalı yerleşimi sonrası. Ve de üçüncüsü. Her şey bitti denilebilecek bir skor aralığı. Oynadıkça açılan Özer’in zarif vuruşuyla gelen hayat öpücüğü. Kulübede bekletilmesi bir başka yanlış olan. Mesanovic’in oyuna katılması ile takımına kazandırdığı itici güç. Uzun aradan sonra kaptanın izleyiciliği ile takıma kazandırdığı ikinci gol. Bitime dakikalar kala eşitliğe ulaşmak için sergilenen futbol, vazgeçmeyen bir karakter. Ardından o alın terlerinin karşılığı penaltı. Murawski’nin soğukkanlı plasesi. Ve eşitlik. Çok önemli, çok değerli bir puan kazandılar. En azından ne olduklarını hatırlamaları açısından. İlerleyen haftalarda Denizli’yi gerçek kimliğine dönüşümü simgeleyen bir futbol oyunu ile izlemek isteriz.

Fatih Tanfer: Kolay değil, antrenörün istifa etmiş, geçen senenin şampiyonu Başakşehir karşısında 59. dakikada 3-0 mağlup duruma düşüyorsun. Ancak inancını kaybetmiyorsun. İkinci yarıda bambaşka bir oyun oynuyorsun. Agresif, yüksek presle rakibini zorluyorsun. Birçok pozisyona girdi. Takım halinde üretkendi. Hızlı ve çabuk hücum etti. En önemlisi asla mağlubiyeti kabul etmeyen bir oyun anlayışı, 1 dakikada 2 gol getirdi. Buna diriliş de diyebilirsiniz. Ancak alınan bu puan psikolojik anlamda büyük bir kazanç sağladı. Denizlispor’un iyi bir kadrosu var. Bu kadronun bazı sorunları halledildiği takdirde neler yapabileceğini gördük.

Mehmet Demirtaş: Başakşehir’in Avrupa sahnesinde oynadığı tüm maçlarda skor ne olursa olsun performansının üst seviyelerde olduğunu içim rahat bir şekilde söyleyebilirim. Maç öncesi de Başakşehir hücum hattını ve Denizlispor geri dörtlüsünü görünce biraz çekindim. Nitekim özellikle yenilen ilk 2 golde çok ağır kaldılar. Gulbrandsen’in dublesi, Demba’nın korner organizasyonu sonucu gelen golünün ardından da işin ucunun nereye varacağını endişe içerisinde izledim. İlk 65-70 dakika hücum anlamında sezonun bu zamana kadar ki sorunları gözlemlendi. Ancak artan tempo ve istekle bambaşka bir takım vardı sahada. 2 hafta sonra gol atmayı başaran Denizli, Başakşehir karşısında 3 gol bularak kabuğundan sıyrıldı. Böylesi bir deplasmanda 3 farklı geriye düşüp puanla ayrılmak güçtür. Zor olan maçı daha da zor bir hale getirerek fazladan efor sarf ettiler.

Yazarlar