Ege Koroner ve şah damar hastalığı birlikteliğine aman dikkat edin!

Koroner ve şah damar hastalığı birlikteliğine aman dikkat edin!

26.07.2017 - 02:28 | Son Güncellenme:

Prof. Dr. Özalp Karabay, “İleri derecede karotis arter hastalığının varlığı ciddi koroner arter hastalığını işaret eder” dedi

Koroner ve şah damar hastalığı birlikteliğine aman dikkat edin

Koroner arter hastalığının gelişmesine sebep olan risk faktörleri ile inme riskini artıran faktörlerin hemen hemen aynı olduğunu belirten Dokuz Eylül Üniversitesi Kalp Damar Cerrahisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Özalp Karabay, “Kan kolesterol düzeyinin yüksek oluşu, sigara kullanımı, yüksek tansiyon, diyabet gibi risk faktörleri, her iki hastalığın da gelişiminde önemli rol oynamakta” dedi.

Haberin Devamı

‘Detaylı olarak incelenmeli’

Prof. Dr. Karabay, “Koroner by-pass uygulanacak hastalarda önemli karotis arter darlığı görülme sıklığı yüzde 2.8-22 iken, şah damar tıkanıklığına yönelik cerrahi uygulanacak hastalarda eşlik eden önemli koroner arter hastalığı görülme sıklığı, yüzde 28-40’dır. Bu nedenle, koroner arter hastalığı ve karotis arter hastalığı birlikteliği ameliyat öncesi dönemde detaylı şekilde değerlendirilmeli. Koroner by-pass ameliyatı olması gereken 40 yaşın üzerindeki her hastanın şah damarlarının renkli doppler ultrasonografi ile tetkik edilmesi hayati önem taşımakta. Ameliyat öncesinde yüzde 70-80’in üzerinde darlık saptanan hastalarda, şah damarı gerek kalp ameliyatından önce, gerekse (özel durumlarda) kalp ameliyatı ile birlikte ameliyat edilmekte” dedi.

Haberin Devamı

Şah damarı tıkanıklığı

Şah damarlarının aterosklerozu diğer damarlardaki ateroskleroza benzerlik gösterdiğğini kaydeden Prof. Dr. Karabay, “Ateroskleroza bağlı gelişen karotis arter darlığı, beynin beslenmesini engelleyen önemli nedenlerden biri. Beyin damar tıkanıklığı hastalıkların en önemli tedavisinin oluşumunu önlemek olduğu düşünüldüğünde, karotis aterosklerozunun erken tanı ve tedavisinin önemi ve beyin damar tıkanıklığına bağlı oluşabilecek felçlerin sıklığını azaltmadaki rolü, daha iyi anlaşılabilir. Darlık derecesi ile inme riski yakın ilişkilidir” diye konuştu.

Felç nedeni olabilir

Daralan boyun damarlarının beyne ihtiyacı olan kadar, kanı temin edemeyeceği için bu kişilerde beyin ile ilgili şikâyetlerin oluştuğunu belirten Prof. Dr. Karabay, “Unutkanlık, baş dönmesi, kısa süreli konuşma veya görme bozuklukları, göz kararması hafif belirtilerdir. Daha ileri daralmalarda bayılma olabilir. Bu hastalıkta korkulan sonuç, irili ufaklı felçlerin (inme) gelmesidir. Kan akımının azalması, beynin belli bölgelerinin kansız kalmasına yol açabilir. Özellikle daralmış şah damarı içinde biriken kan pıhtılarının koparak beyne yerleşmesi, ani ölüme veya kalıcı büyük felçlere neden olabilir. İnme, bazen daha hafif şikayetlerden sonra ortaya çıkabilir” dedi.

Haberin Devamı

Kimler risk altında?

Prof. Dr. Özalp Karabay, risk grubunu şöyle tanımladı: “Boyundan geçen şahdamarın steteskopla dinlenmesi sırasında damarlar üzerinde üfürüm olan, daha önce yüzde 50 veya üzerinde boyun damarında darlık saptanarak takibe alınan, daha çok bacak, daha nadiren kol damarlarında darlık olan, koroner arterlerinde yani, kalp damarlarında darlık olan ve kalın ana damarında genişleme yani, aort anevrizması bulunan hastalar ile sigara içen, yüksek tansiyonu olan ve birinci derece akrabada 60 yaşından önce inme öyküsü olan hastalar risk altındadır.”