Ege Projeleri tamamlamaya bir dönem yetmeyecek

Projeleri tamamlamaya bir dönem yetmeyecek

05.06.2006 - 00:00 | Son Güncellenme:

Konak Belediye Başkanı Muzaffer Tunçağ, yaptıklarını, çalışmalarını, hedeflerini anlattı. İşportadan temizliğe kadar soruları yanıtladı...

Projeleri tamamlamaya bir dönem yetmeyecek

PAZARTESİ SOHBETİ CHP'nin Konak Belediye Başkanı Muzaffer Tunçağ 28 Mart seçimleriyle göreve geldi. Asıl mesleği inşaat mühendisliği olan Tunçağ'a İzmirliler yabancı değildi. Tunçağ, İzmir'de Büyükşehir Belediyesi'nin Hazırladığı Yüksek Yapılar Yönetmeliği'nin hazırlanmasında Ve İzmir Deprem Master Planı Projesi'nde (Radius) Yürütme Kurulu'nda çalışmıştı. İzmir'deki "Yerel Gündem 21" çalışmalarına da katılmış; İnşaat Mühendisleri Odası'nda İzmir Şube Başkanlığı (1992-1993), Genel Başkan Yardımcılığı (1998-2000) Ve Genel Başkanlık (2000-2002) görevlerinde bulunmuştu. Tunçağ çeşitli demokratik kitle örgütlerinde ve eylemlerinde de aktif rol almış. Onun en çok bilinen sözü; "Benim hedefim sırtta yaşayanları da düzde yaşayanların hayat çizgisine çıkarmak." Türkiye'nin en büyük ikinci ilçesi olarak bilinen Konak, Tunçağ'a göre aslında birinci... Konak Belediyesi alanında gündüz bir buçuk milyon, gece 800 bin kişi yaşıyor. Onlarınsa yarısı düzde, yarısı sırtta... Başkan'a Konak'ı sorduk, yanıtlarını aldık. Güzelyalı, Hatay, Yeşilyurt plansız Rakamlar Seyhan'dan daha büyük gösteriyor ama bana göre en büyük... En fazla özellikler de Konak'ta bulunuyor. İçinde ticaret, sanayi kültür var. Büyüklüğü itibarı ile en büyük ilçe. Zaten en fazla kadro biçilen belediye de biziz. Konak'ta planlı plansız diye iki bölümde nitelendirilen yapılar var.Planlı yapılar iyi veya kötü olarak Alsancak'ta. Güzelyalı, Hatay, Yeşilyurt, gibi semtler plansız semtler. Buna karşılık Gültepe de plansız gelişmiş bir bölge. Kaçak yapıların çok olduğu bir bölge. Plansız gelişen bölgelerde altyapı hizmetlerimizde sokak iyileştirmelerimiz, yeşil alan yaratmamaz ön palana çıkıyor. Buralarda öyle bir yapılaşma var ki; nefes alınmıyor. Buralarda ciddi projeler uygulanması lazım. Bizim de bu yönde çalışmalarımız oluyor. Sokak yapma, park yapma işlerine giriştik. Semt merkezleri oluşturduk. Rekreasyon alanları projeleri var. Plansız bölgelerde istinat duvarları yaptık. Ama bu dönemin en önemli iki projesi Çıtak Mahallesi ve Uzundere'deki toplu konut projesi. Çıtak Mahallesi'nde 60 dönüm alan üzerinde bir iyileştirme çabası içindeyiz. Büyükşehir ile yürütülen Uzundere'de yapılan TOKİ evlerine, Kadifekale'de heyelan bölgesindeki 4 bine yakın hane taşınacak. Bununla ilgili Kadifekale'de irtibat bürosu kurduk. Halkı anlatarak, ikna ederek başarmak istiyoruz. Konak, Türkiye'nin ikinci büyük ilçesi. Hem de yapısal, kültürel farklılıkları olan bir ilçe. 3 yıldır görev başındasınız. Projelerinizi bu uyumu sağlamak yönünde mi geliştiriyorsunuz? Kadınlara spor yaptırıyoruz Önümüzdeki hedef Yeşilyurt'ta Alyanak Bulvarı üzerinde Kapalı Spor Salonu oluşturmak. Yaz okulları da açıyoruz. Basketbol, atletizm, tekvando, futbol gibi branşlarda. O bölgedeki gençlerin buna ihtiyacı var. Sevgi Mahallesi'nde yaptığımız saha ilgi görüyor. Mehtap Mahallesi'ndeki düğün salonunda 520 bayan, haftanın 5 günü aerobik yapıyor.Mimkent'te 150, Günaltay'da 150 bayan spor yapıyor. Karabağlar'da da başlayacağız. Hatta Mimkent'teki bayanların diyetisyen talebi var. Okuma yazma kursları devam ediyor. Yaz aylarında bayanlara geziler düzenliyoruz. Onları kentin hiç görmedikleri bölgelerine götürüyoruz. Ayrıca yazın bayanlarla her hafta buluşup, isteklerini sorunları dinliyorum.Kış boyunca okullara müzeleri gezdiriyoruz. Semt merkezlerimize de yoğun ilgi var. Oralardaki kurslara, etkinliklere ilgi çok fazla. Kentlilik bilinci oluşturmak, tepelerle düzlüğü buluşturup kente uyum sağlamayı yaratmak için sosyal projeler üretiyorsunuz. Bunlar yeterli mi yoksa yenileri gelecek mi? İşte İran'dan farkımız Yöneticilerin böyle bir temeli olması lazım. Mahmut Esat Bozkurt, Hasan Ali Yücel arkeolojiye, resime önem verdi. Tiyatro, orkestra kurarak sanata öncelik tanıdı. Bizim İran'dan farkımız öyle oldu. Biz de karınca kararınca onu yapmaya çalışıyoruz.Üç kültür merkezimiz de çok yoğun. Güzelyalı'dan, Eşrefpaşa'dan aldığım tepkiler çok güzel. Hepsi büyük ilgi görüyor. Vergi dairesi taşınınca Alsancak da daha derli toplu olacak. Kütüphane, kitap basmak gibi çalışmalar olacak. Yani devam... Sosyal konulara, kültür sanata ağırlık verdiğiniz için mecliste AKP'li üyeler tarafından eleştirildiniz de? Sizin için "Kültür müdürü gibi çalışıyor" dendi... Ne düşünüyorsunuz? En büyük problem temizlik En ciddi ve aşmaya çalıştığımız sorun temizlik. Ancak tabii ki bu yalnızca bizim çözeceğimiz bir sorun değil. Karşılıklı olan birşey. Alsancak Şenliği sırasında da gördük. Kıbrıs Şehitleri'nde 4 kere çöp topluyoruz. Buna rağmen çevredeki esnaf özellikle de restoranlar çöplerini biçimsiz saatte bırakınca sorun çıkıyor.Çöp toplayacıları da konteynerlerin kapağını açık bırakıyor. Bunlarla baş edemiyoruz. Geçenlerde kolay çöp döksün diye vatandaşların çöpün ağzına tahta parçası koymuş. En büyük sıkıntımız o... Bu aksaklıkları gidermek için çabalıyoruz. 90 çöp aracımız var. Konteynerler ve günde 40 araç yıkanıyor. Bir de süpürgeci sayısını artırıp o açığı da kapatacağız. Konak Belediyesi'nin en büyük sorunu nedir? Her yerde zabıta gücümüz yok Zabıta olayında çözüme götürecek ilk basamaklar farklı. İşportanın ticari boyutu, üretim boyutu ve güvenlik boyutu var. Üretimden itibaren kayıtdışının önüne geçmek lazım. Bu iş dağıtımdan örgütlü. İşportacı aysbergin görünen kısmı, arkası daha büyük. Defterdarlık ve maliyenin de devreye girmesi lazım. Fatura, imalat girdi-çıktıları denetlenmeli. Bu işin çetesi var. Burada yakalıyoruz, Hatay'da patlıyor. Belediyenin her yerde zabıta gücü yok. Bunlar bıçak, silah kullanıyor. Geçen hafta zabıta bıçaklandı ama ölmediği için bıçaklayan serbest kaldı. Bu yapının güvenlik yasasına kadar değişmesi şart.Bizle çalışan çevik kuvvet sayısı 30'du 8'e düştü. Zabıta tek başına bunu yapamıyor. Diğer güvenlik birimleriyle operasyon yapması lazım.Özellikle çevik kuvvet çok etkili oluyor. Ayrıca zabıtayı yerel yönetimin kendisi seçmesi gerektiğine inanıyorum. Norm kadro gereği 60 zabıta geldi bunun sadece 9'u İzmirli. Çoğu da zabıta olmak için gelmemiş. Zabıta gibi temel bir birimi belediye yetkililileri seçmeli. Eskiden Konak Meydanı'nda zabıta mesaisi biter bitmez işportacı doluşuyordu. Bir ara çalışma saatlerini 21,00'e kaydırdık. O dönemde düzeldi. Başka türlü köklü çözüm olmaz. Zaman zaman çeşitli yöntemler deniyoruz. Şimdi yeni Emniyet Müdürümüz'den de olumlu ilgiyi gördük. Her kesim üzerine düşeni yerine getirmeli. Vatandaş da işportadan alışveriş yapmamalı. İşportayla ilgili de problemler var. Zabıtalar zarar görüyor. Bu konuda tepkiler oldu. Sizce en sağlıklı çözüme nasıl ulaşılır? Emniyet'ten kamera istiyoruz Ben sayın Emniyet Müdürümüz Hüseyin Çapkın ilk geldiğinde, "Hoş geldiniz" ziyaretine gittim. Hatta az önceki konuları da konuştuk. Kendisi gerekli ilgiyi gösterdi. Ben de bazı önerilerimi sundum. Kimi noktalara kamera konması lazım... Bunun detaylarını konuştuk. Heyetle birlikte ziyarete gidemememin nedeni, o gün "Afet Semineri" için Ankara'da olmam. Başka ne olabilir ki? Geçen hafta heyetle birlikte Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın'ı ziyarette bulunmadığınız yönünde eleştiriler vardı. Nedir bu olay? Bizim katıldığımız arkeolojik gezilerimiz vardı. Onları sık yapamıyoruz artık. Her 15 günde bir Ege Bölgesi'ndeki merkezlere Şükrü Tül'le gezilere giderdik. Bu şimdi yılda 1 ve ya 2 oldu. Allianoi'yi konusunu gündeme getirmiştik. Eşim Sedef'le Urla ile uğraşıyorduk. Onun kitabı da var. Urla'ya pek gidemiyorum. Onun ötesinde kitap da fazla okuyamıyorum. Mesleki konuda daha yetkindim. Yönetmelikler hazırlıyordum.Sanata ilgim vardı. Konserlere, tiyatrolara giderdim. Şimdi de katıldığım sanat faaliyetlerinin sayıları arttı. Kültür sanata ilginiz belediye başkanlığınızda da devam ediyor. Ancak başkan olduktan sonra özel hayatınızda ihmal ettiğiniz neler oldu? Kent yenileme, yerleşim projelerimiz var. Uzundere, Ballıkuyu'da. Tapudaki işlemler bile 2 yıl sürüyor. Gerçekleşmesi zamana bağlı. Bu dönem tamamlanır mı tamamlanmaz mı bilinmez...Yeşilyurt, Hatay Gültepe'de de kültür merkezleri düşünüyorum. Uzundere Rekreasyon Projesi var. Projesi 1 senede bitse biz hemen başlasak yetiştirebilir miyiz?250-300 dönümlük bir alan. Parça parça da yapılabilir. Ancak sonuçta bazı projeler yetişmeyecek, tamamlamaya bir dönem yetmeyecek gibi gözüküyor. Çok sayıda projeniz var. Çoğu da yeni başlamış. Tek dönem yetecek mi? Siz de bir dönem daha isteyecek misiniz?