Selluka’yı görünce içiniz rahat olsun

İzmir Kültür ve Turizm Müdürlüğü, yeni projesini Kemeraltı’ndan başlatıyor. Adını “İzmir Sarmaşığı” olarak da bilinen Selluka çiçeğinden alan belgeye sahip olan işletmelerin kapısı uluslararası turizme açılmış olacak. Belgeyi alanlar, gastronomi turları rotasında yer alacak, yurt içi ve yurt dışı fuarlarla ilgili kurum ve kuruluşların internet sayfalarında tanıtılacak.

Soru işaretleri bitiyor

HORECA Fair Ege Uluslarası Otel Ekipmanları Ağırlama Konaklama Teknolojileri Fuarı’nda “Selluka Belgesi ve Plaketi” projesini tanıtan İzmir Kültür ve Turizm Müdür Yardımcısı Kaan Erge, “Yöresel lezzet, servis kalitesi, memnuniyet ve gastronomik değer kriterleri çerçevesinde ‘Selluka Belgesi ve Plaketi’ vereceğiz. Kemeraltı’nda gönül rahatlığıyla nerde yiyebiliriz, bunu belirlemek için yola çıktık. Belgeyi gören vatandaş hangi malzeme kullanıldı, hangi yağ kullanıldı gibi bir takım soruları düşünmeden yemeğini yiyebilsin istiyoruz” dedi. Üç farklı Selluka belgesi verileceğini söyleyen Erge, şöyle devam etti:

27 Şubat’ta başlıyor

“Belirlediğimiz kriterlere yönelik değerlendirme sonucunda 50 ile 70 puan alanlara bir Selluka, 71 ile 85 puan arası alanlara iki selluka, 86 ile 100 puan arasında alanlara üç selluka belgesi taşıyan plaket ve ödül belgesi verilecek. Onlar da bu belgeyi, işyerlerine asacak. Tarihi Kemeraltı Çarşısı’nda ilk belge verme çalışmasına 27 Şubat’ta başlayacağız. Altı işletmeden başvuru aldık.”

Projeye; İzmir Büyükehir, Konak Belediyesi, Konak Kaymakamlığı, İl Sağlık Müdürlüğü, Konak İlçe Tarım Orman Müdürlüğü, Dokuz Eylül Üniversitesi, Ege Üniversitesi, Yaşar Üniversitesi, İzmir Ekonomi Üniversitesi, İzmir Ticaret Odası, Türkiye Lokantacılar ve Pastacılar Federasyonu İzmir Temsilciği, Turist Rehberleri Odası, TÜRSAB, İzmir Kalkınma Ajansı, ETİK ve TARKEM’in destek veriyor.

Turizmde güvenli kent

HORECA Fair Ege Uluslarası Otel Ekipmanları Ağırlama Konaklama Teknolojileri Fuarı’nda düzenlenen “Turizmde 2020 Beklentileri” konulu panele katılan İzmir Emniyet Müdürü Dr. Hüseyin Aşkın “Dünyanın en güvenli kentleri arasına adımızı altın harflerle yazdırıyoruz” dedi. İzmir’de 1950’li yıllardan beri hiçbir turistin terör eylemlerinden zarar görmediğini vurgulayan Aşkın, “Dünya genelinde her 12 araçta bir kontrol olurken biz havalimanımızda 7 araçta bir kontrol yapıyoruz. Yani, İzmir ölçeğinde her suçun önüne geçmeye çalışıyoruz. Turist kendini güvende hissetmeli ki gelsin” diye konuştu.


Siber suçlar fazla

İzmir’de en yoğun çalışan emniyet şubesinin siber suçlar olduğunu belirten Aşkın “Tüm suçlar siber ortamlara kaymaya başladı. Siber çetelerse büyük çoğunlukla uluslararası çalışıyor. Bu yüzden ülkeler arası birlik sağlanmalı, birlikte çalışılmalı. Güvenlik açısından İzmir’in karnesinin zayıf olduğu alan ise trafik ancak geçen yıl Avrupa’da trafik kazalarının en çok azaldığı bölgelerden biri olduk” dedi.

Turist akını

Panelin moderatörlüğünü yapan Dünya Kardeş Şehirler Turizm Birliği Genel Sekreteri Hüseyin Baraner de, turizmin odak noktasında güvenliğin olduğunu söyledi. Sunexpress Ticaret Direktörü Peter Glade ise, 2020’de İzmir’e büyük bir turist akını yaşanacağına inandıklarını belirtti, “Turistin sayısı kadar İzmir’i ne kadar tanıdıkları, yaptıkları harcama ve halkla ilişki kurmaları da önemli” dedi.