Eğitim12 yıllık zorunlu eğitime doğru

12 yıllık zorunlu eğitime doğru

10.05.2012 - 11:44 | Son Güncellenme:

”Çocuğu 60-66 ay diliminde olup da okula göndermek isteyen veliler dilekçelerini okullara Haziran ayında kayıtlar yapılırken verecek”

12 yıllık zorunlu eğitime doğru

Milli Eğitim Bakanlığı Temel Eğitim Genel Müdürü Funda Kocabıyık, ilköğretime başlama yaşının 66 ay olduğunu belirterek, velilerin 60-66 aylık çocuklarını ilkokula başlatmak istemeleri durumunda Haziran ayındaki kayıt döneminde okullara dilekçe verebileceklerini bildirdi.

Haberin Devamı

Kayıtların, öğretmenlerden oluşan heyetin onayıyla gerçekleştirileceğini ifade eden Kocabıyık, ”60-66 ay dönemindeki çocukların dilekçeyle ilkokula başlamalarının ardından uyum sağlayamamaları durumunda veli istediği zaman çocuğunu çekip okul öncesi eğitime kaydettirebilecek” dedi.

Kocabıyık, 12 yıllık zorunlu eğitime yönelik uygulamalara ilişkin yaptığı açıklamada, 2012-2013 eğitim ve öğretim yılı için 30 Eylül 2012 tarihi itibarıyla 66 ayını tamamlayan tüm çocukların okul kayıt işlemlerinine-okul sistemi üzerinden merkezden yapılacağını belirtti.

İlköğretime başlama yaşının belirlenmesine yönelik yapılan yoğun çalışmaların ardından sonuca varıldığını ifade eden Kocabıyık, ”12 Yıllık Zorunlu Eğitime Yönelik Uygulamalar” konulu genelgenin, kanunun kabul edilmesinin hemen ardından yayımlanmadığına dikkati çekti.

Haberin Devamı

”Kamuoyunun sesini dinledik, kamuoyunun nabzını tuttuk, sivil toplum kuruluşları ile çok fazla görüşmeler yaptık” diyen Kocabıyık, Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer’in sivil toplum kuruluşlarını davet ederek görüşlerini tek tek dinlediğini bildirdi.

”Uygulumayı bu sene başlatacağız”

Kocabıyık, ”Kamuoyunda bunun nasıl bir etki yarattığını uzunca bir süre gözlemledik. Önce bunu kendi içimizde hazmettik daha sonra ortak aklın özellikle 66 ay üzerinde durduğunu gözlemledik ve kararımızı ona göre aldık. 66 ayın üzerindeki çocuklarımızı bu sene inşallah ilkokul birinci sınıfa başlatacağız” diye konuştu.

66-72 ay arasında yaklaşık 620 bin, 60-66 ay arasında ise 656 bin 141 çocuğun olduğunu dile getiren Kocabıyık, şunları söyledi:

”E-okul sistemi otomatik 30 Eylül itibarıyla 66 ayını dolduran bütün çocuklarımızı kaydedecek. Fakat çocuğu 60-66 ay diliminde olup da okula göndermek isteyen veliler, çocuklarının özellikle fiziksel, ruhsal ve fiziksel gelişiminin uygun olduğunu düşünüp ’Benim ilkokul birinci sınıfa gitmeye hazır’ diye düşünen veliler okullara dilekçe verecekler.

Haziran ayındaki kayıtlar yapılırken veliler bu dilekçelerini verecek. Okulda öğretmenlerin yer aldığı bir heyet oluşturulacak. O heyet çocuğa bakacak, birinci sınıfa başlayacak düzeyde mi diye. Eğer çocuk bu düzeyde ise kaydı alınacak ve okul tarafından kabul edilecek. Ancak öğretmenlerimiz ve idarecilerimiz çocuğun gelişimi bakımından ’Başlamaya uygun değil’ derse o çocuk okul öncesine yönlendirilecek.”

Haberin Devamı

Okula gitme yaşında olmasına rağmen çocuklarını okula göndermeyen ailelere yönelik yaptırımlara ilişkin de bilgi veren Kocabıyık, İlköğretyim Eğitim Kanunu’nda bu konunun düzenlendiğini belirtti.

”Çocuğunu okula göndermeyen veliye günlük 15 TL ceza”

Kocabıyık, ”Bu kanuna göre, çocuğun ilköğretime kaydını yaptırdıktan sonra okula devam etmediği tespit edilirse, çocuktan kim sorumluysa velisine, vasisine çocuğun devam etmediği her gün için 15 lira para cezası kesiliyor. Buna rağmen çocuktan sorumlu veli ya da vasi, çocuğu okula göndermemeye devam ederse de ayrıca buna ek, 500 lira idari para cezası var. Bu uygulama aynı şekilde geçerli” diye konuştu.

Okul öncesi eğitimde 4-5 yaş grubundaki çocukların okullaşma oranınınyüzde 44 olduğunu belirten Kocabıyık, 5 yaş grubunda ise yüzde 70 oranına ulaşıldığını bildirdi.

Haberin Devamı

Zorunlu eğitimi kademeli 12 yıla çıkaran kanunla kamuoyunda ”Bakanlık okul öncesi eğitime önem vermiyor mu?” yönünde bir takım söylemlerin çıktığını anımsatan Kocabıyık, bunların gerçeği yansıtmadığını vurguladı.

”Milli Eğitim Bakanlığı okul öncesi eğitimin öneminin farkında” diyen Kocabıyık, ilkokuldan itibaren alınan her başarının doğrudan okul öncesindeki eğitimle ilgili olduğunu söyledi.

Çocukların kalem tutmasından ödev yapma alışkanlıklarına kadar birçok konunun bu eğitimle ilgili olduğunu vurgulayan Kocabıyık, ilköğretime başlama yaşının 66 aya inmesiyle okul öncesi eğitimde okullaşma oranını 48 ay, grup çocuklar için yüzde 100 hedeflediklerini kaydetti.

Kocabıyık, ”Aslında Milli Eğitim Bakanlığı’nın hedefini, okul öncesi eğitimde daha da büyütmüş durumdayız” dedi.

Çocuklar uyum sağlayamazsa!

Okul öncesi eğitimi almayan ve ilkokula başlama çağına gelen çocuklara yönelik de çalışmalar yaptıklarını söyleyen Kocabıyık, şunları kaydetti: ”Genel Müdürlüğümüz, okul öncesi eğitim programlarını 0-36 ay, 36-72 ay diye güncellemişti. Özellikle 36-72 ay içinden 60-72 ayı alıp onu iskelet olarak kullanacağız. Onun üzerine ilkokul birinci sınıftaki matematik, hayat bilgisi, müzik, görsel sanatlar gibi dersleri ekleyeceğiz. Bu programa yönelik öyle bir çalışma yapacağız ki, ilkokul birinci sınıf akademik başarı odaklı bir dönem olmaktan çıkıp daha çok çocuğun oyunla öğrendiği, okula uyumunun geliştirildiği, sosyalleştiği, müzikle, resimle, oyun oynayarak öğrendiği bir dönem haline getirilecek. O yüzden bu tür sorunlar velilerin kafasını kurcalamasın. Bakanlık bunu aşmak için gerekli tedbirleri alıyor.

Haberin Devamı

Ayrıca bu dönemde alt gruba da üst grubu da, eğitimde esneklik getiriyoruz. 60-66 ay dönemindeki çocukların dilekçeyle ilkokula başlamalarının ardından uyum sağlayamaması durumunda, veli istediği zaman çocuğunu çekip okul öncesi eğitime kaydettirebilecek. O esnekliği tanıyacağız. Öğretmenimizin gözlemleri sonucu çocuğun uyum sağlamadığı görülürse, velinin de bu yönde gözlemleri varsa, ortak akılla karar verip böyle bir uygulama yapabilirler.”

Daha önce 6, 7 ve 8. sınıf öğrencilerinin, yatılı ilköğretim bölge okulunda (YİBO) eğitim gördüğünü, 1, 2, 3, 4 ve 5. sınıfların ise gündüzlü eğitim aldığını hatırlatan Kocabıyık, ”Yeni düzenlemeyle 5, 6, 7 ve 8. sınıfları yatılı okullara alabileceğiz. İsterlerse yatılı kalarak öğretime devam edebilecekler. 1, 2, 3 ve 4. sınıflar ise gündüzlü eğitim görecek” dedi.
YİBO’larda kapasiteyle ilgili sıkıntı olmadığını belirten Kocabıyık, hatta YİBO’ların kapasitesinin altında hizmet verdiğini söyledi.
Okullarda fiziki planlama çalışmalarını il müdürlükleri yürütecek
İlkokullardaki fiziki planlama çalışmalarının, illerinin durumuna hakim olmaları dolayısıyla il milli eğitim müdürlüklerince yürütüleceğini bildiren Kocabıyık, şöyle devam etti:
”Daha önce biz çok katlı ilköğretim okullarında alt katları hep birinci sınıflara verirdik. Yine öyle olacak, daha büyük sınıflara göre katlar düzenlenecek. Öğrenciler için ortaokul, ilkokul gibi iki yakın okul olduğunda biri ortaokul, biri ilkokul olacak. Ancak yoksa sabah ortaokullar, öğleden sonra ilkokullar öğrenim görecek. Yalnız il milli eğitim müdürlüklerimizden, bu tür planlamaları yaparken sosyolojik yapıyı, mahallenin yapısını göz ardı etmemelerini özellikle rica ediyoruz. Çocuklar, mahallenin okuluna yürüyerek gelip gidiyorsa uzakta bir yeri ortaokul yaparak, onları servislere mahkum etmesinler.
Okullar aynı yerdeyse ’bahçelerini ayıralım’, ’giriş kapılarını ayıralım’ diyoruz.Çünkü 4 4 4 sistemini oluşturmamızdaki en büyük amaçlarımızdan bir tanesi de aynı yaş grubundaki çocukları bir arada tutup, farklı yaş grubundakileri birbirinden ayırmaktı. Çünkü hem pedagojik hem psikolojik anlamda, birçok sebeple farklı yaş gruplarının bir arada olmasının sakıncaları var. Önceki sistemde birinci sınıftaki çocukla 8. sınıftaki çocuk aynı tuvaleti, bahçeyi kullanıyor. Bir müddet sonra birinci sınıftaki çocuk, 8. sınıftaki çocuk tarafından ezilmeye başlıyordu. O çok sakıncalar doğuran bir durumdu.”
”Kapalı durumdaki okullar imkanlar ölçüsünde tekrar açılacak”
12 Yıllık Zorunlu Eğitime Yönelik Uygulamalar genelgesinde yer alan ”kapalı bulunan okulların tekrar açılması” konusunun, sadece köy okullarını değil ihtiyaç duyulmadığı için zamanla kapanan birçok okulu da içerdiğini söyledi.
Bir mahallede yeni bir okul yapıldığında eskisinin tercih edilmesini ve öğrenci mevcudu azalınca da kapatıldığını anlatan Kocabıyık, kapanan bu okulların muhtarlık ya da belediyelere devredildiğini anlattı. Kocabıyık, ”Bu durumda birçok okulumuz var. Şimdi onları mercek altına aldık. Çünkü bizim ortaokul ve ilkokulu ayırma durumundan dolayı bina ihtiyacımız doğacak. Kapattığımız okulların tespiti ve değerlendirmelerini illerden istedik. Yeniden açılacak durumdaysa imkanlar ölçüsünde yeniden o okulları elden geçirip açacağız” şeklinde konuştu.
İmam Hatip ortaokullarına kayıt
”Öğretmenler yeni düzenlemeye ilişkin eğitim alacak mı? Bir süreliğine anaokulu öğretmenleri ilkokullarda görev yapacak mı” sorusuna karşılık Kocabıyık, yeterince sınıf öğretmeninin bulunduğunu, bu öğretmenlerin hizmet içi eğitimlerden geçirileceğini söyledi.
İmam hatip ortaokulları kayıtlarına ilişkin de bilgi veren Kocabıyık, ilk dört yılı bitiren öğrencinin, e-okul sisteminden ikinci dörtteki döneme kayıt olacağını söyledi.Kocabıyık, ”Hem çocuk hem ailesi imam hatip ortaokulunu tercih ederse istediği imam hatip ortaokuluna başvurduğunda kayıt taşıyacak, kaydını oraya alacak” diye konuştu.
Kocabıyık, okul yaptırmanın en büyük hayırlardan olduğuna işaret ederek, hayırseverlere özellikle anaokulu, ilkokul, ortaokul yaptırmaları çağrısında bulundu.
2