12.11.2021 - 07:00 | Son Güncellenme:
EĞİTİM SERVİSİ
Türkiye’de son 20 yılda eğitime erişimi artırmak ve okullaşma oranlarını yükseltmek için ciddi yatırımlar yaptıklarını belirten Özer, “Bu yatırımlar, okullaşma oranlarına yansıdı. İlköğretimdeki okullaşma oranları zaten yüksekti ama ortaöğretimdeki oranlar yüzde 44’ten yüzde 88’e çıktı. Yükseköğretimdeki oran da yüzde 14’ten yüzde 44’e ulaştı” dedi. Sosyo-ekonomik olarak dezavantajlı kesimin eğitime erişiminin yükseldiğini vurgulayan Özer, şunları söyledi: “Kız çocuklarının da okullaşma oranları, ciddi oranda arttı. 2014’ten sonra hem ortaöğretimde hem yükseköğretimdeki kız çocuklarının okullaşma oranları, erkek çocuklarının okullaşma oranlarını geçti.”
Dört temel öncelik var
Okul öncesi eğitime erişimin artırılması, okullar arasındaki imkân farklılıklarının azaltılması, öğretmenlerin mesleki gelişimi ve mesleki eğitimin güçlendirilmesi olmak üzere dört temel öncelik belirlediklerini ifade eden Özer, Dünya Bankası’yla projeleri bu temel önceliklere göre yeniden şekillendirmek istediklerini kaydetti ve ekledi, “Cari olarak yaklaşık 160 milyon dolar olan projeyi bu çerçevede şekillendirmeyle ilgili prensipte anlaşmıştık. Yaklaşık 20 milyon öğrencinin olduğu büyük ölçekli bir eğitim sisteminde eğitimde fırsat eşitliğini artırmaya yönelik yapılacak yatırımlar farklı ülkeler için büyük örneklik teşkil edecektir.”