MEB'den İngilizceye torpil

GÖNÜL HANBAY


Avrupa Birliği'ne girmeye aday bir ülke olan Türkiye'de, Milli Eğitim Bakanlığı'nın okullarda İngilizce eğitime yönelerek, başta Almanca ve Fransızca olmak üzere diğer dilleri adeta yok sayması tepkilere neden oluyor. Gelecekte farklı dillerden yetişmiş eleman sıkıntısı çekilebileceğini dile getiren eğitimciler, bakanlığın bu konudaki politikasında düzenleme yapması gerektiğini belirtiyorlar.
Yabancı dilin farklı bir kültürü de tanımak denemek olduğuna dikkat çeken İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Fransızca Bölüm Başkanı Prof. Dr. Osman Senemoğlu, dil zenginliğinin öğrencilerin dünya görüşünü de geliştireceğini savunuyor.
Türkiye'deki gibi tek dil üzerinde yoğunlaşmanın sakıncalarını dile getiren Prof. Dr. Senemoğlu, "Özellikle Avrupa Birliği gibi bir olay söz konusu ise şimdiden ilk ve ortaöğretimde farklı dil eğtimlerinin verilmesi çok önem kazanıyor" dedi.
İngilizcenin dünya üzerindeki hakimiyetinin, sadece farklı milletlerin dillerinin zamanla yok olması anlamına gelmediğini belirten eğitimciler, bunun aynı zamanda o ülkelerin kültürlerinin de giderek silikleşmesi anlamını taşıyacağına dikkat çekiyorlar.
Öte yandan Milli Eğitim Bakanlığı'nın elindeki olanaklarla İngilizce eğitimini bile doğru dürüst veremezken, Fransızca ya da Almanca derslerinin pratikte fazla yarar getirmeyeceğini söyleyen Prof. Dr. Osman Senemoğlu, ailelerin İngilizceye olan düşkünlüklerinin de öğrencileri zamanla diğer lisanlardan uzaklaştırdığını savunuyor.